hesabın var mı? giriş yap

  • on yıl önce "tehlikenin farkında mısınız" diyen insanlar şaka yapmıyormuş baya baya nostradamus benzeri şaşmaz kehanetmiş bu . "siyasal islam zincirlerinden serbest kalırsa ortadoğu'ya döneriz, her yanımızda bombalar patlar, pakistan oluruz, afganistan oluruz aman" diye uyarıp durdu yıllarca adamlar . cahilmişiz amk. aptalmışız. güzelim ülkemizi kendi ellerimizle cehenneme çevirdik:(

  • ilk defa 1897'de van gogh'un gorumcesi tarafindan 300 frank'a satilmistir. daha sonra 1904'te paul cassirere(1871-1926, alman resim koleksiyoncusu, ozellikle paul cezanne ve van goghun resimleri olmak uzere fransiz empresyonizm ve post-empresyonizm resimlerine karsi cok ilgiliydi.) satildi, ayni yil kessler'in eline gecti(bu kim bilmiyom), 1910'da druetin eline gecti(tanimam etmem, valla.)

    1911 de, resim stadel tarafindan alinmistir(su zamanda bile 600'u sergilenen 2,700 onemli resme, 600 heykel ve 100.000 cizimden olusan bir koleksiyona sahiptir. almanyanin en buyuk koleksiyonlarindan biri ve en onemli sergi muzesidir.)ve 22 yil boyunca burda tutulmustur.

    1937'de nazi almanyasi'nin halk aydinlanmasi ve propaganda bakanligi (ministry of public enlightenment and propaganda) tarafindan el konuldu ve hermann göring e almanyadan cikarilmasi emredildi.(goring, 1. dunya savasinda falan almanyaya hizmet vermis politikaci, hitlerin agir toplarindandi)

    goring, calismayi amsterdamda bir koleksiyoncuya satti ve oradan siegfried kramarsky'e satildi. kramarsky, resim ile birlikte new yorka uctu geldi.
    kramarsky'nin ailesi 15 mayis 1990 tarihinde resmi acik artirma icin christie's new york muzayedesine getirdi ve resim, daishowa paper manufacturing murahhas azasi ryoei saito tarafindan o zamanin parasiyla; 82.5 milyon amerikan dolari odenerek satin alindi ve o donemin 'dunyanin en pahali resmi' unvanini kazandi.

    saito 1996 da oldu ama resim halen ya evinde ya ailesinde falandir. satilmamistir, resmi olarak halen ryoei saito'nun elinde oldugu belirtilmektedir.
    resim 21 senede dunyanin en pahali resimleri siralamasinda 4. siraya dusmustur, ama manevi acidan dr.paul gachet(1828,1909)'in anisina ithaf edilmesi, onu unutturmayacaktir bu zumreye.

    daha pahali diger 3 resim icin;

    resim ; ressam - fiyat

    3 - (bkz: portrait of adele bloch-bauer i) ; (bkz: gustav klimt), ** - 135 mln dolar
    2 - (bkz: woman iii) ; (bkz: willem de kooning) ** - 137.5 mln dolar
    1 - (bkz: no 5) ; (bkz: jackson pollock) ** - 140 mln dolar

  • johns hopkins university bilimadamları tarafından evrenin "ortalama" rengine verilen ad. hex kodu #fff8e7.

    2001'de bu renk cosmic turkuaz olarak açıklanmış ancak 2002'de yazılımda gölgelerin hatalı hesaplandığı farkedilerek düzeltilmiş.

    ayrıca, bu sonuca asıl konusu yıldızların oluşumu olan bir araştırma sırasında ulaşılmış. araştırmacılar yıldızların yaşlarına göre renklerinin değiştiğini ve evrendeki yıldızların yaş dağılımının ortalamasının 5 milyar yıl olduğu varsayımı ile bu rengi seçmişler. buna göre, uzak yıldızlardan gelen ışınlar dünyaya ulaştıkça bu rengin giderek saf beyaza doğru değişeceğini öngörmüşler.

    bu son veriye göre, aslında "dünyadan bakıldığında evrenin ortalama rengi" demek daha doğru olur.

  • yalnız o dolapta yemeklik hiçbir şey yok.
    bir de havalı havalı buzluğu açınca etle vs dolu olduğunu gösterecek zannettim de, orası da boş.
    sadece sarı renkli, ki o da şişelere ve poşetlere doldurulmuş limon suyu diye tahmin ettiğim şeyden başka bir şey yok buzlukta.
    hayır o dolabın içinde ekonominin çok iyi olduğunu gösteren ne var?

    hakikaten bu hayat bunlara müstehak ya, biz boşa kendimizi harap ediyoruz.
    ne gerek var, yesin ketçabını baksın keyfine.

    edit:elli tane mesaj almışım tavuk suyudur, kemik suyudur vs diye.
    “tavuk suyudur la o” diyen de var. *
    tamam tavuk suyu olsun. madem ekonomi o kadar iyi, niye bir tane tavuğu haşlayıp poşet poşet suyunu saklamış ki her yemeğe koymak için?
    alsın doldursun dolabını tavukla, etle, butla. ne seviyorsa artık?
    ayrıca limon suyunu şekilli dondurup içeceklere attıklarını görmüştüm, oradan aklıma geldi. ekonomi de o kadar iyi olunca. *

  • 80 yaşındaki sevin teyzenin bir gün barbaros bulvarında karşıdan karşıya geçmesi gerekir. sevin teyze, hem görmekte hem de yürümekte zorlanmaktadır. dolayısıyla karşıdan karşıya geçmek onun için çok zordur.

    kendisine yardım edecek birini arar gözleri. derken gözüne genç bir delikanlıyı kestirir. hemen yanına gider :

    sevin teyze : evladım seninle karşıya geçebilir miyim?
    delikanlı : peki teyze.

    beraber karşıya geçerler.

    sevin teyze : teşekkür ederim evladım.
    delikanlı : ne demek teyzeciğim. asıl ben size teşekkür ederim.
    sevin teyze : neden evladım?
    delikanlı : ben körüm.

  • bir arkadasin evinde kaldiktan sonra: (b: ben a: arkadas)

    b: olm kalk lan hadi
    a: ne? ha? olm tam zamaninda uyandirdin aq. ne guzel ruya goruyodum
    b: vay çakal, anlat bakim
    a: olm ayhan isik, sadri alisik, bi de ben iciyoduk meyhanede. yan masadaki adamin biri ariza cikardi. siseleri kirdi, masayi devirdi falan, uzerine yuruyo ayhan'in. tam o anda uyandirdin olm, <buraya dikkat> "kavgadan kacti dicekler simdi olm yaa"

    hepten kopuş

  • ricky gervaise "oscarı o sunsaydı böyle yapmazdı diyenleri" ters köşe yapmış, my man:)

    "ladbible'ın the mirror'dan aktardığına göre, londra’daki son gösterisinde oscar ödülleri hakkında konuşan gervais, "bunun benimle ne ilgisi var? insanlar ‘oscar’ı ricky gervais sunsaydı ne olurdu?’ demeye başladı. ben will smith’in eşinin saçıyla ilgili şaka yapmazdım. eşinin erkek arkadaşıyla ilgili yapardım” ifadelerini kullandı."

    https://www.gazeteduvar.com.tr/…ardim-haber-1558731