hesabın var mı? giriş yap

  • eve yeni aldığımız ya da uzun zamandır bizimle olan bitkimiz zaman zaman bize bir takım yolunda gitmeyen şeyler olduğuna dair sinyaller verir. ancak bizim bunu yanlış yorumlamamız sonucunda o durumu iyileştirmek yerine daha kötü sonuçlar doğurabilecek hamleler gerçekleştirebiliriz. işte bu gibi durumlarda bitkimizin bize ne anlatmak istediğini iyi anlamalıyız.

    ilki kök çürümesini nasıl anlarız?
    "bitkim bir anda çöktü. yaprakları kahverengiye dönüp kıvrıldı, soldu.” şeklinde bir durum söz konusu ise bu çok yüksek ihtimal kök çürümesi olduğunu işaret etmektedir. kök çürümesi çoğunlukla bitkinin çok sulanması sebebiyle karşılaşılan bir durumdur. hepimiz bitkiye ne kadar su verirsek o kadar mutlu olacağını düşünüyoruz ama bitkilerimizin en sık karşılaştığı problemler genellikle onları gereğinden çok sulamamızdan kaynaklanıyor.

    kök çürümesi yaşayan bir bitki şu şekilde tepkiler verir;

    sağlıklı görünen bitki bir anda aniden çöker.
    yaprakları kahverengiye ve hatta siyaha döner.
    yapraklar kıvrılmaya başlar.
    bitkinizi kök çürümesinden kurtarmanın tek bir yolu vardır o da eğer bitkiniz tamamen solmadıysa toprağını tamamen değiştirmektir. fakat bu girişimden de çoğu zaman olumlu bir sonuç alınmaz. çünkü kökleri kurtarmak için artık fazlasıyla geç kalınmıştır.

    ikincisi bitkimizde küf olduğunu nasıl anlarız?
    “bitkimin yaprakları üzerinde gri beyaz lekeler oluşmaya başladı. toprağın üst katmanında da beyazlıklar görünüyor." şeklinde bir şikayetiniz varsa bitkinizin küf ile savaştığını belirtmemiz pek mümkün.

    çoğu zaman nemli soğuk günlerden sonra gelen ilk sıcak havalarda görünen bu hastalık bitkilerin yaprakları üzerindeki beyazlıklar ile kendini belli etmektedir. bitkilerde küflenmenin bir sebebi de yapraklardaki özsuyu emen zararlılardır. bu mikroskobik zararlılar arkalarında şekere benzer bir madde bırakır ve bu madde küflenmeye sebep olmaktadır.

    küfe karşı yapılacaklar;
    organik ya da iç mekanda kullanılabilen kimyasal ilaçlar ile bitkinizi zararlılardan arındırırsanız küflenme de sona erecektir. bitkinin yapraklarındaki küfleri su ve saf alkol ile karıştırılan bir solüsyon ile temizle ve toprağın ilk katmanını alma işlemi yaparak küften kurtulmayı deneyebilirsiniz. yaprakları sürekli gözlemleyerek sonraki günlerde düzenli sulamaya geçerek bu durumu güzel sonuçlandırabilirsiniz.

    üçüncüsü bitkilerde oluşan sarı lekeler neden oluşur?
    ficus lyrata -yani pandora kauçuğu- gibi kalın yapraklı ağaç formlu bitkilerin yeni çıkan yapraklarında nokta nokta kahverengi lekeler görüyorsanız bilin ki bu lekeler çok sulanmanın sebep olduğu lekelerdir. lyrata’nız yapraklarında oluşan bu lekelerle size çok sulandığını anlatmaya çalışmaktadır. sulamanızı gözden geçirerek problemi çözebilirsiniz.

    sırada biraz zararlı versiyonu var. yapraklardaki lekeler çeşitli mantar ve bakterilerin yola açtığı lekeler olabilir. bunları ayırt edebilmek için yakından gözlem yapmanız gerekmektedir. eğer yaprak yüzeyinde minik siyah benekler varsa bitkide mantar oluşmuştur ve gördükleriniz de mantarın spor taşıyan parçacıklarıdır. mantar ya da bakteriden etkilenen yapraklar eğer tüm bitkiyi sarmamışsa kesebilirsiniz. bitkinizi bir süre karantinaya alıp ilaç uygulaması yapabilirsiniz.

    bu gibi bitki zararlılarına karşı evde yapabileceğiniz birkaç bitki ilacı mevcuttur:

    1- toz kadar küçük partiküller halinde yaprakların altlarında görünen örümcek akarı (spider mites) için ılık 1 litre suya 3-4 damla bulaşık deterjanı karıştırın. bu karışımı sprey şişesine alıp bitkilerin yaprak altlarını spider mite’lar kaybolana dek sıkın. bitkinizin yapraklarını bu bakımlar sırasında nemli bir bezle silip temizlemeyi ihmal etmeyin.

    2-bitkinizin dallarında, yaprak alt ya da üstlerinde minik beyaz bitler görüyorsanız, sprey şişesine su doldurun ve 1-2 tatlı kaşığı kadar arap sabunu karıştırın. bitkinizin tüm yapraklarına düzenli bir şekilde bu karışımı sıkın. ve ardından yaprakları nemli bir bezle silin.

    unutmayın bitkilerdeki zararlılarla mücadele için yaprakları sürekli gözlemlemeniz gerekiyor, problemi ne kadar erken fark ederseniz bitkinizi kurtarma olasılığınız o derece artacaktır.

  • 14 katli bir binanın 5. katinda oturuyorduk. uyku halindeyken sanki biri durtmus gibi uyandim ve kardesimin odaya girmesi bir oldu. normalde cok sakin olurum boyle seylerde. yakin zamanda bir suru deprem oldu ama uyandigim andan beri sakin olunmayacak birsey oldugunu anladim. kardesimle saga sola koşup çömelecek yer aradik ama girdigimiz odanin duvarlari düşüyor ya da dolaplar falan düşüyordu. en son cok yuksek bir gurultuyle hem bizim ic duvarlar düşmeye basladi. sesten dolayi apartmanin çöktüğünü düşünüp eğildik koridorda. acikcasi çokta cikabiliriz sanmiyordum ki bir anda durdu. durdugu gibi ince kiyafetlerle kendimizi disari attik.merdivenler moloz yigini icindeydi.
    sokaga ilk inenlerdendik ve muammer aksoy caddesine baktigimda durumun ciddiyetini anladim 3-4 yerde yangin vardi, ve yol boyu pek sağlam bina görünmüyordu. kardesim akillik edip hatlarin gideceğini anlayip annemleri aradi ne görürseniz gorun biz iyiyiz dedi. sonra zaten bir sure iletisim koptu.

    kosarak iskenderunu turladik. akrabalari gezdik. ve malesef dayimlar enkaz altinda.

    ne uyuyabiliyor, ne müdahale edebiliyoruz birşeye.

    istanbuldan gelen afad ekipleri yolunu kaybedip bizim enkaza geldiler. ancak enkazi begendiremedik. sanirim kameralara cok uzakti. biz teknik ekip degiliz size onlari yollayacaz diyip gittiler. tabiki yollamadilar.

    vex isimli köpeğe sahip istanbul ekibi. keske bunca boş zamaninizda en azindan köpeğe gel-git i tam anlamiyla ogretseydiniz.zaten ekibin köpeğe bile talimat yaptiramayisini görünce, bazi şeylerden ümidi kestik.

  • gecenin bir yarısı hepimizin kopmasına sebep olan okuma hatası.
    şöyle ki..
    yer yamulmuyorsam meşrutiyet caddesi, bir dükkan vatan gazetesinin reklamını tepesine asmış, altta da dükkanın ismi: yakut kırtasiye...
    arabayla önünden geçiyoruz arkadan arkadaş atladı:
    nassı yaa vatan yahut kırtasiye yazmışlaarr...

  • bu satırları ne zaman okusam yuzumde bir gulumseme beliriyor;

    " new york, california'dan üç saat ileride ama bu california'yı yavaş kılmaz.
    kimisi 22 yaşında mezun olur ama iyi bir iş bulana kadar 5 yıl harcar.
    kimisiyse 25 yaşında ceo olur ama 50 yaşında ölür.
    bir başkası 50 yaşında ceo olur ama 90 yaşına kadar yaşar.
    kimisi hâlâ yalnızdır.
    kimileriyse evlenmiştir.
    obama 55 yaşında emekli oldu.
    trump ise 70 yaşında işe başladı.
    bu hayatta herkesin kendi zaman dilimi vardır.
    çevrendeki insanlar senin önündeymiş gibi gelebilir.
    kimilerini de arkandaymış gibi hissedebilirsin.
    ama herkes kendi yarışını, kendi zaman diliminde verir.
    onlara özenme, onlarla alay etme.
    onlar kendi zaman diliminde, sen kendi zaman dilimindesin.
    hayat harekete geçmek için doğru anı beklemekten ibarettir.
    o yüzden, sakin ol.
    geç kalmadın.
    erkenci değilsin.
    tam da zamanındasın. "

    debe edit: paylaştıgım satırların bir cok kişiye umut olduguna ve iyi geldiğine dair cok fazla güzel mesaj aldım, tesekkur ederim. umarım kendi zaman diliminizdeki kendi yarışınızı en mutlu sekilde verirsiniz...

  • bir gün soran kişi siz de olabilirsiniz.
    kimi arayacağını sorup, konuşma kapsamı özel değilse, numarayı ben çeviririm x kişisi sizinle görüşmek istiyor dendikten sonra ses hoparlöre verilerek irtibata geçmesi sağlanabilir. yardımcı olmak bu kadar zor olmamalı. gerçekten ihtiyacı olabilir zira.

    özel bir konuşma ise maalesef geri çeviririm. telefon mahremdir herkese verilmez.

  • abi bu ne?!

    adamlar son 20 senede, küresel ısınmanın 1 asırdır verdiği zarardan daha fazla zarar verdiler ülkeye. resmen doğaya tepki olarak gelmişler dünyaya. bıyıklarına benzin döküp yaktıklarım ya!

  • tcdd işçilerinin kurduğu bir halk takimidir, isyankardir, gezi parkinda bayraklariyla çarşıyla beraber meydana cikan en kalabalik taraftar gruplarindan biridir.
    futbol dışında yüzme ve su topu takımlarıyla nice başarılara ulaşmıştır.
    su topunda 17 yıl hiç yenilmeden, 22 yılda da tek mağlubiyet alarak toplamda 29 kez türkiye şampiyonu olmuştur.

    manş denizini yüzerek geçen ve dönemin dünya rekorunu kıran ilk türk erkek yüzücüyü (erdal acet) çıkardığı gibi ilk kadın yüzücüyü de (nesrin olgun) çıkartmıştır.
    ayrıca güreş, basketbol, bisiklet ve voleybol'da kadın ve erkek branşları vardır.

    başakşehir, osmanlı gibi ne idüğü belirsiz kulüplerden çok daha süper lige layıktır.

    edit: takimin baskaninin ethem sancak'in kardesi oldugunu hatirlatan mesajlar aliyorum. bu kisiler gelip gecidir, kulupler, taraftarlar ve onlari var eden gecmisleri kalicidir. sancaklarin parasi salgin sebebi ile tum kuluplerin icine girdigi ekonomik darbogaz doneminde adana demirspora gidecekse gitsin. herkes akkoyun karakoyun kimler onlari biliyor zaten. demirspor, onlar gelmeden once de superlig'in kapilarini zorlayan, ama playofflarda sanssiz sonuclar almis olan, her sezon hedefi superlig olan kalburustu bir takimdi.

  • allah'ın rızkını vermeyi unuttuğu milyonlarca çocuğun acı çekmesinden sorumlu olan insanlardır. adam hala hayali arkadaşından yardım bekliyor amk, gel de buna laf anlat..