hesabın var mı? giriş yap

  • ülkenin melihçi misin, eraycı mısın şeklinde ikiye bölünmesi. şimdi şöyle bir geçmişe bakıyorum, yıl m.ö 40 civarı. batı-doğu hun diye bölünmüştü türkler. o günden sonra en büyük bölünmedir türk tarihindeki. belki bir batı hunlu, doğu hunlu'yu severdi ama, bir eraycı asla bir melihçi'yi sevmezdi. eğer bugünlerde bu kadar ayrıştırysak, aha sebebi bi iki elemandır. çok yaşlandım lan :/

  • bu yurtdisindaki insanlar hakkinda yurticindeki herkesin bu kadar bilgi sahibi olmasi goz yasartici. valla bravo.

    oncelikle, oy vermek icin randevu alma gerekliligi ve bunun getirdigi zorluklari [bu yuzden egitim duzeyinin cok daha yuksek oldugu abd gibi ulkelerde yasayan turk vatandaslarinin oy verme orani, almanya gibi ulkelerde yasayan ve egitim seviyesi cok dusun turk vatandaslarinin oy verme oranindan daha yuksek zira randevu alma islemi bu insanlar icin pek de kolay bir is degil] vesaire bir yana koyalim.

    yurtdisinda oy verme islemi, turkiye'deki gibi herkesin yasadigi sehirde yapilmiyor. turkiye cumhuriyeti temsilciliklerine gideceksiniz. bu da ornegin abd'nin bati yakasindaki eyaletlerde (washington'dan, alaska'ya, colorado'dan hawaii'ye kadar) yasayan herkesin los angeles'a gitmesi demek.

    kafanizda canlanmamis olabilir, bahsettigim mesafeler soyle.

    - hawaii'den los angeles ~4000km.
    - alaska'dan los angeles ~4000km
    - denver-colorado'dan los angeles ~1400km

    simdi bu mesafeleri istanbul'a uygulayalim

    - istanbul'dan madrid 2800km
    - istanbul'dan berlin 1750km
    - istanbul'dan londra 2500km

    umarim mesafelerin buyuklugu hakkinda bir fikir vermistir. avrupa ozelinde, zaten gurbetci adam bu kadar yol tepecegine gider turkiye'de oy verir (sinir kapisinda)

    sahsen ben los angeles'a nispeten cok daha yakin olan san francisco'da yasiyorum. kalktim oy kullanmaya gittim. oncelikle haftasonu san francisco'da bulunmak zorunda oldugum icin mecburen bir is gunu izin almak zorunda kaldim. ayni sekilde yine hemen donmek zorunda oldugum icin araba ile degil, ucakla gittim. bunun oteliydi, araba kiralamasiydi, yeme icmesiydi $1000 civarinda para harcamam gerekti. ıki kisi icin $1500 diye dusunun. ben gittim bu parayi harcadim ve oyumu verdim. ama herkesten bekleyemem.

    bu baska ulkelerde ayni hesaplamalara yol acmiyor olabilir, her ulkenin karakteristigi farkli lakin hangi ulke olursa olsun, kalkip belki de mahallenizde oy kullanmak gibi bir is olmadiginin farkinda varmalisiniz.

  • karsi tarafin kisisel ilgi alanlarini fazlasiyla benimseyip, "bak ne cok ortak yonumuz var" mesaji vermek var bir de. en baba angarya bu bence. hayatinda bir kere sergi gezmemis insan, ekpresyonizm sevdalisi oldugunu soyluyor. oburu gidiyor jazz'a merak sardim son zamanlarda diyor, evine gidip baksan kuschel rock 11'e rastlarsin en fazla. hepsi bildigin angarya ama karsi tarafi etkileyeceksin ya aklin sira...

    tiyatroya gittim ben de mesela bir kere. keske kizi etkilemek icin oyun hakkinda mal mal yorum yapacagima, ya ben bir bok anlamiyorum tiyatrodan ama seni gorunce kalbim yerinden cikacak gibi oluyor deseydim. belki baska bir herifin kollarina gitmezdi o zaman. hayir,simdi tiyatrodan nefret etmezdim lan en azindan.

  • bir mağara adamından daha kurtulmuşuz.

    bir melek daha melek olmadan ülkenin adaletsiz sisteminden önce kendi adaletini buldurmuştur dedirten haber...

    ekleme : edepsizce mesaj yazan bazı ucubeler var onları kaale almadığımı bildirmek istiyorum. hani 'oo küfrettik haddini bildi ekleme yapıyor' falan gibi düşünülmesin.. mesaj ile medeni şekilde tarafıma ulaşan arkadaşların dediklerine istinaden ekliyorum...

    haklısınız , bu girişte adalet yerine yanlışlıkla şiddeti övüyormuş onu destekliyormuş gibi gösterdim. şiddet yanlısı bir insan hiç olmadım. olmam. ailemden böyle birşey görmedim. çevrem aynı şekilde iletişim becerileri biraz da olsa gelişmiş bir topluluk...

    asıl anlatmak istediğim kadınlara yapılan şiddetin karşılıksız kaldığı bu ülkede , karşılık verebilen kadınların da bulunabildiği ve şiddet yanlısı mağara adamlarının korkmalarına biraz da olsa çekinerek 'ulan kadınlar adamları öldürmeye başladı bizimki de akşam evde bıcakla beklemesin 'dedirterek sindirmeyi anlatmak isteyen bir yaklaşımdır.

    ülkenin adalet sistemi şayet birgün tam sistem oturursa bu girişim beni utandırsın ve ne kadar yanlış yazmışım toplumu şiddete meylettirmişim diye düşünüp sileyim...