hesabın var mı? giriş yap

  • bunlar öyle aşağılık, boktan bir millet. dünyanın lağım cukurdur bu afganistan denen yer. video veya fotoğraf cektigi kiside yasca baya kucuk bir kiz.

    bunlardan ulkemizede bolca doldurdular sağolsunlar!

    ayrica adam az bile yapmistir.

  • filmi beğenmediğini söyleyenler "biliyorum çok tepki alacağım", "çok kızacaksınız bana" falan diyor. arkadaşlar size bir şey söyleyeyim mi? sizin film hakkındaki görüşlerinizi zerre sikine takan yok. sanırsın ki adam film eleştirmeni, akademi üyesi falan. sana niye tepki gösterelim amk, sen kimsin? iyi ya da kötü eleştirini yap filme sonra çek git. çok tepki alacakmış. evet sinema dünyası karışacak sen filmi beğenmediğin için, izleyecekler izlemekten vazgeçecek, "x adlı sözlü yazarı beğenmemiş, o zaman bu film iyi değildir." diyeceğiz. tövbe tövbe ya.

  • dün akşam intikam dizisini seyrederken aklıma takılan husus. dizide kızın anası oğlana 25 bin veriyor, oğlan da alıyor. bence günümüz şartlarında bir kızı bırakmak için, hele de kız zenginse 25 bin çok az para. gerçi bu para kızla çıkma süresi, aşkın büyüklüğü, ailenin ciddiyeti, nakite sıkışma gibi parametreler göz önünde bulundurularak hesaplanır ancak yine de 25 bin kurtarmazdı.

    mesela o anda ben eşime, baban bana 25 bin verseydi seni bırakmazdım, çatır çatır pazarlık eder rahat 75-100 bin alırdım dedim, gözlerime sevgiyle baktı. yani demem o ki kızımdan ayrıl diye verilen paranın ciddiyetle hesaplanması gerekir. boğaza nazır villada otururken, kızına doğum gününde hediye diye 250 bin liralık araba alırken, sevgilisine kızımdan ayrıl diye 25 bin vermenin hiçbir mantığı yok. o kız su içinde 100 bin ederdi.

  • her şeyi sittir edin, adam çıksa, ''babalar ben bir gece telegol seyrettim ve alman milli takımını seçtim'' dese kim ne diyebilir bu çocuğa??

  • amerikalıların çok sevdiği ancak bizde pek de yapılmayan bir kıyas yapmak istiyorum kendisi hakkında. luka tarihin en iyi 20 yaşındaki topçusu mu? aslında bu soru ucu biraz hatalı yollara çıkabilen bir soru. aynı soruyu şöyle de sorabiliriz trae young stephen curry'nin aynı yaşındaki halinden daha iyi mi? cevaplar ikisinde de muhtemelen aynı görünüyor evet, ama bazı noktaları belirtmek lazım.

    ilk akla gelen isimler lebron shaq magic gibi isimler. magic 20 yaşında hepsinden daha fazla ünvanı cebine koymuştu bile finaller mvpsi dahil olmak üzere, ancak şartları düşününce tam olarak bu kıyasa girdiğinden emin değilim. diğerlerinde bu şekilde ünvanlar yok. ama bana göre ve birçoklarına göre de en çok yapılması gereken ve yapılan kıyas 20 yaşındaki lebron-luka kıyası.

    öncelikle belirtmek gereken luka lebron'dan bir yaş geç girdi lige aslında lebron'un 2. sezonu ile luka'nın ilk sezonunu kıyaslamak gerekiyor. ama eğer çaylak sezonu derseniz kıyası değiştirip luka çok daha iyidir hatta daha ileriye gideyim carmelo da lebron'dan daha iyi bir çaylak sezonu geçirmiştir aynı anda girdikleri ligde. buradan şunu söyleyelim belirli yaşlardaki performanslar her zaman kariyerin nasıl yol alacağına dair bir bilgi vermez trae young aynı yaştaki stephen curry'den daha iyi bir sezon daha iyi istatistikler sahibi de olabilir ama daha başarılı bir oyuncu olacağının bilgisi değildir bu.

    ikinci olarak da oyunun hızı ve savunmaları belirtmek lazım oyunun hızı ve atılan sayılar 2004-2005 sezonundan bu yana çok değişti genelde de yukarı doğru gitti. bunda gsw'nin zirve yaptırdığı pace and space oyunu ve üçlüğün daha verimli olduğu bilgisi çok etkiliydi tabi. haliyle günümüzdeki topçular çok daha fazla üçlük kullanıyor, bugün bir topçunun 30 sayı 10 ribaund 10 asist yapması geçmişe göre daha kolay. bu her zaman geçmişten bugüne kolaylaştı anlamına gelmez tabi mesela 80lerde de oyunun inanılmaz hızlı olduğunu biliyoruz zaten majesteleri michael jordan'ın en yüksek sayılara ulaştığı sezonlar da buralarda. luka da buralarda çok daha iyi istatistikler yapıyor. ama sadece pace ve üçlüğe bağlamak da olmaz luka'nın oyunu her avrupalı gibi çok daha iyi yontulmuş çok daha fazla silahı da var. üstelik oyun hızları regüle ederek kıyaslandığında bile daha iyi görünüyor lebron'dan.

    son olarak da yine avrupalı olmaya bağlayacağım konuyu. luka hiçbir zaman lebron kadar atletik olamayacak lebron'un 35 yaşındaki eskiye oranla nispeten düşmüş atletizmine bile sahip değil, ancak oyunu çok daha fazla yontulmuş zaten lebron'a 2003 yılında carmelo karşısında yılın çaylağı ödülünü verirlerken de oyununu yontacak ve lebron çok daha iyi oyuncu olacak diye düşünüldü bir yerde. ancak burda luka'nın böyle bir şansı yok daha doğrusu sınırlı. drafta giderken de en büyük soru işareti buydu atletizmi eksik bir topçu (nba'e oranla) ne kadar iyi olabilir? düşüncesi vardı ama luka bunu bir şekilde uyum sağlayarak aştı. daha iyiye gidecek midir elbette henüz fiziksel prime'ına ulaşmış değil ancak zannedildiği veya herkesin olduğu gibi gerçek prime dönemini bence 28-30 yaşlarında yaşamayacak luka. 16 yaşından beri yetişkinlerin arasında top oynayan ve bilgi eksiği avrupalı olması ve koçlarının kalitesinden kaynaklı nerdeyse olmayan bir topçu. (ben jayson tatum'u da bir yerde buna benzetiyorum projeksiyon çok yukarı gösteriyor diyorlar ama nereye yükselecek ki? zaten oyunu biliyor, en iyi koçlardan biriyle birlikte yetenekleri maksimize ediliyor daha fazla ne olabilir? bence çok da fazlası olmaz bir star olarak devam edecektir süperstar olması zor diye düşünüyorum.) yani oyunu öğrenmesi diye bir şey söz konusu değil zaten biliyor. lebronda bu yoktu kolej eğitimi de almadan geldiği için zaten sadece atletizm ve fiziksel üstünlükleriyle domine edebileceği liseli çoluk çocukla oynarken bir anda girdi nba basketboluna. oyunu öğrenmesi gerektiği gibi fiziksel olarak da nba basketbolunu domine edecek seviyeye gelmesi gerekti.

    özet geçmek ve bir sonuç vermek gerekirse luka 20 yaşında daha iyi bir sezon geçiriyor lebron'un 20 yaşındaki halinden. ama bu demek değil ki lebron'dan daha iyi bir topçu olacak.

  • güne milli eğitim bakanlığı tarafından alınmış yerinde ve güzel bir kararla başladık. bu garabetin kaldırılması için ilk kurşunu atan koca yürekli (bkz: sınıf annesine tepki gösteren ilkokul öğrencisi)'ne minnetarız, artık ne idüğü belirsiz, pedagojik eğitimden bihaber, hasta ruhlu kadınlar çocuklarımıza yaklaşamayacak.

    edit: haber linki

    haber özeti: valiliklere, meb temel eğitim genel müdürü zarife seçer tarafından gönderilen 'mevzuatta yer olmayan uygulamalar hakkında (sınıf annesi)' konulu yazıda, bu kişilerin sınıflarda çeşitli faaliyetlerde bulunarak velilerden aidat topladıklarına, ders araç-gereci temini yönünde faaliyette bulunduklarına, zaman zaman derslere müdahil olduklarına ve öğrencilerin görüntülerini kaydettiklerine dikkat çekildi.

  • ilk defa bugün duyduğum ve hayran kaldığım bir tane var ki;
    '' alt geçitte indiriyorsun''

    bu nasıl bir özgüvendir allahım. bunu söyleyen adam indikten sonra, yol boyunca defalarca içimden provasını yaptım. kendimi dışardan bunu söylerken düşlediğimde ise gördüklerimden hiç hoşlanmadım. yakışmadı hiç.

    zaten bütün o içimden geçenlerden bir tanesini dışarı yansıtabilsem, ancak şöyle olurdu herhal;
    - ışıklarda indiriyorsun...mu?
    - ışıklarda indiri.. iniyim mi?
    - ışıklarda indiriyorsunmiyim?

    yok abi ben ezik ve asosyalim. bu fobiyi aşmak kolay değil.