hesabın var mı? giriş yap

  • elbetteki hagi reyiz'in monaco'ya attığı gol.

    hatta kapalıya dönüp eliyle bayrağı salla diye işaret etmiş (15. saniye)ve o soğukta üst bedeni nü olan ben o zamanlarda bir akım başlattığımız büyük (3'e 5 m)sopalı bayrağı alıp nasıl koydun laaaan diye bağırıp kendimden geçip sallamıştım(38.saniye)

    (bkz: ifşa olduk amk)

    ahanda

  • görsel
    1912-13'teki bulgar kuşatması sırasında, düşman topçusunun camiyi hedef yaparak ateş açması sonucu oluşan tahribat izleri. ibret olması için, bu izlerden bir tanesi onarılmadan öylece bırakılmıştır. bu şekilde bırakılma emrini verense, bizzat atatürk'tür.

  • 18 yılda 88 defa müfredatı değiştirmenin yetmediği cumhurbaşkanı açıklaması. komple imam hatip yapalım okulları da kurtulalım en iyisi.

    edit: kendisiyle çelişen bir cumhurbaşkanı nasıl olur bakalım:

    -"yaşadığımız her hadise geçmişi anlamadan geleceği kavramanın mümkün olmadığını bize tekrar tekrar hatırlatıyor."
    devlet kademelerinde tarikat yapılanmasına halen ses çıkarılmıyor

    -"siyasi bağımsızlığın da ekonomik bağımsızlığın da temelinde fikri bağımsızlık yatar. "
    medya, muhalefet ve sivil toplum örgütleri susturulmuş bir ülkede hangi fikri bağımsızlık?

    -"ülke olarak kendimizi kontrolsüz bir batılılaşma fırtınasının içinde bulduk."
    kontrolsüz şekilde araplaşıyoruz

    -"inşallah türkiye fikir tartışma zenginliğini kendisi ve dostları için hayırlı bir inkişafla neticelendirecektir. "
    yine sizin dediğiniz olacak, başka fikre tahammülünüz yok çünkü.

    -"eğitim-öğretim görüyorlar ama çoğu alanda kendini geliştirmiş insan kapasitesine sahip değiliz. "
    açılan apartman üniversiteler sayesinde oluyor tüm bunlar

    -"en haklı konularda bile dünyaya kendimizi anlatamıyoruz. bize lazım olan ilhamını gelenekten alan yenilikçiliktir. "
    üslup yüzünden olabilir mi?

    -"ne milletimizin, inancımızın birikimine sırtımızı döneceğiz ne de modern insanlığın sunduğu imkanlara."
    biz sadece inanç endeksli bir iktidar görüyoruz yıllardır.

    -"yapmamız gereken kendi medeniyet birikimimize uygun nesiller yetiştirmektir. "
    bizim medeniyetimiz arap medeniyeti midir?

    -"topyekün bir eğitim öğretim reformu yapmamız gerekiyor. "
    kalite olmadıktan sonra 50 yıl zorunlu eğitime geçsen de bir şey değişmez.

    şu cümleleri sanki muhalefet partisi lideri söylemiş, adam hiç sorumluluk almıyor hayret yahu!!

  • halıdır halı.
    ne zaman halısız bi eve gitsem yeni taşınmışlar da henüz yerleşememişler gibi hissediyorum. halısız olmaz.

  • öncesi için:
    (bkz: #84089937)

    yıldızların sıcaklıkları ve renkleri onların ömürlerine işaret eder. bir yıldızın rengi maviye ne kadar yakınsa yüzeyi o kadar sıcaktır ve bu yüzden de ömrü o kadar instabil (solar flare, solar radiation gibi fenomenler daha sık görülür) ve kısadır. tam tersine yıldızın rengi kırmızıya ne kadar yakınsa yıldız o kadar soğuktur ve ömrü de stabil ve uzundur. en sıcağı mavi, en soğuğu kırmızı (ve kahverengi) olan yıldızlar sınıflamasında bizim g sınıfı sarı-beyaz ışık veren yıldızımız olan güneş, listenin orta altındadır.

    bunu bizim de kullandığımız araba farlarında ışığın kelvin bazında anlayabilirsiniz. standart halojen farların çoğunluğu 4300k ayarındadır ve sarıya yakın bir ışık verir. xenon farlar ise 6500k civarında yanarak beyaz ışık verirler. birkaç örnek verelim:

    - g sınıfında bir sarı cüce olan güneş'in doğal ışığı kabaca 5500k seviyesindedir.
    - bize en yakın yıldız olan proxima centauri m sınıfında bir kızıl cücedir ve 3500k seviyesinde ışık yayar.
    - güneş'ten yaklaşık 250 bin kat daha parlak, f sınıfı bir beyaz süperdev olan rigel a ise yaklaşık 7500k seviyesinde bir ışık yayar.

    main sequence (anakol) ve dev yıldız sınıflandırmaları en sıcaktan en soğuğa olacak şekilde şöyledir:

    sınıf - sıcaklık - renk - örnek

    o sınıfı - 30.000k'dan fazla- ultraviyole/mavi - zeta puppis
    b sınıfı - 10.000k ila 30.000k - mavi - eta canis majoris
    a sınıfı - 7600k ila 11.500k - mavi/beyaz - fomalhaut
    f sınıfı - 6000k ila 7600k - beyaz veya sarı/beyaz - canopus
    g sınıfı - 5300k ila 6000k - sarı/beyaz - güneş, kappa ceti
    k sınıfı - 3900k ila 5200k - turuncu - sigma draconis
    m sınıfı - 4000k'dan az - kırmızı - betelgeuse

    not: bu sınıfları en sıcaktan en soğuğa kolayca ezberlemek istiyorsanız şu cümleyi hatırlayın:
    oh be a fine girl kiss me.

    aşağıdakiler "brown dwarf" yani kahverengi cüce yıldızlardır ve kendilerine isim verilmemiştir. sistemlerindeki ana yıldızın yörüngesinde dönerler:

    l sınıfı - 2000k civarı - kızıl kahverengi/kızılötesi
    t sınıfı - 550k ila 1300k - kahverengi/kızılötesi
    y sınıfı - 550k'dan az - koyu kahverengi/kızılötesi

    son 3 yıldız tipi oldukça soğuk yıldızlardır ve aslında çok büyük gaz devlerinden fazla bir farkları yoktur çünkü içlerinde nükleer füzyon başlatamazlar. güneş sistemi oluşurken jüpiter biraz daha fazla kütleye sahip olsaydı bir kahverengi cüceye dönüşebilir ve iki yıldızlı bir sisteme sahip olabilirdik. dipnot olarak jüpiter'in sıcaklığı 418k'dır ve y sınıfı bir kahverengi cüce olabilmek için eksiği sıcaklığı değil kütlesidir.

    bunların haricinde main sequence olmayan beyaz cüce, nötron yıldızı, wolf-rayet yıldızı, karbon yıldızı, t-tauri yıldızı gibi farklı yıldız tipleri de mevcuttur ancak onlara girmeyeceğim.

    edit: geceye bırak demiş başlıkta ama gündüz yazmış oldum affedin. söz konusu olan yıldızlar olunca zaten pek gece olmuyor*.

    edit 2: ileri okuma için:
    (bkz: tayflarına göre yıldızlar)

  • zırtlan ete gelmiş*, avurtları çökük halinden eser kalmamış*. tv'ye çıkacak diye traş da olmuş ha benim zırtlanıma. ya kesin yarışmamıştır mk artizi diye düşünürken programa misafir olarak gittiği söyleniyor, yine arazi reis. hasan can kaya'nın 40 milyona ev aldığı yerde bu adamı mercekle arıyoruz. adam millete küfrede küfrede ev yaptırdı kendine*, senin tespitlerinle beylikdüzü satın alınırdı aah ah*
    .. dön şu ramadan'da dualarımız kabul olsun artık*..

    debedit: referans karikatürler eklendi :m

  • bu lafı eden iki kesim var.. müzikten hiç anlamayanlar ve müzikten çok iyi anlayan aşmış kişiler..
    evet! şöyle ki, müzik zevki olmayan insan, oturup "dikkatle" müzik dinlemez. sadece bir yerlerde çalarsa kulak kabartır. eski bir müzik hocam "müziği yüzde yüz dinleyin" derdi.. işte onu yapmayan kişilerdir, onların bir yerlerde çalan şarkıyı sevmeleri için o şarkının çok vurucu olması ve o tarzın en bilinen eseri olması gerekir. mesela müzik zevki olmayan insan şunları çok sever:

    heavy metal: metallica - nothing else matters, iron maiden - fear of the dark
    klasik türk müziği: münir nurettin selçuk - dönülmez akşamın ufkundayız, müzeyyen senar - benzemez kimse sana
    klasik: pachelbel - canon in d major, mozart - türk marşı (rondo alla turca)
    pop: sezen aksu - kaybolan yıllar, kayahan - odalarda ışıksızım
    blues: chuck berry - jonhny be good
    halk müziği: neşet ertaş - gönül bağı, musa eroğlu - mihriban
    rock: rem- losing my religion, cranberries - zombie
    rap: cartel-cartel

    eh ne oldu, her şeyi dinler olduk işte.. çünkü bunların hepsi kulağa hoş geliyor anasını satayım. ama orada kalıyor, hoş geldiği gibi hoş gidiyor..

    ama işte müzikte üst mertebelere çıkmış, çok musikişinas kişiler de kulağa hoş gelen her şeyi dinlerim demeye başliyorlar.. çünkü adam bütün müziklerin özünün bir olduğunu anlıyor, her türden zevk alabilmeyi, her türün kendine has ruhunu yakalamayı öğreniyor. sonra da cazcı olup gözden kayboluyorlar zaten.. **