hesabın var mı? giriş yap

  • devamlı dalga geçercesine konuşur, seni salak gibi hissettirmeye çalışırlar. suratlarında hep aynı aşağılayıcı gülümseme vardır. bunda o kadar başarılı olurlar ki, kendini salak hissetmeye başlarsın. derken hüüüp gitti enerji.

  • milletvekillerinin emeklilik sistemini ozluk haklarini falan ovecek degilim burda da, ortalama bir eksi sozluk yazarini milletvekili yapsak ucuncu gun gelip tbmm rezaleti diye baslik acacagini adim gibi bildigim icin bu tur basliklari gorunce icimden kis kis gulmuyor da degilim.

    turkiye'de milletvekilligi denen kurum bir avanta dagitma muessesesidir. milletvekili secilene kadar partililere, delegelere, ilce baskanlarina, il baskanlarina, genel baskan yardimcilarina, genel baskanlarina, kisacasi onlerine gelen herkese dagitirlar. secildikten sonra da bir sonraki secimde tekrar aday gosterilebilmek icin yukaridaki kesim de dahil olmak uzere dagitmaya devam ederler.

    bu avanta dagitmalar kendisine haber ulastiran herkesin cocugunu ise yerlestirme, yurda yerlestirme, dugune gidip altin takma, dugun salonunun parasini odeme, yolda gordugunde para verme, yanina geldiginde para verme, gece, gunduz, haftasonu, gerekirse genel kurulda veya komisyon toplantisinda dahi arayan partilisinin telefonuna cevap verip pohpohlama ve akliniza gelmeyecek bir milyon degisik yolla vatandasin gonlunu hos tutma seklinde tezahur eder.

    iste bu vatandasin gonlunu hos tutma senlikleri icerisinde bahsi gecen meclis lokantasinin ucuzlugu da, memleketten akin akin vekillerini ziyarete gelen demokrasi sevdalisi partililerine yemek ismarlamaya birakin milletvekilini cumhurbaskaninin gucu yetmeyeceginden ortaya cikiyor.

    'partililik' kavramindan gecinen ve hayatini tamamen partililik uzerinden idame eden, her partinin teskilatinda yer alan bu asalak tur var oldugu ve bu kadar guclu oldugu surece milletvekillerinin maaslari asla kendilerine yetmeyecek, ceplerindeki paranin buharlasmamasi icin meclis lokantasi gibi ufak tefek yaraticiliklarla isin icinden cikmaya calisacaklar.

    daha onemlisi, milletvekillerinin ucuz yemek yiyebilmek icin meclis lokantasinin fiyatlarini dusuk tuttuklarina ciddi ciddi inaniyor ve bunun disinda mutemadiyen milletvekili maas zamlarina, cumhurbaskani maas zamlarina vesaire sinirleniyor olmak, bence kronik bir vizyonsuzluga isaret ediyor, zira turkiye'de siyaset icinde donen para ortadayken meclis lokantasindaki dana kavurmanin fiyati veya cumhurbaskaninin maasi uzerine dusunmek bile son derece abes.

    siyasetteki yozlasmanin ufak tefek sonuclarina takilip havanda su dovmek yerine sistemin kendisine bir goz atmakta fayda var, zira boyle basliklar biraz komik kaciyor.

  • o arabaya binmesi yeterince korkutucudur zaten, umarım bunun farkına varıp daha çok korkmaz.

    edit: ya ne emeği bsg sevgili dingil ekşici.

  • hee kurmaca; hatta lego amk. diye cevap verilecek kadar ciddiye alınabilecek bir iddia.

    gendilerine birkaç soru da benden;

    -savaş gerçekse niye hala sabri ilk onbirde?

    -savaş gerçekse niye çanakkale dardanelspor süper lig'de değil?

    -savaş gerçekse sükut altın mıdır?

    -madem savaş gerçek kim yalan ulan?

    -bu yumurtalardan hangisi daha büyük?

    -kabartma tozu pastayı ne kadar kabartır?

    -krema nasıl böyle güzel kokar?

    -bu kek niye böyle kabardı amk?

    -babam böyle pasta yapmayı nereden öğrendi?

  • başıma bir kez gelmiştir.
    elime tutuşturulan bir tek gül ile gözüne far tutulmuş tavşan gibi kaldım. tam bana bu gülü veren yakışıklıya adını soracakken 'sakatlar derneği için sattığımız bu gülü almak ister misiniz?' lafını duydum. dumura uğramış bir şekilde o an sadece 'ne kadar?' diyebildim. 'gönlünüzden ne koparsa' dedi çıkartıp 10tl verdim ama içim acıdı be sözlük. ömrü hayatımda uzatılan tek çiçeğe de parasını ödedim ya la.

  • patiswiss yönetim kurulu başkani aynen şöyle bitirmiş yazısını;
    "avukatlarımız iletişime geçecektir sizinle ama ben kendi işimi kendim çözmeyi severim.."
    tetikçi tutup vurduracak veya kendi bulup bir şeyler yapacak heralde.
    fabrikaları ankara ostimde, yönetim kurulu binası çinçin mahallesinde

  • bir kere daha ağzındaki baklayı çıkarmıştır. işte o açıklama:

    milli takımlar teknik direktörü fatih terim'in ayrılmasıyla, türkiye'nin büyük bir kaosa gireceğini ileri süren vural, şimdiden yeni teknik direktörün yerli mi, yoksa yabancı mı olması gerektiğinin tartışıldığını söylerken, kendisinin de bu göreve talip olduğunu açıkladı.

    ''en azından ben varım mesela. 25 yıldır bu ligde çalışıyorum. eğitimim var. yabancı dilim var. bize verilen imkanlarla neler yaptığımız belli. milli takıma çok futbolcu yetiştirdik. ben kendimi aday görüyorum, ama bir tane gazetede adımız geçmiyor. demek ki işin uzmanlık boyutuna bakılmıyor. o yüzden biz de 'tavşan dağa küsmüş, dağın haberi yok' misali, türkiye'de futbolu yönetenlere içimizden içimizden kırılıyoruz. yeteri kadar deneyim isteniyorsa tecrübeliyim. avrupa'yı biliyorum. daha düne kadar bu ülkede pro lisans sahibi olan sadece bendim. bu ülkeyi benden daha iyi tanıyan biri olabilir mi? iki tane akademi bitirmişliğim var. yabancı istiyorlarsa, ben aynı zamanda alman vatandaşıyım.''

    valla ben ikna oldum. en azından bir somestre. bi buldurun be.

  • cinnet halinde dile getirilen bir cümle.
    bombalı saldırı sonrasında çoğusu genç onlarca insan katlediliyor ve yakınını bu patlamada kaybeden bir insanın cinnet halinde ağzından çıkanlarla kendisini yargılıyorsunuz.
    "bu saldırıyı emrediyorsa, dininiz yere batsın" demeye getirmiş o acıyla. artık hangisine inanıyorsan, sence senin dinin, böyle bir patlamayı mı emrediyor? neden rahat koltuğundan acılı birine hakaret ediyor ve suçluyorsun?

  • insan gibi "hayırlı işler" diyen sade vatandaşı da siklemeyen esnafın, bu sefer terse gelmesi hadisesidir.

  • izledikten sonra çevremi ve olayları gözlemleyerek inanılmaz çıkarımlarda bulunmaya başladığım dizi:

    "banyonun ışığı yanıyor, içeride biri var. kardeşim yanımda olduğuna göre demek ki annem."

    gibi.

  • bu lafi kim nereden konu$ma dilimize soktuysa helali ho$ olsun.

    tarti$ma esnasinda bir ansiklopedi dolusu bilgi koyarsiniz ortaya.kar$inizdaki tek cümlede olayi bitirir ; demagoci yapma.

    - ....ergenekon destani demirci kawa destaniyla benzerlik ta$iyip türk ve farsi kültürlerinin aslinda ortak men$eeli oldugunu kanitlamakla beraber,mezopotamya'da da ortak ya$amin izleri ....
    - hocam demagoji yapiyosun.