hesabın var mı? giriş yap

  • bir mühendis bir rahip ve bir doktor bowling oynamaya giderler. gelin görün ki bowling salonu doludur. bir iki saat bekleyip de sıranın kendilerine gelmediğini görünce salon sahibinin yanına giderler ve durumu anlatırlar. adam bunları dinler ve açıklamasını yapar:
    - bakın arkadaşlar sizleri anlıyorum, lakin durum sizin bildiğiniz gibi değil, içeride bowling oynayanlar aslında itfaiyeciler. bundan yıllar önce burada bir yangın çıkmıştı ve bu arkadaşlar canları pahasına yangını söndürdüler. ama ne yazık ki kör oldular. ben de onlara olan borcumu ödemek için istedikleri kadar bowling oynama hakkı tanıdım onlara.
    demiş.

    bunun üzerine rahip:
    - çok acıklı bir hikaye, bütün rahip arkadaşlarıma haber verip onlar için dua edeceğim. tanrıya gözlerinin açılması için yalvaracağım, demiş

    ve doktor da:
    - evet tam bir drama ne yazık ki. ben de doktor arkadaşlarla düşünüp ve tıbbın bütün imkanlarını zorlayıp bu insanlara gün ışığını bir kere daha göstermek için çalışacağım.

    bunları dinleyen mühendis biraz düşünür ve konuşmaya başlar:
    - bu arkadaşlar neden gece oynamıyor...

  • türk kızı yağmur yağınca,kahvesini sıcak çikolatasını alıp kitap filan okumaz; balkona 300km hızla koşup çamaşırları toplar. kendinize gelin

  • 4 yıldır* yaptığım her hatada, kendime kızdığım her hareketimde içeriğindeki 'yeniden iyi biri olmak mümkün' cümlesini aklıma getiren kitap.

    kitaptaki hayat şartları tamamen farklı olmasına rağmen neredeyse tüm yaşantılara hitap edebilen bir kitaptır ve tarafımca asla unutulmayacaktır.

    --- spoiler ---

    ...yalnızca bir günah vardır, tek bir günah. o da hırsızlıktır. onun dışındaki bütün günahlar, hırsızlığın bir çeşitlemesidir...”
    ...
    bir insanı öldürdüğün zaman, bir yaşamı çalmış olursun. karısının elinden bir kocayı, çocuklarından bir babayı almış olursun. yalan söylediğinde, birinin gerçeğe ulaşma hakkını çalarsın. hile yaptığın, birini aldattığın zaman doğruluğu, haklılığı çalmış olursun. anlıyor musun?
    --- spoiler ---

  • 227 dk süren filmin hiçbir sahnesinde bir kadının sesli diyaloğu bulunmamaktadır, tarihte içinde bir kadına ait diyaloğun bulunmadığı en uzun filmdir.

    1963'te 10 dalda oscar'a aday gösterilmiş ve toplam 7 oscar kazanmıştır.

  • o dönem bir allahın kulu da çıkıp bu müzik setlerinden birini sabah binasının önünde yakmadıysa bunun yegane sebebi elinde çük kadar aletle sokakta dolanmaya utanmasıdır "evet ben de o kerizlerdenim" diye kendini ifşa etmekten çekinmesidir a dostlar...

  • kamp ateşi yakarken şu noktalara dikkat etmek faydalıdır:

    * en önemli nokta ateşi doğru kurmaktır; ince dallar aşağıda ve içte, daha kalın dallar bunların üstünde olarak (tercihen kızılderili çadırı tarzında) dizerek, tutuşturucuyu (çıra) tam merkeze yerleştirerek kurulacak bir kamp ateşi için harcanacak zaman; daha sonra yansın diye, ateşi üfleyerek geçirilecek zamandan çok daha az olacaktır.

    * kamp ateşine konan dalların mümkün olduğunca düzgün olması faydalıdır; böylece dallar bibirine daha yakın duracak ve birbirlerinin ısısından faydalanarak daha hızlı tutuşacaklardır.

    * eğer karlı bir bölgede ateş yakacak kuru malzemeyi bulduysanız; önce karın üstüne 2-3 kat odunu zemin yaratacak şekilde dizebilir, ateşinizi bu zemin üzerinde yakabilirsiniz.

    * karlı bir bölgede ateş yakarken asla üstünde kar birikmiş dalların altında ateş yakmayın; aksi takdirde ısıyla eriyen karlar yerlerinden kurtulacak ve ateşinizin üstüne düşeceklerdir. (bkz: jack london - ateş yakmak)

    * ateşe yaş (yeşil, kuru olmayan) dallar atmak kamp ateşinizin is yapmasına neden olacaktır.

    * kalkıp da ateşinize yaş dal atmışsanız; bunların kırık/kesik uçlarından ısının etkisiyle fokurdayarak çıkan özsularını "aha bak suyu çıkıyor" deyip parmaklamak hatırı sayılır yanıklara neden olacaktır.

    * eğer topladığınız odunlar ıslak ise; yanan ateşinizin etrafına dizerek kurumalarını sağlamak yararlı olacaktır.

    * bunları evde yapmayı denemeyiniz.

  • çikolata alıyosun çikolata değil. domates alıyosun, ilaçlı. 2. sınıf kalitede bal alıyosun şurup. zeytinyağı alıyosun, karışım. dondurma alıyosun, aromalı boyalı.

    dünyanın en kalitesiz ürünlerini yiyoruz
    parasını verip iyi olsun diyosun ama değil. 2. sınıf yaşıyoruz hayatı

  • içeriden biri bile sızdırıp satmış olabilir.
    ben bu ülkenin insanlarından herşeyi bekliyorum.

    para için anasını avradını satacak milyonlar var bu ülkede aq.