ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
alex de souza
-
ben galatasaraylıyım. hatta çok iyi galatasaraylıyım. çok büyük futbolcular gördüm kendi takımımda, hepsiyle övündüm. kopanhag (bkz: hacı) gördüm, berlin gördüm, bursa gördüm, 120 liraya kasımpaşa bile gördüm.
-ahanda burası da tanım olsun- ha bu alex dedikleri ne güzel topçudur, onu izlemek ne büyük keyiftir... futbol ayıların güreştiği bir fizik mücadelesine dönme evrimindeyken, esasında nasıl sudokudan ziyade bir akıl oyunudur onu gösterendir. ensesinde de gözü olandır, hiçbir zaman aşırıya kaçmadan futbolla ilgili güzel her şeyi yapandır... futbol fizik oyunu mudur; o zaman da bir inceleyin bakalım, düşmek istemediği zaman düşmeyendir, türkiye ligi tarihinde en zor kafa gollerini muhteşem zamanlaması ve pozisyon bilgisi sayesinde atandır, koşmuyor diyenlere inat maçın 70+. dakikasında 60 metre topsuz koşu yapıp "kolay" bir gol atandır. ezeli rakibimde de olsa iyi ki türkiye'ye gelmiştir, iyi ki vardır, iyi ki hala -allah vermesin- minimum sakatlıkla oynamaktadır.
avrupa'ya gitmişmiş oynayamamışmış, anca fenerbahçe ve türkiye liginde oynayabilirmişmiş, hikaye. alex avrupa'da oynar. alex madrid'de, juventus'da, bayern munich'de, ingiltere ligi hariç (oyun yapısından dolayı) heryerde oynar. alex parma'ya gittiği için oynayamamıştır, çünkü parma küçük bir takımdır, alex büyük takım topçusudur, küçük takımın büyük oyunucusu oyun karakterli bir adam değildir, onun için parma'da oynayamamıştır. türkiye liginde fenerbahçe (allah'ım affet) büyük takımdır ve alex de büyük takım futbolcusu olduğu için iyi oynamaktadır.
hiçbir zaman bir hagi olamayacaktır gözümde doğal olarak, ve hatta giydiği formadan ötürü kendisine sempati beslemem mümkün değildir. alex'in takımı kaybettikçe ben sevineceğimdir. fakaaat spor yazarı olsundur, klüp başkanı olsundur, galtasaray taraftarı olsundur, niye eleştirdiklerini hiç anlamadığım bazı fenerbahçe taraftarı olsundur, çatladıkapıspor (bkz: hıncal uluç) taraftarı olsundur, kendisini eleştirene kafam girsindir.
budur.
15 temmuz darbesinden kemalistler de sorumludur
-
sadece kemalistler değil; ingiltere kralı, rahmetli başkan kennedy, taçsız kral pele, backenbauer, kaleci mayer, nadia komanaçi, brigitte bardot ve fenerbahçeli cemil de sorumludur.
ekrem imamoğlu ve mansur yavaş'ın chp'li olmaması
-
halkı sınıflandırıp ayrıştırmadıkları için sağ görüşlü olmadıkları kesin. sol görüşlü olmalarını bekleyen de yok onlardan. atatürk'ün ilke ve inkılaplarını kılavuzları olarak gördükleri sürece bizim açımızdan sıkıntı yok.
düzeltme: imla.
ankara semtlerinin ingilizce karşılıkları
migros'un patiswiss ürünlerini geri çekmesi
-
umarım komple kaldırırlar. böyle ego sahibi, kendini allah sanan insanların bu şekilde dibi görmesi beni mutlu eder. müşteriyle, halkla düzgün konuşacak önce!
yapılmış en aptalca dalgınlık
umreden dönenlerin karantinaya alınması
-
kesinlikle katılıyorum. bakan diyor ki kendilerini karantinaya alsınlar, bizim memleketin insanı mı yapacak bunu? isterse 50 bin kişi gelsin, hepsi zorunlu karantinaya alınmalıdır.
edit: gerekli olan yapılmaya başlanmıştır. sadece umreden gelen vatandaşlarımız için değil yurt dışından gelen tüm insanlar için bu gereklidir. geç kalma ya da rehavete kapılma lüksümüz yok.
edit2: @kujira nın bilgilendirmesini ekliyorum. sunexpress ve thynin seyahat açıklamaları güncellendi şuanda. yurtdışından gelen tüm yolcular için aksiyon alınıyor gibi görünüyor.
thy ve sunexpress
edit3: @cakma bodyci bilgi paylaştı. istanbul da cevizlibağ öğrenci yurdu ve maltepe mimar sinan öğrenci yurdu da karantina için kullanılmaya başlandı.
köfteci yusuf
-
fiyatı uygun bir köfteciye giden insanlara belki de bütçesi ancak ona yeten insanlara
varoş ve fakir diye hitap edenleri göstermiştir. bir insanın lokanta seçimi sizi nasıl hakaret etme noktasına getiriyor gerçekten anlamıyorum.
neden bu kadar kötüsünüz oğlum? bırak yesin lan, beğensin, ne var bunda? avrupa birliği'ne girmene mi engel oldu?
içiniz çürümüş resmen.
köpeklerin parçaladığı çocuğun entübe edilmesi
-
gelişmiş modern ülkelerde sokak köpeği yoktur
bir tanesinde bile yoktur
modern ülkelerde en önemli şey insan hayatıdır
insan hayatından önemli hiç bir şey yoktur
buna tehdit oluşturabilecek her şey yok edilir
sahte google maps yorumları
-
maalesef pek çok kurumun, mekanın, şahıs işletmelerinin insanları kandırmak için başvurduğu bir düzenek bu. parayla takipçi tutmanın biraz daha ticari şekli. parayla pohpohlanmak.
gerçek müşteri deneyimi okumak için herkes gibi ilk yaptığımız şey hizmet alacağımız noktanın adını google'a yazmak. hizmet verenin google sayfasındaki ortalama yıldız sayısı ve yorum çokluğu insanlara güven veriyor. eğer ayrıntılara çok dikkat etmezseniz "işte aradığım yer burası" diyebilirsiniz.
oysa bir çoğu aslında aradığınız yer değil. şimdi tekrar gidin ve yorum yapanların profillerine dikkat edin. neredeyse yarısından fazlasının profilinde sadece "1 yorum" yazdığını görürsünüz. sahte isimler, sahte resimler ve sahte yorumlarla süslenmiş bu "tek yorumlu" robotlar tamamen sizi manipüle etmek için özel olarak kurgulanmış bir tezgahtan fazlası değil. "iyi de hiç mi tek yorumlu gerçek müşteri olamaz" diyen olabilir. olur, olur da bu kadar olmaz. enayiliğin alemi yok.
cebinizdeki parayı almak için sizi kandıran bu işletmelere prim vermeyin. alanında çok iyi de olsa sırf böyle bir sahtekarlığa lüzum gördüğü için bile uğramamak lazım buralara.
aslında burada google'a da iş düşüyor. hesap açılışından itibaren belirli bir süreyi ve yorum sayısını tamamlamayan profillerin yorum yapmasına kısıt getirmek çok da zor olmasa gerek.
işte böyle. haftaya bir başka"içime dert oldu" yayınında daha görüşmek üzere.
patiswiss ceo'suna itibar suikasti yapılması
-
yılda 76,000 tl vergi ödeyen bir şirket için itibardan bahsedilemez
olsa olsa dükkandır o ya da vergi arsızı
bilemedim
edit: son 3 yılda ödediği vergi buymuş
bir lisede yaşanabilecek en dumur olaylar
-
yıl: 1996
yer: kayseri fen lisesi
mabeyihumayun ve oda arkaşları o gün farkli bir sesle uyanır.normalde “ kalkın yavru kuşlaaar!” diye bağıran nöbetçi hoca, “ bu ne laaan, manda boku mu laaan!” diye bağırmaktadır.derken daha önce uyanmış olan angeleyes kahkahalarla odaya girer:
- nooluyo lan dışarıda?
- hahahahaaa
- ne var lan nooluyo?
- bok var! hahaha.vallaa git bak istersen..
bunun üzerine mabeynihumayun yataktan kalkıp koridora çıkar.ortalık ana baba günüdür.koridorun tam ortasında ise bir yığılma vardır.o tarafa gidenler “ öğhh, iğrenç” gibilerinden söylenerek ortamdan uzaklaşmaktadır.mabeyn kalabalığın ortasına geldiğinde yerde kocaman bir bok kütlesiyle karşılaşır.sabah sersemliğiyle beraber herkes gibi söylenip hemen uzaklaşır,odaya döner.
halen mayışık bir halde olduğu için tekrar yatmayı düşünür.normalde nöbetçi hoca milleti sabah etüdü için uyandırmıştır ve kahvaltıya yaklaşık 1 saat vardır.herşeyi göze alıp yatmaya karar verir ( sabah etüdüne gitmeyenin haftasonu izni iptal ediliyordu)
- ali olum ben yatıyom, beni kahvaltıya uyandır
- oh beyim yatsın biz kaldıralım.neyse yat sen ben gelir uyandırırım seni.
- :)
mabeyn uykuya tekrar daldıktan sonra birinin dürtmesiyle uyanır, karşısındaki milleti etüde aldıktan sonra son kontroller için yurda dönen nöbetçi hocadır:
- nooldu olum niye yatıyon hala?
- ee kem küm..
- nooldu olum hastamısın?
- e evet hocam
- hmm.karnın mı ağrıyo?
- evet hocam ( asıl sıçtığım an budur.yazı bitiminde bu parantez içini tekrar okuyun)
- tamam yat sen.
- :)
kahvaltıdan ve ilk iki dersten sonra biyoloji yazılısı için gelen anonsla herkes koşmaya başlar: “ 2c ve 2d sınıfları sınav salonuna gidiniz..”
herkes yer tutmak için salona koşarken (bkz: pole position/@mabeynihumayun) mabeyn bi ses duyar, ses müdüre aittir:
- mabeyn efendi gel bakalım buraya
- hocam sınavımız var
- sınavdan sonra odama gel
mabeyn, muhafazakar olan müdürün kendisini bir gün önce kız arkadaşıyla gördüğü için okulda böyle şeyler yapmaması konusunda uyaracağını düşünmektedir.
sınav sonunda millet derse giderken mabeyn müdürün odasına gider:
- hocam beni çağırmıştınız
- gel senle bahçede konuşalım
(kısa bi hal hatır sorma işinden sonra)
- söyle bakalım neden pisledin koridora?
- !”^”$^”$???
- tamam olabilir yetişememişsindir, ama niye temizlemedin?
sabah koridordaki görüntü, nöbetçi hocayla yaptığımız diyalog gözümün önünden film şeridi gibi geçti.ihalenin bana kaldığını anlamıştım..
o şaşkınlık ve sinirle müdüre ne cevap verdiğimi tam olarak hatırlamıyorum.ama müdür benim yapmadığım konusunda ikna olmuştu ve kendisine de müdür yardımcısının benim ismimi verdiğini söyledi.soluğu müdür yardımcısının yanında aldım:
- hocam benim adımı nasıl verirsiniz müdür beye?
- dur oğlum sakin ol
- hocam kolay mı adam harcamak o kadar?
- dur oğlum.bana ahmet bey (nöbetçi hoca) senin yaptığını söyledi
soluğu bu kez nöbetçi hocanın yanında aldım:
- hocam nasıl olur benim adımı verirsiniz?
- heeheeee
- hocam gülmeyin nolur
- olum sen söylemedin mi bana karnım ağrıyo diye, başka da yatan yoktu ben sen olabilirsin dedim.sen yaptın demedim.
- mnskym…
derken bir anons daha: “ tüm lise 2 erkek öğrencileri erkek yurdunda toplanınız..”
yaklaşık 70 kişi temizlenmiş olan bokun olduğu yerde toplandık.müdür yardımcısı geldi ve güzel bi nutuk attı.
- çocuklar, olabilir yetişememişsinizdir.ama neden temizlemediniz?
- şimdi çıkmasın zaten kim yaptıysa yalnızken beni görsün.
arkalardan çatlak bi ses: hocam herkesten numune alın, labaratuarda bulalım kim yapmış..
öğrenciler arasında fiskos başlamıştı bile.herkes sabaha karşı birilerinin apar topar odalara kaçtığını anlatıyordu..ama hiç kimse isim telaffuz etmiyordu.
aradan yıllar geçti, faili halen meçhul.ama yeni jenerasyon kendisine bir kahraman seçmiş bile..
pilav günleri için okula gittiğimiz zaman okulun öğrencileri yanımıza gelir:
- abi mabeyn abi kim?
- benim
- abi valla helal olsun, süper bi protesto…