hesabın var mı? giriş yap

  • 90 dakika programında bol bol gözlemlenecek bir hadisedir. hıncal amcamızın ''en son yorum benden olacak aga'' muhabbeti malumunuz. yaptığı yorumdan sonra şöyle bir olay gelişir;

    h.u: ... kardeşim, kocaa camia bir tane bile tezahurat geliştiremez mi? hala galaaatasaray, galataaasaray... garabet bu garabet!
    -gözlüğünü önündeki bankoya atar- tak!

    işte ölüm sessizliği bu andan itibaren başlar. stüdyodaki herkes sanki çok büyük bir hata yapmış ve bunun sonucunda hıncal abilerinden fırça yiyormuş gibi kafalarını öne eğerler ve huşuu içinde bir süre öyle kalırlar. bu sessizliği bozmak ise fuat akdağ'a düşer. donuk ve mahçup bir ses ile;

    - szıı (nefesi geri çekerken çıkan ses) şimdi bir reklam arasına giriyoruz.

  • keşke hiç konuşmasaymış. ne kadar boş beleş bir konuşma bu. böyle durumlarda ağzından çıkana 10 kat daha fazla dikkat edeceksin.

  • tayfun talipoglu bam teli programini sunuyor.
    dagda belde dolasirken bir avciya denk geliyor. avci dediysek, elinde tek kirma bi tufek 65 yaslarinda bir koylu. biraz hosbes ediyorlar ayakustu.
    sonra;
    tt:amca tufek dolu mu
    - dolu
    tt-bi kere atabilir miyim
    - al at
    tt- gummmm...
    tt tufegi amcaya verir. amca tufegi alir ve sorar;
    "baska sikintin?"

  • fikret orman başkanlığındaki beşiktaş yönetiminin anlaşmış olduğu sponsorların desteği, devletin kösteğiyle yapılmaya çalışılan stat.

    evet gün be gün stattaki gelişmeleri ve ilerlemeyi takip eden insanlar var. bunun sebebi ise koskoca bir camianın iki senedir evsiz kalmış olmasıdır. maçlara giden insanlarız neticede. kendimizi, dask'ın kamu spotunda sığıntı psikolojisi içindeki aile gibi hissediyoruz. tam tuvalete girecekken başakşehir giriyor tuvalete falan. arada konyagiller'de kalıyoruz. kimi zaman ankara diyor ki, "biz yaşadığımız müddetçe, burası sizin de eviniz." çok da rahat ediyoruz kimi zaman, yalan yok. unutmadan, kasımpaşa başta bir süre misafir etti bizi. hani zaten nicedir pek hoşlanmayız birbirimizden, kavga dövüş ayrıldık. bir daha görüşmeyiz herhalde. izmir çok ısrar ediyor bir yandan sağolsun, "ille bizde kalın" diye ama yazık, onların da evlerinin durumu malum; kendilerine zor yetiyor. nasıl kıyarsın ki yani? e elazığ da davet etti bir keresinde ama orası da baya uzak şimdi allah için, kibarca reddetmek zorunda kaldık ama kalplerimizi fethettiler bir kere, onları da yazdık aklımızın bir köşesine; tıpkı burnumuzun dibinde olup da paçamızdan aşağı çekmek isteyenler gibi...

    konya'sı, ankara'sı, izmir'i, elazığ'ı, izmit'i hatta ne kadar da olsa başakşehir'i, kasımpaşa'sı ve aklıma şu an gelmeyen nicesi... hepsi sağolsunlar, bizi ya misafir ettiler ya da etmek istediler evimiz yapılana kadar. nitekim yıkılan evimiz, koca bir ülkenin direkt veya dolaylı yardımlarıyla yeniden yapılıyor şimdi. mesele para ise, kendi paramızla yapıyoruz ama konu destek ise, allaha şükür sevenimiz öyle çokmuş ki herkesin ucundan kıyısından bugün bize destek olduğunu söyleyebilirim.

    debe editi: 1- olumlu/olumsuz birçok yorum aldım; hepiniz vâr olun. ulan memlekette bu kadar güzel futbol seyircileri varken meydan nasıl olur da bu kadar kalitesiz insanlara kalmış olabilir, aklım almıyor.

    2- ey beşiktaşlılar; olm bir sahip çıkın lan:

    www.kartalsozluk.com

    3- gezi şehitleri ölümsüzdür!

  • yakın zamanda babayı alacak kız. ben de bir ara atraksiyon olsun diye bu işlere girdim de olmuyor, elalemin kezban dediği kızlar ilişki konusuda winner. ortalamadan sapmamak en iyisi.

    edit: muhtemelen alacağı en iyi cevap ''hayatımda senin gibi bir kız tanımadım ama olmaz yani ehehehe.'' falan olur. daha da kötüsü ''bir bok yedik bu hatunu başımıza sardık nasıl kurtulacağız acaba?'' diye düşünmesidir. ikisi de başıma geldi. hala samimiyet diye siksik yapıyorsunuz lan. her gün ağlıyordum, söyleyeyim de kurtulayım demiştim. neyse diğer erkekleri bilmiyorum ama türk erkeğinin çok büyük bir kısmı haymana davarı olduğu için kendisi kaybedecektir. baştan söyleyeyim.

    aşırı mutlu halimden edit 2: ne kadar saçma şeylere, olmadık insanlara üzülmüşüm alsjhdjskdjska ama siz yine de ilk adımı karşıdan beklemeye devam edin kızlar. böyle saçma sapan şeyleri bir tek ben yaşıyorum zannederdim ama her hafta istisnasız oylanan ve sözlük kızlarından mesaj aldığım yegane entrym. türk kadını cidden dertli bu konuda.

  • alternatif bolluğu. herkes yazmış zaten. aynı şeyi tekrarlıyoruz ama durum bu. sosyal medya. karşı cinse hemencecik ulaşabilme ve yeni insanlarla kolayca kaynaşabilme şeysi. şurada bile çok değil 24 saat içinde en az 10 tane evli erkek kandırabilirim.uzun süreli ilişki için değil ha. tek gecelik ilişki teklif etsem, 10 erkekten en az 4 tanesi adres ister. koşa koşa gelir. peki bu aldatma değil midir? bal gibi de aldatmadır. bir entry giriyorum, hop mesaj; evli erkeklerin sevmeye hakkı yok mu? yok lan. git karını sev. hayvan herif. ne aranıyorsun sağda solda pislik.

    kadınlar da aynı bok. farklı mı ki sanki. şimdi siz iştesiniz, kim bilir karınız kiminle mesajlaşıyor. allah bilir...

    güven çok güzel bir duygu. allah herkese kendi gibi bir eş nasip eder inşallah. siz aldatıyorsanız aldatılın 10 misli. sadıksanız eşiniz 10 katı daha sadık olsun. herkes dengini bulsun.

  • bu dunya kupasinin elemelerinde tam bir skandal yasanmistir ayrica. fifa afrika/asya elemeleri diye * bir sey yaratmis, malum nedenlerden etiyopya ve kore cumhuriyeti girememistir bu elemelere. elde kalmistir 9 takim; bunlardan cin cumhuriyeti "biz endonezya ile oynamayiz" demis, boylece 8 takima inilmis, ceyrek final tarzi mucadeleler baslamistir. (2'ser takimdan 4 grup biraz sallama bir durum tabii) cin halk cumhuriyeti endonezyayi gecmis, turkiye "ben israil'le oynamam lan" demis ve elenmis, kibris "ben oynamiyorum arkadas" deyip cekilince misir yari finale cikmis, sudan da suriyeyi gecmistir.

    yari finalde endonezya "arkadasim israil'e gitmeyiz biz, tarafsiz sahada oynayalim yoksa cekiliriz" demis, fifanin buna yaniti "cekilirseniz ekim'e kadar" olmustu. ekim ayinin gectigini farkeden endonezya "cekildik o zaman" deyip onurunu korumus; israil milli takimi oyunculari da "lan gene bosuna kamp yaptik .mina koyayim" diye homurdanarak finale kalmanin sevincini yasayamamisti. diger yari final musabakasinda ise misir cekilmis, sudana "hasktir lan finale ciktik" demek kalmisti.

    final maci ise apayri bir hikaye. soyle ki, "bizim turkiye ve endonezya'dan neyimiz eksik lan" diye dusunen sudan, "arkadasim oynamiyom lan ben israile karsi deyince" israil otomatikman dunya kupasina gidecekti. lakin hem israilli oyuncularin "lan bosuna kamp yapacaz diye goturuyonuz, beni colugumdan cocugumdan ayri koyuyonuz, dunya kupasi da boyle olursa ben gitmiyom lan" diye isyan bayragi acmalari, hem de fifanin "ya biz bir bok yedik, hem de cok fena yedik, temizlemek icap eder" diye dusunmesi sebebiyle, "hocam duuuuuur, statu degistiriyoruz" anonsu gelmisti. fifa amcalar "arkadasim, simdi kura cekiyoruz, avrupa elemelerindeki grup ikincilerinden biri israil'le final maci gibin birsey oynayacak, kazanan gider" diyip torbaya girismis, belcika diye bagirmislardi. fakat onurlu belcika "tasak mi geciyonuz lan bizimle" diyerek s.ktiri basmisti. "olsun lan daha 8 takim var" diye teselli bulan fifa, bu sefer galler diye bagirmisti. gallilerde onur denen sey gezmediginden ve de dunya kupasi'na ilk defa katilabileceklerinden mutevellit britanyali rahatligi ve vurdumduymazligiyla "aye aye aye" diyerek hevesle kabul etmislerdi bu ikinci sanslarini.

    neticede galler israil'e halk tabiriyle "orda 2 burda 2" ittirmis, israil gol atamayacak kalibrede bir takim olarak dunya kupasina katilmaktan ve rezil olmaktan kurtulmustu. gerci * galler gruptan cikmis, ceyrek finalde brezilyaya tek golle boyun egmisti.

    edit: fifa baslayip uefa bitirmisiz, oztokyolu sag olsun duzeltti.