ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
fiyatı korkunç bir şekilde artan ürünler
-
95 tl'ye satılan bir çuval un 175 tl olmuş.
tohumu bile ithal edip tarım ülkesi olmakla övünürüz bide.ham maddeyi kendimiz üretmediğimiz sürece ilk kur yükselmesinde böyle tepe taklak gideriz.
gereksiz başlık açmak
-
halihazırda gereksiz başlık açmak diye bi başlık varken gereksiz başlık açma sanatı diye bi başlık açmak bu sanatın güzide örneklerindendir.
(bkz: ben böyle sanatın içine tükürürüm)
edit: benim bu entry'i yazdığım başlık "gereksiz başlık açma sanatı" ydı. başlık taşınmış :/
iç çamaşırı görünen kadını uyarmak
-
benim de bazen kaldigim bir ikilem bu; pazarda fermuari acik kadini uyarip "sanane hava aliyor belki!" cevabini alan annemden sonra.
yazik kadincagiz dumur olmus asgshdgs
edit: #51624833 anne sozluk yazarligi almisin hayirli olsun ama kullanici adini niye amdan abla diye aldin, hic olmus mu :/
euro truck simulator 2
-
feribottan inip londra yoluna girildiginde, sag seride girip kaza yapanlar olarak derneklesmemiz gereken oyun.
ayaklarıyla üzüm ezen fransız köylü kızları
-
"onlar köylü kızı değil, ajansa poz vermek için fotoğraf çekilen mankenler" diyerek büyük oyunu bozduğum başlık.
kral tv'deki kliplerle 31 çekmiş efsanevi nesil
-
klip süresini iyi ayarlayamadıkları takdirde, vj bülent ile istenmeyen şeyler yaşamış olması muhtemel nesil.
25 ekim 2015 saatlerin 1 saat geri alınamaması
insanı değiştiren şeyler
-
(bkz: ekşi sözlük)
buraya üye olmadan önce leblebi tozu yiyip yusuuf yusuuuf diye bağırarak mahallede koşuyordum. ne zaman ki çaylaklıktan çıktım, işte o zaman boynuma doladım bir fular ve her konuda bir fikrim oluverdi.
meclis başkanının koltuğuna kapalı kızın oturması
-
o yaştaki çocuğun kendi iradesiyle türban taktığına inanan ve buna son derece normal diyen aktroll beyanı.
edit: ayrıca o ''kapalı kız'' değil. o bir çocuk. bilinç altınızda ne tür pislikler dolaştığı çok açık ortada.
şevket altuğ
-
sanatı derinlemesine inceleyen, içindeki o samimiyet ve gerçeklik duygusu tamamen varolana kadar oyunculuğu tırmandıran, sahte ve yapay duygulardan uzak gerçek ve ruha dokunur oyunculuk ve sanat anlayışını bizlere kazandıran ender sanatçılardan birisi kendisi.
o yaşayıp hissederek aktarır içindekileri.
ben buraya hapsoldum nihat..hapsoldum..evler dükkanlar ağaçlar..hep aynı şeyler, aynı yüzler, aynı sesler..7 yaşında geldim ben buraya nihat ne hayallerle geldim. 40 yıl sonra halime bak. buranın bir parçası oldum. iskele gibi, durak gibi, sermetin köşesi gibi..yaşıyor muyum? ölü müyüm? taş mıyım..duvar mıyım? neyim, hayatımın anlamı ne?
çocuklarım..babam..dedem..eski karım..arkadaşlarım..ya ben nihat? ben? ben nerdeyim ya? yetti artık, burama geldi be! dayanamıyorum..nefes alamıyorum..ölünce arkamdan iyi adamdı diyecekle, kıyak delikanlıydı diyecekler..fedakardı.. ailesine düşkündü, yardım severdi hep başkalarını düşünürdü..!çengelköy'ün evliyasıydı..!
hadi..hadi gömün beni ne bekliyorsunuz? şimdiden gömün! yaşamıyorum zaten..yaşamıyorum! yaşasam sen kendin için ne istiyorsun be adam diye sorarım! soramıyorum! korkuyorum!! sevdiğim insana bekle bende geliyorum diyemiyorum ben be! ölmüşüm ben nihat, ölmüşüm yav! siz öldürdünüz beni siz! ölmek istemiyorum! durduğum yerde çürümek istemiyorum!! o benim son çaremdi..beni bu hapishaneden çıkaracaktı, o benim kurtuluşumdu! gitme demek istedim, diyemedim!! diyemedim nihat diyemedim!! elif de gitti nihat! ben gene kaldım...bittim..bittim ben nihat.."
ben oyuncuyum diyen kaç kişi var ki bu kelimelere hayat versin. gülerken düşündürsün, düşündürürken ağlatsın...
edit: yazarlardan gelen yoğun istek üzerine o müthiş sahneyi paylaşıyorum.
ben buraya hapsoldum