ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yabancılarda türkçenin fonetik algısı
24 ağustos 2009 diyarbakırspor fenerbahçe maçı
-
istiklal marşının ıslıklandığı maçtır.
hepsini geçtim, bu pislik taraftarı savunmanınızı geçtim,sahaya atılan kayaları falan da geçtim de arkadaş türkiye'de bir stadda istiklal marşı ıslıklanıyorsa ve siz halen, işte şu maçta şöyle oldu bu maçta böyle oldu falan filan diyorsanız art niyetten başka bir şey aramam.
hadi bana faşist deyin çok mutlu oluyorum.
yufkacıya kaçan eltiler
-
inanılmaz olan fantastik hadise kadar, iki eltinin de isminin hamide duman olması olan hadise. resmen a glitch in the matrix, elon musk bunu incelesin.
ek: programı izlediğini iddia eden birinin aktardığı kadarıyla üçüncü bir hamide duman varmış hikayede, yufkacının bir akrabasının karısıymış. olamaz lan böyle bir şey.
8 haziran 2015 erdoğan'ın yazılı açıklaması
-
tanımasak finlandiya, isviçre cumhurbaşkanının seçimlere dair tarafsız açıklaması derim. o derece objektif. evet.
atatürk'ün sokakta pelerinle gezmesi
-
sana ne yarram isterse mayoyla gezer diye cevaplanabilecek trol tespiti. bakın yüz yıl etkili koymuş atam üretim hala devam ediyor
yok anne biz arkalardayız zaten
-
aslında çok şey barındıran bi slogan. hem anne şefkati hem çocuk yaramazlığı.
https://pbs.twimg.com/media/bmgcc5kcyaex7td.jpg
çok komik ve gerçek lan.
mor ve ötesi
-
sözlük soru cevap etkinliğinde bir yerde harun bahsetmişti. aklıma düşmüştü, denemek istedim.
gerçekten öyle güzel bir deneyim ki..
tünel meydanında sirenler albümündeki 9. şarkı tüneli açıyorsunuz.
"şimdi kalbin, epey kırılmış, görüyor hepsini, ne yapabilirdi?"
şarkının bitiminde kendinizi odakule'de buluyorsunuz.
sonra istiklal şarkısı başlıyor, istiklali hissediyorsunuz, galatasaraydan, çiçek pasajından geçiyorsunuz,
kulağınızda şu sözler:
"belki arkadaşlarınla, belki de yalnız başına yürürken, ne kadar mutlusun istiklal’de
birkaç mevsim renkler solunca, tükenmez hayatının sesi, çok mutlusun istiklal’de"
sonra istiklal şarkısı bitiyor, hem de nerede? parka gidebilmek için direndiğimiz yerlerde...
park şarkısı başlıyor orada:
"dün neler mi kaybettin, belki zamanın yok şimdi
gidenler geri gelmez ama, boş yere yorulmadı kalbin
adını bilmesem de kardeşsin, biz neye söz vermiştik
yüzümü gördüğünde gül artık, biz bir kabusu yendik
yok, yaralara dokunmak yok, gök de bir bize ağaç da bir
sabrın tükendi ama aman, onlara asla benzemedin"
albümün bu son şarkısı bittiğinde meydana çıkmıştım, gezi yanı başımdaydı,
anılar aklımdaydı.
adını bilmediğim kardeşlerim aklıma geldi.
derin bir nefes aldım.
gülümsedim.
devlete ayaklanan kürtlere halkın müdahale etmesi
-
sözde devlete ayaklandığını iddia edip çoluk çocuğun gittiği okula molotof atan kürtlere haliyle tepki gösteren halka "foşiktir bunlar..." diyenlerin anlamlandıramadığı olaydır.
dersten geçmek için hocaya atılan rica maili
-
gençlere tavsiyem, gurur yapıp ''ben hayatta mail atmam yavşak mıyım? not mot dilenmem'' tribine girmeyin.
o tribe giren bir abiniz olarak okulu 6 buçuk senede bitirdim. ben gurur yaparken not dileyen yavşaklar da ben mezun olmaya çalışırken işyerlerinde müdürlerine yavşamaya devam ediyorlardı. hayat böyle, yavşaklar hep kazanır maalesef.