hesabın var mı? giriş yap

  • aynı çomarlar gittigidiyor'da da vardır. ibneliğine yeni hesap açıp piyasası 150 tl olan ürünü açık arttırma ile 250 tl'ye kapatıyorum. ondan sonra "kardeş ödeme yapmayacak mısın?" diye sorduğunda en son güne kadar bekleyip "teknosa'dan sıfırını aldım 150 tl'ye" yazıyorum. adamı takip edip ilanı yeniden yayına soktuktan sonra süreci baştan başlatıyorum :)

  • (bkz: volume pump)
    (bkz: pressure pump)
    hoh derken cigerdeki sicak havayi disari atiyoruz puf derken de daha cigere gitmemis solunum bosluklarindoa kalan + cigerdeki havayi yuksek basincla cikariyoruz. yuksek basinc ve hiz deriye temas edince sogukluk hissi yaratiyor.
    bakin dikkat edin hohlarken agzimiz olabildigince acik cunku hacmi pompaliyor cigerler yani icerideki isinmis havayi. puflarken durum farkli agzimizi olabildigince kucultup yanaklari sisirip basinc yaratiyoruz haliyle kucuk delikten siddetli ve hizli hava cikiyor. hizla hareket eden molekuller degdigi yerde sogumaya neden oluyor. aynen ruzgarli havada camasirin daha cabuk kurumasi gibi.

  • her başı açığa laik diyen bir troll'ün başlığı.

    ülkede kimin eli kimin cebinde belli değil ama şuna eminim ki, laik ve atatürk'ün izindeki hiçbir aileden cihatçı çıkmaz.

  • sadece bir kez duyması her türlü müzik parçasını aynen (yorumcunun tarzını da kusursuzca kopyalayarak) çalmasına yetiyormuş. ama bunun ne demek olduğu, lemke'nin bütün hikayesini bilmeden anlaşılmıyor. kısaca özetliyorum:

    leslie lemke hem fiziksel hem de zihinsel engellerle doğmuş, ayrıca doğuştan hemen sonra iki gözünün de alınması gerekmiş (bkz: enükleasyon). annesi kendisini istemeyince bir hemşire tarafından evlat edinilmiş. yutkunmayı öğrenmesi yıllar sürmüş, ancak force feedingle beslenebiliyormuş. ayakta durabilmeye 12 yaşında, yürümeye 15 yaşında başlamış. ve 16 yaşında bir geceyarısı kalkıp piyanoda çaykovski piyano konçertosu no. 1'i çalmış.

    not: 40 yıldan uzun süre savantlar üzerine çalışan ve lemke'yle de ilgilenen psikiyatrist darold treffert şöyle bir şey diyor: "(lemke) hiç öğrenmediği şeyleri, müzisyenlerin öğrenmeye çalışmak için ömürlerini harcadıkları şeyleri biliyor ve sanki dünyaya bu bilgiyle gelmiş gibi. prodigious savantlar müzik, sanat, matematik bilgileri önceden yüklenmiş gibi doğuyorlar."

    not: kulağa sihir gibi geliyor ama dünyada sayıları çok az da olsa böyle insanlar (bkz: prodigious savant) var. kimisi hiçbir matematik eğitimi almadığı halde sınırsız bir tarih aralığındaki günleri anında buluyor (sorulduğunda "hesap yapmıyorum, kafamda takvimi kaydırıyorum" şeklinde açıklıyor), kimisi okumayı kendi kendine öğrenip hem saatte 500 sayfa okuyor hem de bunun her kelimesini ömrü boyunca hatırlıyor, dahası okuduğu binlerce kitabın her birini ezberinde tutuyor.

    edit: http://www.youtube.com/watch?v=zwtza-zmoam
    (linkteki video 80'lerden kalma ve durumdan "bunun açıklaması yok" şeklinde bahsediliyor. ama artık fmri gibi yeni görüntüleme teknikleri sayesinde birçok şey anlaşılmaya başlanmış, bir ara eklemeye çalışırım.)