ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
agop kotoğyan
-
türkiyenin en ünlü cildiye doktorudur.
doktorluk kimliğini sadece teşhis ve tedavi için ilaç yazarken kullanan biriydi. doktorluğun getirdiği egoyu, kibri, havayı asla kendisinde göremezdik adeta bir dost bir arkadaş gibi davranarak hastalari ile ilgilendirdi.
bir çok doktorda bulamadığı şifayı bu adamda bulan çok tanıdığım oldu. her zaman tek öneririm kolsuz olurdu. son zamanlarda sağlığından ötürü mesleğini yapamıyor ve başka doktor arkadaşlarına yönlendiriyordu demek ki ciddi bi rahatsızlığı vardı.
bir daha onun gibi harika bir doktor taniyacağima emin değilim. allah rahmet eylesin.
gelmiş geçmiş en iyi ekşi sözlük troll'ü
-
tek başına owencan 'dır. ekşi sözlük trollu denince akla gelen açık ara farkla ilk isim kendisi.
30 yaşında hala metal dinleyen insan
-
lisedeyken edebiyat hocası "17 yaşında herkes şiir yazar 30'unda da yazan gerçek şairdir" derdi.
onu hatırladım. sanırım tam tanım şu oluyor:
gerçek metalci.
gonca vuslateri'den gülse birsel'e fatura tepkisi
-
beğenmediği rakamlara o dizide oynamasaydı, şimdi gonca vuslateriyi kim tanıyor olacaktı?
zamanında verilmesi gereken tepkiyi vermemiş, ihtiyacı olduğu için yada onun da işine geldiği için devam etmiş herkesin, yıllar sonra gösterdikleri tepkilere hak veremiyorum. parayı az buluyorsa oynamayabilirdi, kaldı ki dizinin yapımcısı da gülse değil.
zen
-
mahayana budizminin bu isimle adlandırılan yoludur.
zen olarak bilinen aydınlanmanın özü olan satori'yi aktarmayı hedefler.
bu öğretide kutsal metin incelemek, ayinler düzenlemek ya da iyilik yapmak gibi klasik yöntemler yerine, meditasyondan, fiziksel "şok" tedavisine kadar değişen teknikler kullanılır. fakat tüm zen okulları öğrenci ile usta arasındaki kişisel bağa değer verir.
zen (çince chan) sanskritçe'de meditasyon anlamına gelen dhyana'dan gelir. 10. yy'da çin'de doğdu fakat 12. yy'da japonya'da gelişti.
ayrıntılı mantığa yüz vermez, kendini kontrol ve içtenliği birbirine uydurmaya çalışır, hatta "tek elle alkış sesini hayal edin" gibi cümlelerle ifade bulan o ünlü sıradışı mizah anlayışı japonya'nın samuray savaşçılarına çok çekici gelmiştir.
zen'in göze batmama ve zerafet idealleri japon kaligrafi sanatının, no tiyatrosunun, kılıç kullanma tekniklerinin, bahçe tasarımının ve çay sunma törenin gelişmesinde etkili olmuş.
gözlüksüz lenssiz mükemmel gören insanlar
-
ne bill gates, ne de jude law'ın şu anki sevgilisi; şu dünya üzerinde kıskandığım, yerinde olmak istediğim tek insan türevi bunlar işte.
şahsen gözlüksüz/lenssiz (yani doğal şartlarda) 3 metre mesafeden bülent arınç ile mehmet günsur arasındaki farkı anlayamam. anlayamadığım gibi daha net görebilmek için gözlerimi iyice kısarak öküz gibi bakarım bülentçiğime. o utangaç mazbutum da bu geyşa bendeniz yüzünden renkten renge girer, pancar gibi gider meclise. ansiklopedik utanç antolojisine yeni bir cilt kazandırır.
- siz neden konuşmuyorsunuz sayın arınç?
+ ...
madem en gelişmiş canlıyız bu göz niye bozuk gösteriyor behçet, neden yani?!
shaquille o'neal'ın sevgilisi
batılılar inanın bizi sevmiyorlar
-
efendim susturamıyoruz, sürekli konuşuyor. en güzeli de bu fikirleri savunmak zorunda olanlar var. beter olun, yalakalar sizi.
hakan ural
-
an itibarıyla tv’deki yayını üzerinden “siz kimsiniz oğlum?!” diyerek bizlere kimlik soran zat.
ben voyager altin plak; güneş sistemi’nden çıkarak yıldızlar arası yolculuğa çıkan insan yapımı uzay aracındaki plak. insanlığa dair her şeyi üzerimde barındırıyorum.