hesabın var mı? giriş yap

  • yıl olmuş 2021 hâlâ yok mehdi yok seçilmiş kişiyim, pokemon musun lan kim seçiyor seni?

    dizide racon kesip posta koyan adam kafasına takke takıp beyblade gibi dönüyor, vay abw çok değişik kafalar.

  • biz de eşimle, doğacak çocuğumuza uygun fiyatlı beşik arayıp durmaktayız. ama yine de benim çocuğum onun çocuğundan bin kat daha şanslı. dürüst ve şerefli bir babası var.

  • gülecez diye açtık,fasfakir çocuklar, derme çatma tezgahta ozenle birseyler yapan gariban bir sokak satıcısı.(amcam ugrasiyor guzel yapıyo)
    videoyu acmayın,malesef iç burkucu.

  • bakalım ünlü jedi bilgesi yoda, revenge of the sith'te, daha sonra sözünü dinlemeyip halt edecek olan anakin efendiye bu konuda ne demiş:
    "attachment leads to jealousy; shadow of greed that is..."

    yani kıssadan hisse;
    "birilerine sadakat dışında bağımlı; müptela olursanız, bu durum kıskançlığa yol açar ve bu da açgözlülüğün; hırsın gölgesidir."

    o açıdan, sevdiklerinize; kıskanabileceğiniz insanlara olan bakışınız onların da ayrı birer birey olduğu yönünde olmalı ve ortak geçirdiğiniz zamanların beraberce mutlu geçmesinin ötesinde onların hayatıyla ilgili istekleriniz olmamalı; o kişinin sizi özgür iradesiyle seçmesini hırsınıza yenik düşüp engellememelisiniz. bu yolda başka hayatları kısıtlamaya hakkınız yoktur; bu zorbalıktır.

    sonuçta her insan vazgeçilebilir olabilir; ama sevginiz, iyi niyetiniz içten ve kalıcı olmalıdır. zaten gerçek sadakati kısıtlama ve engellemeyle oluşturup sağlayamazsınız. ancak sadece o insan(-lar) mutlu olsun istediğiniz zaman bunları aşabilirsiniz; artık içinizde gereksiz kıskançlık olmaz, beraber huzurlu olma hissi uyandıracak karşılıklı bir sahiplenme ve dürüst bir sadakat olur.

    bütün bunlara rağmen de sizin sevginizin değerini bilemeyecek ve bu iyi niyetinizi kötüye kullanabilecek bir insan ise, ona bu fırsatı fazlasıyla verin ki; gerçek yüzü bir an önce ortaya çıksın, siz de gereksiz vakit kaybetmemiş olun.

  • based on a true story..
    kahramanımız otoyolda makas atarken* bariyerlere çarpar. olay mahallinden geçmekte olan ekip otosundan bir polis iner, yaklaşır:
    - sen mi yaptın bu kazayı?
    - evet abi.
    - ulan bu nasıl kaza? böyle kaza mı yapılır? sana ceza kesmek yetmez, kursa da gönderecem seni.
    - abi yapma etme babam sıçar ağzıma, zaten öğrenciyim vaktim yok...
    - kes lan!
    - abi hiç olmazsa biri olsun, hem kurs, hem ceza.. insaf ama..
    - seç birini o zaman..
    - seçemem ben abi, sen seç.
    - peki, kura çekelim o zaman..
    polis iki parça kağıt koparır, birine "kurs", diğerine "ceza" yazar.
    - çek şunlardan birini..
    kahramanımız olayın yavşamakta olduğunu farkeder..
    - abi, bir tane de benim hakkım olsun, bir kağıda da "af" yazıp koysan..
    - hadi lan!
    - abi yapma etme..
    - peki lan
    polis bir kağıda da "af" yazar.
    - çek bakalım.
    şanslı kahramanımız "af" yazılı kağıdı çeker..
    - bak abi allah da istemiyormuş.
    - allahın adını karıştırma, sittir ol git şimdi..

  • genelde padişahlar o dönemde pazar gezmelerine falan hünkar sıfatıyla çıkmazlardı, halk gibi giyinip kamufle olurlardı güvenlik gerekçeleriyle. yani bugünkü padişahla o zamankiler aynı değildi.

    evet amk muhteşem yüzyılda gördüm. kanuni kapkara bir kapşonlu giyip öyle çıkıyordu çarşıya pazara.

  • misvak denen oluşum paçavradır ona şüphe yok da...

    öyle pankarta böyle karikatür işte. adamlar haklı.

  • telefon numarasını bilen biri falan varsa arasın faşist kelimesinin ne demek olduğunu anlatsın kendisine.

    o zaman o salonda olan herkes kendisinin içtiği gibi sigara içsin bakalım o duman kimlere nerelere ulaşıyor... en büyük özelliği gevezelik olan tatlı su solcusu, umarım faşistten başka kelimeler kullanmayı da öğrenir ayrıca orada onun saçma sapan laflarını alkışlayan ve gerektiği kadar ağzının payını veremeyen öğrencilere de yazıklar olsun...

    zöge: insanların böyle bir konuda bu adama nasıl hak verebildiklerini anlayamıyorum, onu geçtim hak versinler tamam ama o üslubu nasıl savunuyorlar orası gerçekten inanılmaz.

    edit: bir zamanlar zamanının ötesindeydi artık değil, istismar ediyor gibi olmayayım.