ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
çocuk kitabı
-
ben hayatımda bu kadar karlı bir iş görmedim arkadaş. bak geçen 1 yaşındaki sabiye 18 lira verip bir hayvan kitabı aldım. 18 lira! kitabın özeti şu; google görsellerden 15 hayvan fotoğrafını almışlar, bir kalıp mukavvaya basmışlar, 15 sf. kitabı 18 liraya itekliyorlar. tek masraf matbaa ve mukavva masrafı. tutsun tutsun da 5 lira tutsun ki mümkün değil, net 13 lira kar. zira çocuk kitabı olduğu için bandrol falan da yok.
arkadaş bu kitapları bu kadar pahalı yapan nedir? büyük oğlana 200 sf macera romanı alıyorum 7 lira, 1 yaşındaki bebeye 5 hayvan fotosu alıyorum 18 lira.
demem o ki bu işe girin, inanılmaz para var. biz ebeveynler de gerizekalı olduğumuz için allah'tan gelen bir şeyle 5 karton sayfaya 25 lira verebilme kapasitesine sahibiz. sömürün bizi, azımıza sıçın.
wc'ye telefon sokmanın mantığı
-
ekşi sözlük açıp bu tip entry’leri okumak. zira tam sıçarken okumalık şeyler yazıyorsunuz.*
lost'tan akılda kalanlar
-
(bkz: 4 8 15 16 23 42)
temizliğe gelen kadına öğlen yemeği verilir mi
-
bir şirketten hizmet satın almanız neticesinde geliyorsa hayır, direkt istihdam etmeniz yoluyla geliyorsa evet.
çaresizliği anlatan en iyi cümle
ibb'nin taksicileri denetleyip ceza yağdırması
-
son ukome toplantısında denetim talep eden taksiciler odasının isteğinin ivedilikle yerine getirilmesi hadisesi.
her gün fazla değil 20 tane zabıtayı sahaya süreceksin izle komediyi. 20 zabıtanın maaşı tek günde toplanır zaten. seve seve düzene girecekler..
malazgirt'te ne olmuşsa 15 temmuz'da o olmuştur
-
önce yılanı besle.
ne istediyse ver. orduya kumpas kurduklarında, o davanın savcısı ol.
tüm makamları, mevkileri peşkeş çek.
meydanlarda o yılanı ülkeye davet et.
uğruna madeni paralar bastır. ona laf edenler hakkında davalar aç.
ardından bu ellerinle besleyip güçlendirdiğin yılan seni sokunca, onla ettiğin mücadeleyi malazgirt'e benzet.
ve sonra da utanmadan, yüzün kızarmadan bunca şeyin sorumlusu sarı çizmeli mehmet ağa imiş gibi bunu şölenlerle kutla.
üstüne bir de bu olayı, malazgirt zaferine benzet.
ne desem bilemedim.
(bkz: samimi söylüyorum kanka vazgeç bak manyak olursun)
dreamweaver
-
ilk albümleri history of a time to come ile birlikte bu albüm de ayrı bir sabbat başyapıtıdır. bir önceki albüme göre sound daha olgun ve yine tamamen kendine özgüdür. çocukken bu albümün plağının iç kısmını (sözlerin yazılı olduğu) bir şekilde ele geçirmiştim, nasıl oldu hala hatırlamam. bu albümün sadece oturup kapağına bakmak, onu izlemek bile acaip duygular yaşatır bana. albümün tam adı dreamweaver (reflections of our yesterdays) olarak geçer.
maslak türkleri
-
bir diğer adları star bucak türkleri'dir.
starbucks kahvelerinde fil dışkısı kullanılması
-
günyüzüne çıkmış olay.
ben de hep "bok mu var içiyorsunuz starbucks'ın boktan kahvelerini" diyordum, harbi varmış. içime doğmuş...
(bkz: ben dediydim)
carrefour'da 199 tl'ye satılan 2015 yılbaşı paketi
-
bir alkolik gavur olarak sevindiğim haber.
bursa'da araçla kovalanan aile
-
çomaristan deyince de kızıyorlar. başka nasıl ifade edeceksin bu olayı. hasta nakil aracıyla adam kovala, yetmedi birde in aşağı silah çek.
ek 2: çomarların araçları (bkz: hbs özel diyaliz) kurumuna aitmiş. çaylak bir arkadaş bildirdi.
ek 1: araç plakası 16 sh 411 miş bu arada. gören olursa bildirsin.