hesabın var mı? giriş yap

  • himalayalar'ın doğusunda bütünüyle dağlık, küçük bir ülke olan bhutan ülkesinin başkentinin havalimanı. ıcao kodu vqpr'dır. dört bir tarafı 4000 metreyi aşan yükseltilerle çevrili derin bir vadide bulunduğundan dünya üzerinde muhtemelen inişi en zorlu hava meydanıdır. bu havalimanını sadece bhutan'ın resmi havayolu şirketi olan drukair kullanır. genellikle nepal ve hindistan'ın yakın şehirlerine -şehirlerinden- uçuşlar yapılır. havalimanına inişte airbus a-318 ve a-319 gibi daha küçük jet uçaklar ile atr-72 turboprop uçaklar kullanılır. hatta bir yerde havalimanının zorlu şatları yüzünden drukair'in talebiyle airbus'ın a-318/19 uçaklarının performansını arttırdığını okumuştum.

    paro'ya iniş yapılırken vadi etrafında, üstünde havanın açık olması ve uçağın doğrultusunu etkileyecek bir rüzgarın olmaması zorunluluğu vardır. gece iniş ve kalkış yapılmaz. havalimanına iniş iki şekilde yapılır. ilkinde güneydeki vadinin içine girilip vadi takip edilerek 33 pistine inilir. diğerinde ise pistin üzerine gelindikten sonra kuzeydeki vadinin içine alçalıp vadi içinde belirli referans noktalarıyla belirlenmiş yerden 180 derece keskin dönüş yapılır ve 15 pistine inilir. 15 pistine inilirken mr. smith's house , sangcheokor manastırı gibi dönüş noktaları olarak belirlenmiş referans noktaları bulunur.

  • çoçukluğumuzun sakızı.şimdilerde az bulunur ama bulununca almadan edilemez. sonra da bir gülümseme oturtur insanın yüzüne böyle en saf çocukluktan kalma. çocukluk arkadaşıdır ayrıca*

  • hala padişah resmi kullanan, anma ile kutlama farkını bile bilemeyecek zekada bir zavallının da bunu anlamasını beklemiyoruz !!!

  • buradan süpürge aldım ben. ilk gün güzel güzel çalıştı. ikinci gün gitti. belki de ben bozdum.

    chat'e bağlandım, dedim adres verin garanti için yollayacağım. çok tutar sen yollama, al sana yenisini yolluyoruz üzme tatlı canını dediler.

    kargo margo vs. her şeyi iade ettiler. yeni makine yolda. eskisini de tamir ettirebilirsen ettir kullan dediler.

    ben de adınıza bağış yapacağım dedim tamir olursa. hakikaten de yapacağım.

    müslüman geçinen şark kurnazları, keşke az biraz gavur olabilseydiniz.

    edit ve detayları merak edenler için:
    orijinal süpürge fiyatı: 80 dolar, en dandik kargo ile gönderim 40 dolardı.
    sonra süpürge fiyatı 10 dolar düşmüştü bana ulaştığında, bu bana iade edildi.
    daha sonra süpürge bozuldu, kargo dahil tüm ödemem iade edildi.
    yeni süpürgeyi 70 dolara aldım, şimdi baktım dhl ile kargo 220 dolar tutuyormuş. bu parayı da almadılar.
    açıkçası isteseler 220 dolar verecek gücüm de yoktu, ama verebileceğim maksimum miktarda tutarı çocuk esirgeme kurumu veya tema'ya bağışlayacağım. amazon'a yazdım sertifikayı size yollayacağım adres verin diye, çok sevindik ama veremiyoruz, çok teşekkür ederiz dediler.
    anneme hediye olarak aldığımı söylemiştim, annenizden de özür dileriz, saygılar sunarız diye defalarca tekrarladılar. ben anneme bu kadar saygı sunmadım ya ömrüm boyunca.
    sonra ülkeden neden para çıkışı oluyor, bizim firmalardan niye alışveriş yapılmıyor, yerli esnaf ne yapsın soruları...
    yerli esnaf biraz ders alsın.

    edit 2: önemli bir şey farkettim, süpürge almayın, voltaj çeviriciler yetmiyor. çok güçlü motorlar oldukları için yeteri kadar elektrik çekemiyorlar. çaresiz avrupa'ya uygun bir modeli aradaki farkı vererek almaya karar verdim. motorun trafosu mu ne değişiyormuş uyumlu hale getirmek için. uğraşılır ama kim uğraşacak.

  • ankara üniversitesi siyasal bilgiler fakültesi'nin asırlık geleneği olan inek duasından nem kaparak twitter'ı ağlama duvarına çeviren "dinci"lere dert olmuş öğrenciler.

    edit: imla.

  • o ders anlatır gibi üslubu beni hasta eden yazar. okuduğum üçüncü kitabından sonra diğerlerini okuyamaz hale geldim. “düşünceler mükemmel davranışlar kusurludur.” bu tarz tanım cümleleri tadında, kurgu olarak sağlam ama insanı bir süre sonra irite eden bilgece olduğunu sandığı üslubu bir süre sonra kitabı kaldırıp atma hissi veriyor insana. ayrıca şu tarz çıkarımlardan vardığı mantıklı gibi görünen sonuçlar da sürekli tekrar ettikçe insanı deli eden cinsten: “alfabenin ilk harfi a ve son harfi z’dir. tanrı şeytanı cennetten kovduğu sırada gökyüzünde gezmekte olan kuşun isminin iskeletini bu iki harf oluşturur; anza kuşu. “çile” kelimesi ise orta amerika yerlilerinin dillerinde a ve z harfleriyle yazılır ve simgesi anza kuşudur. bu nedenle insan çile çekmeye muhtaç kılınmıştır ve cehennem insanın kaçamayacağı kaderidir.” lanet olsun.

    edit: ahaha, moderasyon bunu görür mü bilmiyorum ama ekşi şeylere eklenen bu içerik gerçekten bir cehaletin fotoğrafı. arkadaşlar, sevgili ekşi şeyler editörleri, burada tırnak için belirttiğim şey, hakan günday'a ait değil, ait olsa bile iğrenç bir şey zaten. bunu nefis diye koymanızı anlayabilirim fakat bi entrynin tamamını okuyun. şu tarz çıkarımları var adamın diyerek salladım bir şey. bilginiz olsun, yarın bir gün adam gelir bu benim sözüm değil der, iyi bir hayalle başlayan ekşi şeyler projesi elden ayağa düşer. uyarımı yaptım, benden çıktı olay.

  • var olan ve native speaker olmayanlar arasında en çok hataya sebep olan farktır.

    home: genel olarak yaşam alanı. bu bi tren vagonu falan da olabilir.
    house: müstakil ev.
    apartment: apartman dairesi

    mesela apartman dairesine house diyemezsiniz. ama home diyebilirsiniz.
    aynışekilde house da home 'dur.

    ama home dendiği zaman neyin kastedildiğini anlamak için house mu apartment mı diye sormanız gerekebilir.

    edit:
    yoğunlukla " flat nerde hacı" diye mesaj aldım.
    flat'i de ekleyelim madem.

    flat: yoğunlukla her odası aynı seviyede bulunan mimariye sahip mekanlar için kullanılır.
    house kavramı hem ingiltere'de hem amerika'da genelde dubleks olur ya da bi bodrumu falan bulunur. o yüzden çok fazla flat denmez.
    eğer house 'un bodrumu yoksa ve sadece zemin katı varsa ona flat denilebilir. fakat bu özelliğe sahip bi mekan çoğunlukla apartman dairesi olduğu için apartment 'a da sıklılkla flatdenir.
    adı üstünde; flat. düz. plaka.

  • kur'an'da 42 yerde allah,elçisi ve diniyle alay etmek geçer.hüküm şu:oradan uzaklaş, orada oturma (6/en'am 68). nasıl öldürürsünüz?