ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
üniversite tercihi yapacaklara tavsiyeler
-
yanlış şık 1 yıl,
yanlış üniversite 4 yıl,
yanlış meslek 40 yıl kaybettirir.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
altı ay uyuma fikrini nasıl oldu da ayılara kaptırdık hala inanamıyorum.
ilk buluşmada bütün hayatını anlatan kız
-
eşimdi.
o anlatırken sessiz sessiz gözlerinin içine bakıp işte bu dedim. evleneceğim kız bu.
5 * yıllık ilişkimiz boyunca bir kez olsun pişmanlık duymadım.
zarar gelmez olum bu tiplerden, aslında en korktuğun tip böyle ağzımdan laf kaçırır mıyım diye sinsi sinsi takılıp foyası sekizinci dokuzuncu görüşmede belli olandır sen onla dalganı geç.
p.s : itiraf edeyim bizimkisi avukat olduğundan bayağı konuştu ama :)
türk dizilerindeki aşırı zenginlik
-
bir senaryo hilesidir.
bir aile zengin olduğu zaman, seyirciye çoğu şeyi açıklama gereği ortadan kalkar. kenafir gözlü entrikacı teyzeyi sabah 9 akşam 5 mesaili işe gönderirsen o kadından nasıl entrika çıkacak, hangi ara boş kalıp çetesini toplayıp gıybet yapacak? ya da esas oğlan/esas kız için izlenmeye değer kısımlar iş saatlerini ve gidiş geliş trafiğini geçersen günde 4-5 saat mi olacak?
senaryo yazarken en büyük darboğazlardan biri, mantıken her gün tekrarlanması gereken süreçler oluyor. işe gidip gelme zorunluluğu da bunlardan biridir. bu yüzden ana konuyu etkileyen bir unsur olmadığı sürece aileler ya ultra zengindir, ya da emekli/ev hanımı tayfasıdır ve kocaları da işsizdir.
azıcık işi gücü olan birinin günlük hayatını izlenebilir şekilde anlatabildiğiniz yapımlar genelde efsane olur zaten: kardeş payı (tüm esnaf), leyla ile mecnun (erdal bakkal, ismail abi), ekmek teknesi (nusret baba) gibi. yabancıları saymıyorum, onlarda düzen daha farklı işliyor ve bir bölüm üç saat sürmüyor.
yiğit özgür
-
bu adamın her beğendiğim karikatürünü yazmaktan sakınıyorum; ama bazılarını da yazmadan olmuyor. milliyet gazetesinin 23 temmuz günkü ilavesinde yer alan karikatür de pek yarıcı ("yarıcı" diyerek spoiler yaptım):
- maaşım yetmiyor müdür bey...
- ne kadar alıyodun sen?...
- iki buçuk milyar.. ama bahşişlerle bi buçuk oluyo..
- nasıl bahşişlerle bi buçuk oluyo?
- bahşiş bırakmayı çok seviyorum.. bol bol bahşiş bırakıyorum her yere...
- çıkar mısın dışarı...
- olur..
- o masaya bıraktığını da alır mısın?...
- kendine bişeyler alırsın..
ali koç'un garsona sorduğu kokteyl sorusu
-
garson ezikleme sorusu. ne kadar ayıp, kaç yaşında adamsın, yakıştı mı?
garson arkadaş, bir sonraki sefer içinde ne olduğunu bilecektir. içindekiler +1 olarak.
o yakışıklı çocuğu istiyorum bana yardımcı ol
-
-o yakışıklı çocuğu istiyorum!
+çıktığı varmış başkanım.
hayatı boyunca tek rolle hatırlanan oyuncu
-
oyunculuğu ''haluk" karakteri ile sınırlı tamer karadağlı. yani en azından ben sadece bu rolle hatirliyorum.
tarık akan
-
reklam tekliflerini reddeden, tuncel kurtiz'in ölümüne bir köşede ağlayan sanatçı.
değerini pek bilemediğimiz, en sahicisinden.
merhaba ben damla seninle tanışmak istiyorum
işte gezi parkı provokatörleri
gümüşhane'de 550 basamaklı merdiveni olan yurt
-
3 matematik 2 fen netine bu var kardeşim kusura bakmayın.
önü kapatılınca tam tersi istikamete giden karınca
-
bir de demiyorlar mı "karıncalar zeki hayvanlardır" diye. klavyeyi ısırıyorum sinirden. lan nasıl zekâ bu. demin nereye gidiyordun şimdi ne yapıyorsun. diyecek laf bulamıyorum bu geri zekalılara gerçekten. bildiğin ebleh bir hayvan. diğer yönü de kapatsan yine terse yürür ha. ehehehe. lan o taraf kapalı zaten. ahahah. salak ya.