hesabın var mı? giriş yap

  • keynes'in ortaya attığı teorik, devletler arası para birimidir.

    uluslararası moneter düzenin nasıl işleyeceği ikinci dünya savaşı'ndan sonra gündem konusu olmuş, bretton woods konferansı bundan ötürü tertiplenmiştir. temel amaç büyük buhran gibi bir küresel faciayı engellemektir. keynes bancor fikrini konferansta önermiş olsa da kabul ettirememiştir. kabul edilmeyen bancor'un özündeki fikir şudur: dünya merkez bankası gibi tanımlanabilecek supranasyonel bir kuruluş bünyesinde devletler arası ortak kullanılan bir para birimi basılacaktır.

    eğer bancor çözümü kabul ettirilseydi, uluslararası moneter düzen bugünkü kur sisteminden çok daha farklı bir sistem ile işleyecekti.

    abd neden bu öneriyi kabul etmemiştir?

    kısa cevap: işine gelmemiştir.

    uzun cevap:

    "öneriye göre bir uluslararası takas birliği oluşturulmalı ve keynes’in bancor olarak adlandırdığı, uluslararası bir para birimi kabul edilmelidir. bancor ülkeler arasında yapılacak ödemeler için geçerli olacaktır. her ülke kendi parasının değerini belirli bir limitte dalgalanacak şekilde bancor’a sabitleyecektir. diğer bir ifadeyle, altın standardındaki altının yerine bancor önerilmektedir. bancor yalnızca ülkeler arasındaki ödemelerin yapılması için kullanılacaktır. bu çerçevede takas bankası, bir çeşit uluslarüstü merkez bankası gibi işlev görecektir. bu önerinin uluslararası ticaret açısından önemi, ülkelerin dış dengelerini korumaya yönelik önlemleri de içermesidir. örneğin, ticaret fazlası veren ülkeler, ellerindeki bancor rezervini icb’ye devretmekte, gerekirse bu kurum tarafından para birimlerini değerlemeye zorunlu tutulabilmektedirler. açık veren ülkeler ise, açıklarının finansmanı için banka kaynaklarına başvurabilmekte, duruma göre banka tarafından devalüasyona zorlanabilmektedirler. (bkz)

    görüldüğü gibi bu sistem, abd'nin işine gelecek bir sistem değildir. ticaret açığı ve ticaret fazlası veren ülkeler arasındaki asimetriyi dengelemek adına oluşturulan teoride yalnızca ticaret açığı olan ülkelere değil ticaret fazlası olan ülkelere de yaptırım uygulanmaktadır.

    buna ek olarak bugün bancor fikri ile hatırlanan her ne kadar keynes olsa da keynes'in bu fikri ortaya atarken silvio gesell'den ilham aldığını not etmek gerekir. gesell'in 1916'da ortaya attığı model freiwirtschaft'tır. arada farklılıklar olsa da bu idealde de keynes'in önerisine benzer olarak internationale valuta-assoziation birimi vardır.

    post scriptum: bancor günümüzde aynı zamanda bir kripto para birimidir.

  • tam hali "2018 dünya kupası primlerinin ampute milli futbol takımı'na verilmesi" olan başlık.

    2018 dünya kupası'na katılınması halinde a milli futbol takımı'na yüksek meblağlarda bir prim ödenecekti. bu ödenek madem hazırdı, prim ampute milli takım'a dağıtılsın. hiçbir beklentileri olmadan, formayı hakkıyla terleten bu çocuklar o paranın her kuruşunu hak ediyor. güle güle yesinler. belki birileri de hak ederek para kazanmanın değerini tekrar hatırlar.

    change.org'da kampanya başlatıldı. imza için

  • nasıl yalan çıktı? anlamadım.

    çocuğu tutup zorla "annem karne hediyesi olarak et aldı diyeceksin" falan mı dediler?

    farz edelim ki bu haber yalan.

    türkiye'de çocuklarına karne hediyesi alamayan, yeterince et yiyemeyen ailelerin olduğu da yalan mı?

    edit: evet, gerçekten muhabir çocuğa " ayazcığım bize şey der misin? annem karne hediyesi et aldı" diyerek kendi istediğini dedirtmiş.

    o değil de muhabir çocuğun adını nereden biliyor? garip garip işler.

    https://twitter.com/…?t=jb0vfniemi73mpir927wjg&s=19

    yine de ikinci söylediğimin arkasındayım.
    bu ülkede evine ayda yılda bir et giren, çocuğuna karne hediyesi alamayan aileler var. hiç zafer kazanmış gibi davranmayın aktroller.

  • (bkz: canım kardeşim) hastalığını öğrenen kahraman ile arkadaşı arasındaki konuşmadır benim için.

    -bana bak, sana bir şey söyliyim mi?
    -söyle
    -kimseye söylemek yok ama!
    -iyi ya söylemem.
    -yemin et bakiyim.
    -valla billa söylemem.
    -ben ölücekmişim.
    -ne var oğlum bunda yemin ettiricek?
    - hiiiiç..ama abimle halit abim “duydun mu?”
    diye bağırdılar akşam bana. ben de korkudan “duymadım” dedim.
    -sen sahiden ölürsen bilyeler nolucak?
    -ne biliyim ben.
    -bana versene?
    - iyi ya, ölünce abimden alırsın.
    -yaşşa ulan.

    edit: son cümle eklendi. @hamsikola ve @gunebakandolmakalem'e uyarıları için teşekkürler.

  • 80 milyona dayanmış nüfusu olan ülkede kitap okuma alışkanlığı olan kişi sayısı kırk bin, bir de bu yavşaklara dil beğendiremiyoruz anasını satayım. dedirten fışkı. yetersiz dil yoktur, az dil bilgisi vardır. votka. nokta.

  • arkeoloji bolumde okuyan bir kisi tarafindan, bilgisayar muhendisliginde okuyan bir kisiye yoneltilmis soru:

    - abi sen bilgisayar muhendisliginde okuyordun dimi?
    - evet.
    - size hacker 'lik yapmayi ogretiyorlar mi, boyle bir ders var mi?
    - sizde tarihi eser kacakciligi diye bir ders var mi?
    -?!

  • "@mutewwit: osmanlı zamanında, metrobüs duraklarındaki iade makineleri akbil basılınca ötmezmş. öyle ki fakirler mahcup hissetmesin. inceliğe bakar mısn?"