hesabın var mı? giriş yap

  • stanley kubrick’in bu filmdeki mükemmelliyetçiliği ile ilgili yıllar önce sinema dergisinde bir yazı vardı. filmi bitirdikten sonra diğer ülkelerdeki gösterimleriyle de yakından ilgilenirmiş. o ülkede dublaj yapılacaksa stanley kubrick direkt olarak seçime etki edermiş. bundan sebep bu film bizim ülkemizde dublajlı gösterilmemiş. özellikle çocuğun seslendirmesini beğenmediği için filmi altyazılı gösterime sokturmuş. sonra tv yayınları için dublaj yapılmıştır, bilemem ama sinemada olmamış böyle bir şey. türk seyircisinin filmden alacağı keyfi bile düşünmüş. kral hareket.

    bu konu, rahmetli hakkında bir kitap okurken aklıma geldi. kitapta yazılana göre benzer bir duruma yine etki ediyor stanley kubrick. bir sahnede jack’in bunalıma girip daktiloda defalarca yazdığı bir cümle var:

    “all work and no play makes jack a dull boy”

    * sürekli çalışmak ve oyun oynamamak jack’ı sıkıcı bir çocuk yapar.

    filminin diğer ülkelerde gösterime girdiğinde bu sahne için o dillerde ve her biri yine farklı anlamlarda olacak şekilde cümleyi değiştirmiş. o dillerde orijinale benzeyen anlamlarda cümle yazılmış o sahnede.

    italyanca: il mattino hal’orna in bocca (erken uyanan altın bir güne başlar)

    almanca: was du heute kannst besorgen, das verchiebe night (bugün yapabileceğinizi asla yarına ertelemeyin)

    fransızca: un tiens vaut mieux que deux tu l'auras (eldeki bir kuş çalıdaki iki kuş değerindedir)

    ispanyolca: no por mucho madrugar amanece mas temprano (siz ne kadar erken kalksanız da güneş erken doğmaz)

    (her ne kadar anlamlar birbirlerine uzak gibi görülse de stanley kubrick yapmıştır yine kral hareketi diyerek itiraz etmiyoruz )

    kitap: estetiğin ve sembollerin gizemli yönetmeni stanley kubrick
    yazar: melissa mey

  • bunlara cevap vermeye bile degmez. daha yasal goc ile yasadisi gocun ayrimini yapamiyor ben ne anlatayim bu canliya.

  • "ajda pekkan, şarkıda "arada sırada aklıma geliyor." diyor.

    bu yaşta, o kadar geldiğine dua et. babaannem senin yaşındayken, kenan evren'i kocası sanıyordu..."

  • jandarma komutanıyken üç saat içinde önce kara kuvvetleri komutanı sonra da genelkurmay başkan vekili oldu. böyle giderse sabaha kadar mareşal olur.

  • sözlükçü kardeşlerimizin belki karı kız düşer umuduyla son çare burada kendilerini afişe etmelerini hayretle izlediğim über bir başlık. profillere de üşenmiyorum bakıyorum ha, hepsi adeta hava ile çalışan özgüven makinaları koçlarım benim yürüyedurun.

  • rüştü'nün günlük hayatında kullandığı kelime sayısını ti'ye alan adamın konuşurken karşısındaki insanı kanser eden biri olması ironik. köşeyi başkalarının yazdığını ima eden bu mektubun da kendisinin elinden çıkmadığı oldukça aşikar, bu da ironinin katmerlisi.
    alttan alta edilen tehditler, seni biliyoruzlar mektubu yazan kişinin terim'i iyi tanıdığının ve işini iyi yaptığının göstergesi.
    yasal yollara başvuracakmış, birini istifaya çağırmak hangi yasada suçtur acep?