hesabın var mı? giriş yap

  • fed'i 5 aile falan yönetmiyor. fed'in ortakları yasal statüsü gereği abd'deki diğer bankalardır, yüzlerce de banka vardır, fed, bankaların ortaklaşa sahibi oldukları bir fondur. abd'de de bankacılık ülke genelinde yapılan bir iş değildir. bizde bütün bankalar ülke genelinde örgütlenir. orada yerel 3-4 şubeli yüzlerce binlerce küçük banka vardır. siz de gidip abd'de yerel bir banka kurarsanız, siz de fed'e de mikroskobik düzeyde hissedar olursunuz zorunlu olarak. bunların yöneticileri arasından daha üst daha üst yöneticiler derken fed'in üst yöneticileri seçilir. ama o kısım da semboliktir. fed'in asıl yöneticileri fed başkanı ve para politikası kuruludur. (fomc) bunları da doğrudan seçimle gelen amerikan başkanı atar. fed'in bütün para politikalarını bunlar belirler.

    nerede o 5 aile, hangi aşamada kontrol onlarda?

    bu sunturlu yalan, akit gazetesinin ve soner yalçının yıllardır yazdığı bir uydurmadır. çok bilinen bir komplo teorisi olarak komplo teorileri üzerine yazılmış her kitapta örnek olarak anlatılan bir şeydir, "ay'a aslında hiç gidilmedi", "dünya aslında düz" gibi pek çok uydurma ve dayanaksız komplo teorisinden bir başkasıdır.

    fed'i 5 aile filan yönetmiyor. ekonomi bakanının buna inanan birisi olması utanç verici. sayın ekonomi bakanı, çıkın açıklayın, hangi 5 aileninmiş, bunlar hangi mekanizmayla yönetiyormuş fed'i.

  • şu anda onun şehrinden kendi şehrime giden bir otobüsün 21 numaralı koltuğunda yazıyorum bunu. onu başka bir şehirde bırakıp tekrar beni kimsenin beklemediği o eve gidiyorum...virusten dolayı 3 aydır onu göremedim... geçen cuma biraz umut ve koskoca bir korku ile yanına geldim. acaba beni unutmuşmudur diye korktum... çok korktum... bu dünyadan yok olup gitmeye razıyım... yeter ki beni unutmasın... mutfakta yerde oturmuş bebeklerin o mutfak eşyaları ile oynama rituelini gerçekleştiriyordu... kızım dedim... bana baktı bir an... elindeki eşyaları düzenli ve sakin bir şekilde bıraktı elinden. ayağa kalkıp bana yürüdü ellerini uzattı. kucağıma aldım. başını omzuma koyup defalarca baba dedi... sonra bana evdeki insanları tanıtmaya başladı. anne anne, dede , teyze.... diye.. sanki ben onları tanımıyorum gibi... sonra bana odasını gösterdi oyuncaklarını. sonra otur dedi oyuncak oynayalım... bir odada 6 7 kisi otururken ben ayağa kalkınca baba otur diyor. giderim yine diye... otur... maalesef 4 gün sonra otur dese dahi oturmadan yola çıkmak zorunda kaldım... dün gece onu ben uyuttum annesinin 4 aylıkken uyuturken dinlettiği ninniyi açtım... gülümseyerek uyudu... 25. mayıs tarihinde vefat etmişti annesi.. üzerinden 1 25 mayıs daha geçti...

  • bir ankaralı olarak şunu söyleyebilirim ki; ankara'nın en meşhur yemeğinin simit olmasından daha az içler acısı bir durum. en azından onlar ekmeği kesmişler araya protein falan koymuşlar hacı. biz direkt nişastayı dayıyoruz.

  • bir yörük ailesi olarak 200 yıldır hiçbir yere yürümediğimizi öğrendiğim uygulama. 1822'den bu yana en fazla yan mahalleye göçmüşüz. buradan başta oğuz kağan olmak üzere tüm atalarımdan özür dilerim.

  • çok sağlam bir kaynaktan aldığım enteresan haber. nedendir bilinmez sonradan bu plandan vazgeçmiş amk uzaylıları.

  • kendi eğlenmek için bir video çeken çocuktur. yalnız aşırı sevimsiz geldi hareketleri. bu çocuğa yavrum diye sarılan seven bir anne baba var. o anne baba ne güzel anne babadır. şüphesiz ki cennet onların ayaklarının altındadır.