ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bayan kelimesinden rahatsız olunmasının sebebi
-
bir erkeğe "bay" denildiğinde bu anlatım bozukluğu beni ne kadar rahatsız ediyorsa, bir kadına "bayan" denildiğinde de o kadar rahatsız oluyorum.
mesela bizim alt sokakta "bay kuaförü" diye bir berber var. adam elit görüneceğim derken türkçeyi katlediyor. ama hem ucuz hem yetenekli, hem de eli hızlı olduğu için gidiyorum, o ayrı. bir de kafama döktüğü o mentollü şeyi seviyorum.
senin gençliğini söndürürüm çocuk
-
motoru kullanan kişi 50-60 saniye önce daracık bir yerden arabanın sağından geçiyor ve yoluna devam ediyor.
dayı ile olan sahnesinde ise solda kaçacak geniş bir alanı olmasına rağmen ve hafif gaza yüklense çok rahat geçeceği halde bunu yapmıyor. acemi diyecem ama pek acemiye benzemiyor. kural mural demesin kimse, motorcu kurallara uyan birisi olsa ilk sahnede o dar yerden geçiş yapmaz.
dayı emekli albay triplerinde ani bir çıkış yapıyor. dayı o çıkışı yapmasan dibine kadar haklısın, o tehditler yaşına yakışmamış.
sonuç: her ikisi de hatalı. motorcu kameralara oynamış.
12 nisan 2022 fikri sağlar'ın sığınmacı tweet'i
-
hala kalmak isteyene entegrasyon diyor ya. yahu arkadaş tüm siyasetçiler mi halktan kopuk? lan siz hiç mi sokağa çıkmıyorsunuz? hiç mi bu halktan 3 5 kişiyle konuşmuyorsunuz? insanlar bu bedevi kaçkınlardan rahatsız. neyin entegrasyonu?
kutsal kitaba tekme atan öğrencilere verilen ceza
-
(bkz: başımıza taş yağacak)
olm herkes sizin inandığınız ruhlara, hortlaklara inanmak zorunda mı? çocuk lan o çocuk.
onlarca çocuğa sistemli olarak tecavüz eden vakıflara bir yere çıkarmayan, hatta bunlara sesini bile çıkarmayan örgütlerin son rezilliği.
20 haziran 2017 çocuklara musallat olan cübbeliler
-
çıkalım da oruç tutmayanlara çatalım diyen cübbeliler. lakin burası müslüman bir ülke değil, çünkü ülkelerin dini olmaz.
alo turnuva
-
kapanana kadar daha bir çok kez aradım. yalan yok, artık mağlubiyetlerden daralınca 0 900 1907 'yi arayıp fenerbahçe - galatasaray maçı ayarladım. hesap belli, yanlış tuşlara basıp galatasaray'a bir galibiyet hediye edip kulübe olan borcumu ödeyeceğim.
içim kan ağlayarak fenerbahçe stadında ev sahibi oluyorum. operatör atmosferi öyle bir övüyor ki içimdeki suçluluk duygusu tavan yapıyor. telefonu kapatmak istiyorum ama başaramıyorum. maç başlıyor engin uzun oynuyor, rudvan topu kontrol ediyor. karşısında bülent var. çalım atsın diyorsan bire, topu şenol'a versin diyorsan ikiye bas. rıdvan zaten dayanıklı değil, cesur kaptan bülent bire basarsam topu söker alır diyorum. nah alır, rıdvan çalımı basıp geçiyor bülent'i. pas versin diyorsan bire, şut çeksin diyorsan ikiye diyor. rıdvan'ın şutu yok, basıyorum ikiye top direkten dönüyor.
kalbim duracak gibi oluyor.
topu diye orta sahada fenerbahçe kazanıyor. tamam diyorum, bu senaryo hep aynı, son dakika ya hakan ya sürpriz golcü falko bir tane tıklar diyorum. hakan rıdvan'la paslaştı ve hemen oğuz'u gördü. oğuz ceza sahasına orta yapsın diyorsan bire, tekrar rıdvan'a versin diyorsan ikiye bas diyor. baba, demin rıdvan bülent'i geçmiş, üstüne şutu da direkten dönmüş. demek ki bugün gününde hiç bulaşmamayım diyorum ve ortaya basıyorum. birden yine bant değişiyor ve kulağım sağır oluyor. aykut topun gelişine nefis bir vuruş yapmış, top hayrettin'in yanından ağlara gitmiş. o sinirle telefonu kapatıyorum.
bir daha da aramıyorum.
fotoğraf çekmeyen japon
-
yolda fotograf çekmeyen japon görmek şans getirir... dört yapraklı yonca gibi bişeydir...
9 adet kot pantolonu olan erkek
-
9 tane de olsa zaten anca hep iki tanesiyle geçirir günlük yaşamını. erkeğin hayatı 1 bilemedin en fazla 2 kota endekslidir zira. diğerleri pişmanlıktır. dışlanmıştır.
dünyanın en kısa korku hikayesi
-
"birden içeri elinde sazıyla ismail türüt girdi."
acun ılıcalı'nın ekşi sözlük okuyor olması
-
acun ılıcalı için büyük, ekşi sözlük için küçük bir ayrıntıdır.
yaran fıkralar
-
matematik dersinde kadın öğretmen öğrencilere sorar:
-bir ağacın dalında 5 tane kuş var. taş attım, iki tanesini vurdum. geriye kaç kuş kalır?
öğrencinin biri parmak kaldırır ve cevaplar:
- hiç kuş kalmaz çünkü diğerleri korkudan uçup gider.
öğretmen gülümser:
- hayır. doğru cevap üç olacaktı ama bakış açını sevdim.
öğrenci duruma çok bozulur ama pek göstermez. ders devam ederken tekrar parmak kaldırır:
- bir soru da ben sorabilir miyim?
öğretmen izin verir.
- sokakta üç kadın dondurma yiyerek yürüyor. biri dondurmasını yalıyor, diğeri ısırıyor, diğeri de emiyor. kadınlardan hangisi evlidir?
öğretmen şaşırır, kızarıp bozarır ama cevap da vermek zorundadır:
- hmm...şey..yalayan?
öğrenci yanıtlar:
-hayır, parmağında alyans olan. ama bakış açınızı sevdim.
edit: debe'ye falan girmiş ama daha önce yazılmış ki bu. uyaranlara teşekkürler. fava atanlara da çaylar benden*
kılıçdaroğlu'nun ince ve oğan'a bakanlık vermesi
-
ince'ye değil bakanlık selam verilmez.
oğan için türk dünyası ile ilişkiler bakanlığı bence de şık olacaktır.