ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
doksanlarda normal olan şeyler
-
trenlerdeki lokanta vagonunun olması ve orada alkol satışının yapılması.
ailelerin gittiği çay bahçelerinde kimi zaman canlı müziğin olması ve çok ucuza insanların güzel vakit geçirebilmesi.
özel okulların çok az olması, devlet okullarındaki eğitim sisteminin şimdikinden çok daha iyi olması.
yerli üretim kaliteli ürünlerin olması.
büyüyen çocuğun kıyafetleri ve eşyalarının komşu ya da akraba çocuklarına verilmesi.
alkollü nekanların, sinema ve tiyatro salonlarının daha çok olması. sansür olmaması.
hükümet, cumhurbaşkanı ve başbakanın eleştirilmesi hatta tarafsız haber ve eğlence programlarında bunun yapılması.
protesto, eylem ve grev yapmanın terör eylemi değil demokratik bir hak olduğunun herkesçe bilinmesi ve yapılması.
debe edit: sma hastası için ufak bir destek lütfen. https://www.instagram.com/…?igsh=mxn5btc1ng44amo2oq
buckethead
-
joe satriani'den 2 kat daha fazla albüm çıkartmış olmasına rağmen henüz "kendini tekrar eden gitaristler" kervanına katılmamıştır. en sıkı fanları bile yeni albümlerini takip etmekte zorlanır. siz yeni bir albümünü dinlerken, kendisi o sırada yenisi yazıyordur. o derece üretkendir. ha bütün albümleri iyi midir? değildir... ama herkes kendisine ait bir buckethead albümü bulabilir..
zengin semtlerin ortak özellikleri
-
yemek yaparken evdeki koku çıksın diye dairesinin kapısını açık bırakan ve tüm apartmanı kokutan komşunun olmadığı muhit
tabu diyalogları
-
kelime: buckingham sarayi
anlatan: abi ender nereye gitti?
grup: ingiltere
anlatan: orada bir buyuk topkapı gibi..
grup: buckingham sarayi
kelime: prens charles
anlatan: abi ender nereye gitti?
grup: ingiltere
anlatan: oldu ama olen diil esi...
grup: prens charles
kelime: firtina
anlatan: abi ender ne muhendisi
dinleyen: ruzgar
anlatan: hah onun buyugu
gruptan once ender: abi ben ingilteredeyken nasıl oynuyordunuz siz bunu, oynayamıyordunuz herhalde???
sözlükçülerin başından geçen doğaüstü olaylar
-
sözlükçülerin kuzenlerinin başından geçen doğaüstü olayları da bu başlığa yazabiliyorsak, başlıyorum.
kuzenim, geçen cuma günü kışlıkları yazlıkları toparlayayım diye girişmiş elbise dolabına. tam öğle ezanı okunurken de çok içinden gelmiş, elindeki toz bezini koyuvermiş kenara, açmış ellerini; "allahım çocuk da okula başladı, bize bol kazançlar, hayırlı paralar kazanmak nasip et" diye dua etmiş. tam da böyle içinden, yüreğinden geçirerek... "hatta böyle bir kaç saniye de, öylece bir durdum ufak tefek günlük para gelir gider hesabı yaptım, yine içim sıkıldı" diyor.
derken eline almış bezi tekrar, silmiş rafın tekini, arkada duran giysileri koyacak rafa, eşinin pantolonlarından birini eline almasıyla, başlamış cebinden şangur şungur bozukluklar dökülmeye.
-paralar öylece dökülünce ben de hemen attım elimi cebine, baktım tomar tomar kağıt para, bir o kadar bozuk para. allahım delirecek gibiyim. ellerim titriyor, birkaç saniye algım kapandı hatta. tamam insanın duası tutar, tutar da, bu kadar mı hızlı tutar? sonra sakinleyip paralara bir baktım ki bizimkinin sakladığı eski para koleksiyonunu koyduğu yeri bulmuşum sadece.
allah resmen kuzenimi trollemiş ya hu, kendi halinde temizlik yapan kadından ne istiyorsun ya deyip mevzuyu ayakkabı kutusuna bağlamamak için kendimi çok zor tutuyorum. ama bir düşünsenize, ayakkabı kutularına dolaresi koydurup sonra içinden monopoly parası çıkartmak çok güzel olurdu ya, allah buna bir şey yapsın.
parasomnia
-
bu hastalıktan muzdarip olanların bir kısmısı kalkar ve buzdolabına dalar, ne varsa siler süpürür (binge eating) ve bu tabaklar ne lan it desen imkanı yok hatırlayamaz, bu durumun literatürde yeme bozukluğuna mı gireceği uyku bozukluğu semptomları altında mı değerlendirileceği tartışma hususudur.
eti negro
-
eti negro kırmızı çizgimizdir. politik doğruculara kurban edeceğimiz en son şeydir.
doktorların ve tıp öğrencilerinin espri anlayışı
-
bazen gerçekten taşı gediğine koyar.
olay tekirdağ'da geçmektedir.
3 aylık ilayda gecenin bir yarısı etinden et koparılmış gibi bağırmaya başlayınca acile gidilir. nöbetçi doktor muayene eder ve farklı bir şey yedirip yedirmediğimizi sorar. azıcık -ama gerçekten azıcık- kavun emdirildiği söylenir. doktorun cevabı:
- yanında beyaz peynir ve rakı vermezseniz bağırır tabi.
mekan tekirdağ olunca bir şey diyemedik. adam haklı.
çalışılan sektörün bir sırrını bırakmak
-
tv sektörü;
kim milyoner olmak ister yarışmasında reyting getirecek, yapımcının devam etmesini istediği yarışmacılara doğru cevap söyleniyor. bunlar genelde 90 yaşında okumayı geçen hafta öğrendim diyen amcalar, köyden inekleri bıraktım geldim diyen teyzeler, kimsesizler yurdundan kaçtım diyen çocuklar falan oluyor. bakın işte ‘nerden nereye’ diyip reyting almak için. yanlış cevap verirlerse ışıklar kapanıyor, cevap söyleniyor, o soru hiç sorulmamış gibi baştan soruyor spiker. yarışmacıyı elemek istediklerinde saçma sapan bi soru soruyorlar. ellerinde yarışmacının başvuru sırasında belirttikleri hobileri, uzamanlık alanları falan var çünkü. futbol seviyorsa klasik müzikten, tiyatro seviyorsa, güncel siyaseten falan soruluyor hemen eleyip reyting almak için. bunlar da gelen proflar, çok iyi eğitimliler falan oluyor. zaten katılımcıların %80’i cast ajansından oyuncular. yarışmaların tamamı buna benzer. tek önemli şey reyting. her şey ona göre kurgulanıyor. tv de gördüğünüz reklamlar, diziler, haberler, yarışmalar, tartışma programları vs her şeyin çoğu yalan. tv=yalan.
uğur dündar yumruğu
-
meğer uğur dündar yaptığı baskınlarda milleti konuşturmak için mikrofonuyla yumrukluyormuş*
amel defteri has been closed
full versiyonu da burada;
twitter
kişinin kim olduğu da burada açıklanmış *
(bkz: #108329462)
forrestgump 2008 yılında bu olayı kaleme almış
(bkz: #13752759)
devamını bekleyenlere müjde editi:
“bu videonun daha geniş halinin de olduğu uğur dündar belgeseli yarın 21:00’de tele1 tv‘de yayınlanacak.”
bulutbarr bildirdi.