ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
geççek
-
bu şarkının amacı kıpır kıpır oynatmak değil, akp denen kötülük ve nifak imparatorluğunun bittiğini müjdelemektir. milenyumun çav bellası böyle olur.
tuba mikrofonun açık
-
tuba diyor ki; ‘kendi kitabını istedi bir de ya mal mı ne bu adam?’
açıkça söylemek gerekirse, ısrarla kendi kitabını kaynak olarak isteyen ve sınavı o kitaptan yapan öğretmenlere ben de aynı şeyi söylüyorum. tuba saygısız değil, tuba aklı çalışan bir öğrenci. öğretmenin bu dayatmasına karşı çıkan bir öğrenci.
berk'li isim türetmek
-
(bkz: heisenberk)
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: az kalsın kuzenime tecavüz edecektim piçler
1. malum yaz geldi, bunların yazlıkta kalıyoruz yine geçen gün abisi falan da yok evde. oturduk film izledik, tavla falan oynadık, yemek yedik işte. saat geç oldu ben yatayım artık dedim. dur ben sana şort vereyim dedi, iyi ver dedim. aldım şortu içeride giymeye gidiyodum tam dur ya burda değiştir nolacak sanki yabancı mıyım sen de dedi. şaşırdım amk. iyi dedim, çıkartım pantolonu boxerla kaldım. bu gördü tabi malı sırıtıyor falan amk birden avuçlayıverdi benimkini. şok oldum lan. ardından dudaklarıma yapıştı amk. bi tokat koydum buna dedim mehmet napıyosun lan kuzeniz biz amk. gitti koltukla bayağı ağladı falan. salak mıdır nedir amk tövbe tövbe.
derdini kimseyle paylaşmayan insan
-
kimseye bir şey anlatmamanın tek sıkıntılı yönü ve belki handikapı, mayasında bolca bencillik bulunan insanoğlunun sizin hiçbir derdiniz olmadığını varsaymasıdır.
endişe etmeyin. bu başta bir sorun gibi görünse de, uzun vadede insanların 'iyi'lik seviyelerini tüm şeffaflığı ile görebilmenizi sağlar.
cep telefonu çıkmadan önce sıçarken yapılanlar
-
(bkz: deterjanin içeriğini ezbere bilmek)
debe eklemesi: sevgilinize anlatacaginiz guzel bir hikaye (bkz: #56975655)
fakirliğin anlaşıldığı anlar
-
ekmek almaya giderken ya yetmezse diye bozuk paraları devamlı saydığınızı anladığınız anlar bütünüdür.
sevgilinin ölmesi
-
bazen çok sakinim. uzun süre çok sakin kalıyorum. şu anda çok sakinim mesela. ama sonra bir an gülüşü geliyor aklıma, ciğerim yanıyor o zaman, ağlıyorum. sonra yeniden sakinleşiyorum. sakin kaldığım zamanlarda da onun için yeterince üzülmediğimi düşünüyorum, acımın üzerine vicdan azabı ekleniyor bir de.
namazı kılınırken veya defnedilirken saatimi kaybetmişim. sahip olduğum ilk ve tek pahalı saatti. bugün farkettim ki saatim yok. başka zaman olsa çok üzülürdüm. aman dedim, giden saatim olsun. keşke kaybettiğim tek şey saatim olsaydı.
insan ilk aşkını, tek aşkını, son sekiz senesinde bir anını dahi onu düşünmeden geçirmediği adamı kaybettiğinde geride kalan her şey anlamsızlaşıyor. içimde o kadar büyük bir boşluk var ki, beni öyle bir halde bıraktı ki, bundan sonra ne yapsam, ne yaşasam yeri dolmaz.
dedim ki aklımı mı kaybediyorum acaba? kaybetsem nasıl anlarım? deliler de kabul etmez sonuçta delirdiğini. çarpım tablosunu geçirdim aklımdan. sonra "286'nın karesi ne?" diye sordum kendime. buna hiçbir zaman cevap veremeyeceğimi anlayınca dedim ki iyi, aklım hala yerinde. belki de çoktan kaybettim aklımı.
bir gün bana çok sıkı sarılmıştı. "nefes alabiliyor musun?" demişti. "alabiliyorum" demiştim. alamıyordum aslında ama kollarını gevşetmesin istemiştim. sesi kulağımdan çıkmıyor. "nefes alabiliyor musun?", "nefes alabiliyor musun?"
anladım ki, o bana sarıldığında değil, beni bıraktığında nefes alamıyormuşum. nefes alamıyorum.
yıldo'yu izlemiş efsane nesil
-
-yıldooo bir parça istiyorum tarkan'dan!
- neeyyy arkandan mı? o zaman dön bebeğim!
kaybolan yıllarımız..
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: en komik fıkralar
36. sihirli bir kurbağa ormanda yalnız yaşıyomus. bir gün etrafı gezmeye cıkmış ve önüne ilk çıkan bir ayı ve tavşana kıyak yapmak istemiş. "3 şey dileyin benden ne dilerseniz" demis.
ayı;"bu ormandaki tüm ayılar dişi olsun ve hepsi bana hasta olsun."
kurbağa hemen yerine getirmiş isteği.
tavşan; "bana bir kask ver" demiş
o da hemen olmuş ama ayı
içinden "manyak mı bu tavşan çuvalla para istesin istediği
kadar kask alsın. deli bu ya" demiş.
ikinci istek olarak ayı yine;
"yan ormandaki tüm ayılar dişi olsun ve hepsi beni arzulasin" demiş.
abraka dabra !
o da tamam tavşan;
"bana bi motosiklet verin" demiş ve yerine gelmis ama ayi iyicene şaşirmis. bu tavşan deli olmalı diye düşünmüş.
sıra gelmiş son isteklere
ayi; "bu gezegendeki tüm ayılar dişi olsun ve hepsi benim yanımda olsun" demiş.
kurbaga bu isteği de hemen yerine getirmiş.
tavşan önce kaskı takmış, motora binmiş ve marşa basıp motosikleti çalıştırmış.
son isteğini söyleyip gaza basmış:
" bu ayı ibne olsun!"
yurtdışında ev için genel gider faturaları
-
daha önceden de yazmıştım bu başlığa ama bazı gelişmelerle birlikte * hesaplar değişti.
abd new york.
1) elektrik: evin çatısında solar paneller olduğundan aylık $5-10 arası hizmet bedelinden * başka bişey gelmiyor.
2) su: evde yaşayanların sayısında ciddi artış oldu ve su faturam ortalama $45-50 civarında.
3) doğalgaz: yine insan sayısındaki artıştan dolayı aylık ortalama $100
4) internet: kotasız 1gb hız aylık $55. kampanya vardı ömürlük fiyata sabitledim. yalnız eski çalıştığım firma daha pahalı olmasına rağmen, bağlantıda hiç bi aksaklık olmazdı. bu firma daha ucuz ve daha hızlı internet sunuyor ama ayda 2-3 defa modemi kapatıp açarak bağlantıda oluşan aksaklıkları çözmem gerekiyor. bu çok ciddi bişey değil belki ama insanı gıcık ediyor. yine de eski çalıştığım firmaya göre yarı yarıya indirimli olduğundan buna değer diye düşünüyorum. tabi abd’de tüm kablolar * halen yer üstünde olduğu için kış mevsiminden dolayı da bu aksaklıklar oluyor olabilir.
5) cep telefonu hattı: aylık $10. daha önceden her şeyi sınırsız kotasız hatta aylık $40 ödüyordum ama kullandığım mobil veriye baktım, ayda 1.5-2gb veriden başka bişey yoktu. neredeyse her gittiğim yerde wi-fi olduğuna göre daha ucuz bi tarifeye geçmek daha mantıklı oldu.
6) netflix, disney+ , spotify arkadaşların hesaplarıyla devam.
7) ev kredisi aylık $2000, ev vergisi aylık $950 =$2950
evin küçük bi kısmını tanıdığım birine kiraya verdim aylık $600. ev kredisini oradan biraz düşüyorum iyi oluyor.
8) market alışverişi= aylık $1000 gidiyordur. tam hesaplamadım ama allah ne verdiyse affetmiyoruz valla. aslında kupon falan kovalasam baya fiyat düşer ama o kadar vaktim yok.
youtube bazen böyle videolar öneriyor , gaza geliyorum ama henüz ekstrem seviyeye gelme motivasyonum yok.
küçük kıza tecavüz edenlerin serbest kalması
-
dünkü verilen selalar ülkenin adalet sistemi içindi herhalde
a101 bim veya şok'un üstündeki evi satın almak
-
merkezi bir yerde oturuyorsanız zaten 100-200 metre yakınınızda mutlaka oluyor. hee avantajı nedir aynı binada olunca bir şekilde çalışanlar ile tanış oluyorsunuz. onlar aktüel ürünleri ayırıyor. hak hukuk mevzusuna girmiyorum. bu devirde a101'de bile adamın olacak. memleket o halde.
yağmur ve kapalı hava seven insan
-
sonbaharı seven insan.
ben severim. evi sevmekle ilgili olabilir mi acaba? böyle havalarda peluş terlikler, pijamalar, sıcak çikolata, çay ya da nescafe ve kitap, dergi, gazeteler vardır. ben de bunu çok seviyorum işte.