hesabın var mı? giriş yap

  • estonya'da ormanın içine megafon yerleştirme fikrini ortaya atmış mimarlık öğrencisi.

    ormana büyük boylarda ve sesi geniş bir alandan toplayarak yayan bir akustik sisteme sahip. ormanın sesini dinlemek isteyenler için harika merkezler olmuş. gidip oturup, ormanın sesinin/sessizliğinin tadını çıkarabiliyorsun. aynı zamanda farklı sanatsal çalışmalarda da araç olabilecek bir tasarım olmuş.

    ormanda yürüyüş yapan insanlar için de aynı zamanda dinlenme noktası. ormanın içindeki çok düşük sesleri de toplayabildiği, normalde duyamayacağımız sesleri bir araya topladığı da söyleniyor. ama en çok ormanın içinde orman seslerinde rahatlamak ilgimi çektimi benim.

    böyle şeyleri de görüp yaşayabilmek için illa estonya'ya yolumuzun düşmesi gerekiyor. zira türkiye'deki ormanlarda karşımıza genelde kesilmek üzere işaretlenmiş ağaçlar çıkabilir.

    kaynak

  • açık ara tutunamayanlar'dır. (tabi bana göre) tutunamayanlar özel bir romandır ve gerek kurgusu, gerek sunuş biçimi, gerek mizahtan beslenen yanıyla ve en önemlisi eleştirisi ile dört dörtlük bir romandır. oğuz atay küçük burjuvanın kalbinden çıkıp o kalbe hançer saplamıştır. zeminin kaypak, insanların suni, entelektüalitenin sınırlı (ön sözler, alınıp da okunmayan kitaplar, aforizmalar vs.) fakat gösterişin çok olduğu bir sosyolojik katmanı karıştığı diğer katmanlardan cerrah titizliği ayırıp işte "küçük burjuva bu!" demiştir. batı özentisi, samimiyetsiz, yoz bu sınıfı tanımamız için 35 senedir aşılamayan bir kitap yazmıştır rahmetli oğuz atay.

  • aradaki demir tel ve kangurunun efendiliği olmasa kanguru bunu kulağından tutup sikip atacak ama ortamlarda kanguru tokatladım dersin kim bilecek.

    edit: hayvanat bahçesinin kurallarını hiçe sayan, kendi eğlencesi için hayvanı bunaltan tepki gösteren vurmaya çalışan videodaki şahıs hakkımda hakaret davası açacakmış. mahkemede görüşürüz o zaman delikanlı :)

    edit 2: suç duyurusu "sedat purut" adlı çaylaktan geldi. trollüğü ile meşhur. büyük ihtimal tırt ama yarın bahsettiği hukuk bürosu ile iletişime geçip işin doğrusunu öğreneceğim. eğer ortada bir şey yoksa bu sefer ben yaktım seni sedat purut uğraşır durursun büroyla :)

  • başlığı açan tuvalet terliğine benim de bir söyleyeceğim var.

    -- hürriyet gazetesi washington temsilcisi tolga tanış'ın haberine göre bölge yargıcı richard berman’ın baktığı davada, savcılık zarrab ve diğer iki şahıs için abd’yi dolandırmaktan beş yıl, abd’nin iran yaptırımlarını ihlal etmekten 20 yıl, bankacılık sahtekârlığından 30 yıl ve kara para aklamaktan 20 yıl olmak üzere toplam 75’er yıl hapis istedi. --

    reza zarrab tutuklandı

    linkte verdim o beynine gitmiştir umarım..

  • "sabaha karşı dörtte acı acı çalan telefon geceyi böldü, karayiplerde nobel bariş ödülü için teşekkür konuşmasini hazirlarken uyumuş olan nanofizik uzmani jason flecthdong bir an için yerinde zıpladı... yine de, derin meditasyon günlerinden kalan bir alişkanlikla, tam anlamiyla uyanik olmasi ve içsel dengesini kurmasi için gereken süre .002 saniyeden fazla değildi... çevresinde mozart'la yarisabilen i.q.'sü sebebiyle 'düşüne taşina duvarin arkasini görebilecek bir adam' olarak anilan fletchdong o telefonu açmamasi gerektiğini, yoksa langdon'un başina gelenlerin ona da olacağini biliyordu... ama lanet romanin 500 sayfa olmasi gerekiyordu..."

  • amca mamca diyerek yaşlandırmak istemiyorum ama babam abi bu. 3 4 günlük tatile gidersin, son gününde öğlen yola çıkılacaktır, sabah 7'de kalkar bir kahvaltıdan önce girer, kahvaltıda bu cümleyi sarf eder, sonra iki posta da öğlene kadar girer denize. bu tespiti buraya armağan eden arkadaşı can-ı gönülden kutluyorum.