hesabın var mı? giriş yap

  • ona vergi, buna vergi... ben artık çok sıkıldım arkadaş! hemen hemen her şeyin en pahalı halini almak, giymek ve kullanmak istemiyorum. hayat bayram olsa da demiyorum ama halkın üzerindeki bu vergi belasının hiç olmazsa hafifletilmesi lazım. bu şekilde nereye kadar ? insanlar yaşadıkları hayata yabancılaştı, ay sonu faturalar için yaşıyoruz resmen. bir iskandinav ülkesi olamayız belki ama bir türkiye olalım, kendimiz olalım bir şeyler yapalım ve üretelim. eğer gerçek türkiye bu ise, vay halimize. gerçekten bezdim....

  • haftalık not yazılabilecek masa takvimleri çok işlevseldir. eşim emekli olduğunda da bu takvimleri çok kullandı. dün kendisini toprağa verdikten sonra kullandığı 2016 yılına ait takvimde bir sayfaya bakmam gerekti. takvimin başına söyle bir not düşmüş : "takvimin umut olduğunu öğrendim. geleceğe bir bilet gibi. okşadım. son yaprağını görmeyi,kullanmayı diledim. bu umudu bana maral (maral erol) getirdi. birlikte görmeği diledim. "

    ve eşim son yaprağını kullanamadı ise de gördü.takvimde yazılandan habersiz ben de ölümünü facebook'tan bildireyim diye söyle yazdım " 2017 yılını gördü. o çok sevdiği kokinaları da gördü.rahat uyu artık yoldaşım"

    takvimler bir anlamda tertip düzen yapma anlamı da taşır.hatta ahsen-i takvim ,
    en güzel tertip ve şekil yani mecazen insan demektir.

    evet takvim umuttur.

    not : eşimin ölümü nedeniyle yazan,mesaj gönderen tüm sözlük arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

  • 2002 gram altın 17 lira asgari ücret 184 lira, 2020 gram altın 400 lira asgari ücret 2324 lira diyorum ve susuyorum.

    edit: 12 lira 2002 yılının ocak ayına aitmiş. seçimin yapıldığı kasım ayında 17 liraya çıkmış. aslında hükümetin istifa etmesi ve erken seçim kararı dolayısı ile suni bir yükseliş söz konusu ama yine de 17 lirayı esas alalım. bunun yanında 2002 yılında ülkenin çok büyük bir kriz içinde olduğunu şimdi ise almanya'nın bizi kıskandığını hiç ama hiç hesaba katmayalım.

    edit:2 gramlık aklıyla bana laf çarpan andavallar ben de biliyorum tek başına asgari ücret/ gram altın oranı yapmanın yeterli bir gösterge olmayacağını. ama emin olun benim yaptığım hesap, düz mantık asgari ücreti 184 liradan 2324 liraya çıkardık(!) demenin yanında çok masum kalır. keşke 2002 yılında asgari ücret ile çalışan oranı %7 iken bunu %43'e çıkardıkları başarısını(!) da söyleseydi, keşke avrupa ortalamasının %6 olduğundan bahsetseydi, keşke bize en yakın olan ülkede bu oranın %19 olduğundan bahsetseydi.

    2002 yılında çalışanların %7'si asgari ücretli iken şimdi %43 dememi hemen öyle okuyup geçmeyin. bunu okurken şu anda asgari ücretin açlık sınır altında olduğunu ve dolayısıyla her iki çalışandan birinin açlık sınırının altında kalan bir maaş için ömrünü tükettiğini göz önüne alın. açlık diyorum açlık, yani çalışana reva görülen bu maaş ile karnını bile doyuramadığı gerçeği gelsin aklınıza. ve bu açlık sınırını hesaplayan kurumun, enflasyon oranını bu yıl %10 olarak açıklayan kurum olan tuik olduğu gerçeğini de aklınızın bir kenarında tutun.

    hazır bunları aklınızda tutarken; 2002 yılından beridir özelleştirme ile satılan devletin varlıklarını da yazın bir kenara. yapım tarihinden itibaren 25-30 yıl boyunca geçmesek de görmesek de garanti geçiş anlaşması dolayısıyla devletin kasasından ödemesi yapılacak olan fahiş fiyatlı köprü, otoyol ve tünelleri de unutmayın. bayramlarda akp öncesi yapılan köprü ve otoyollardan ücretsiz geçebilirken neden akp sonrasında yapılanlardan ücretsiz geçemediğimizi de sorgulayın bir zahmet.

    edit 3: nikimekadar adlı arkadaştan ekleme;

    1998 audi 8: 29 bin lira bugün 1.8 milyon lira.
    1998 kaynak: link
    2020 kaynak: link
    _______________

    1998 full dolu yerli üretim megane: 5 bin lira bugün en boşu 164 bin lira
    1998 kaynak: link
    2020 kaynak: link
    _______________

    1999 benzin litre fiyatı: 50 kuruş bugün 6.50 tl
    kaynak: link
    _______________

    1999 vekaletli kurban kesimi: 34 tl bugün 1050 tl
    1999 kaynak: link
    2020 kaynak: link
    _______________
    1999 1 yumurta 5 kuruş. 1 paket makarna 17 kuruş.

  • niye vuruyorsunuz diyen bir manyağı içerir.

    benim de köpeğim var, ömrümün önemli bir kısmında da birden fazla köpek beslemişliğim var. yalnız şu durumda, bu denli güçlü ve hasar verebilecek bir köpek türünün saldırısında da "ponçik lütfen bırakır mısın, rica ediyorum" denilmez.

  • ben bu kardeşimizin sanatsal açıdan ortaya koymuş olduğu eserlere hayran kaldım.

    kendi iç dünyasındaki hayal ürünlerini yine kendi sanatsal bakış açısıyla hayata geçirerek sergilemesi takdire şayan bir durum.

    ilerleyen yıllarında daha güzel eserler ortaya çıkartacağına eminim.

    kendini takip etmeye başladım ve sanatsal gelişimini zevk ile takip edeceğim.

  • adam sümer dili ve edebiyatı okumuş,devlet bana kadro açmıyo diyo,lan oğlum o devletin 4000 önce yıkıldığını sana kimse söylemedi mi?

  • kendisi ve kankası ozan arif hakkında açılan soruşturmada şunlar sorulacak mıdır acaba:

    -plan yapmayın plan adlı şarkınızda "ermenici olmak" sözüyle neyi kast ettiniz?
    -"bırakın çan çalmayı" sözüyle bu ülkede inanç özgürlüğüne inanmadığınızı mı anlatmak istediniz?
    -bu türkünün yer aldığı albüm hangi şirketten çıkmıştır?(ogün müzik)
    -söz konusu albüm şirketinden bugüne kadar kaç albüm çıkmıştır? (sadece 1 tane)
    -şirket ismiyle bir yerlere gönderme yapmak istediniz mi?
    -ermeni düşmanı mısınız?
    -ırkçı mısınız?
    -size rahatsızlık veren şeylerin şiddetle çözülebileceğine mi inanıyorsunuz?
    -karadenizde hiç kimse vatan satmıyorsa, diğer bölgeler vatan haini midir?
    -vatanı satmanın ölçütünü hangi zekanızla belirlediniz?
    -milliyetçi duygular piyasa yapmak için tahrik edilir mi?
    -bir gazeteye verdiğiniz röportajda "bu türküyü istedikleri yere çekebilirler, klibi görmedim ama yapanın da eline sağlık" dediniz mi?
    -aşırı tepki görünce çark edip "bu klip hiç yakışmadı. ben sadece karadeniz’de oynanan oyunlara dikkat çekmek istedim" dediniz mi?
    -karadeniz'de dönen oyunları çözmek size mi kaldı? teşkilatçı mısınız, mücahit misiniz, vatan kurtaran şaban mısınız nesiniz?
    -nedir bu gözlerdeki boşluk? neden siz ve sizin gibiler bu hayata bomboş bakıyorsunuz?
    -sizden kurtulmanın yolu nedir? sizden nefret etmeden yaşamanın sırrı nedir?

  • yine dış güçlerdir. yoksa, darbe günü bile kapanmayan interneti neden devlet kapasın ki canım? di mi güntekin?