hesabın var mı? giriş yap

  • her şeyi geçiyorum da gelin hanım madem dini bütün insansınız, görünene göre sizin gibi kapalı misafirleriniz ve aile bireyleriniz de var kınanızda ancak çalgı çengili, dine göre bir kadının vücudunda haram olan yerlerinin açık olarak dans ettiği ve dolayısı ile günaha girilen bir kına organizasyonu düzenlemek bu ne perhiz bu ne lahana turşusu durumuna gelmiyor mu?
    edit: düğün, kına olarak değiştirildi.
    o değil de hala bu görüntüleri savunmak için mesaj atan yazarlar var. allah kimseyi bu durumu savunacak kadar düşürmesin.

  • bırak hakkari’yi iskenderun’da bile komutanlarımız bizi dağdan gelebilecek terör saldırısına karşı uyarırlardı. çok kez yaşandığını belirtirlerdi.

    orta doğu kültürü yine iş başında, tuttuğunu linç ediyor.

    tamam en güzel senin vatanın, en güzel senin ilin, en süper ülke burası. dağı taşı cennet. gerizekalılar.

  • epic'in bedava vermesiyle uzun bir süre tekrar gündemde olacak oyun.

    bana göre oyun tarihinin en iyi 5 oyunundan birisi. kişisel zevkler tabi ki insandan insana değişir. bu oyundan nefret edene de bir şey diyemem. ancak bu oyun "ehehe kargoculuk simülatörü" denilerek aşağılanacak bir oyun değil. yazı özellikle oyuna şans vermek isteyen ya da bu kargoculuk muhabbeti yüzünden emin olamayanlar içindir.

    - oyun zor bir oyun. bu zorluk oyunun seviyesinde değil, oyuncu tecrübesi olarak ağırlığında. oyunun ilk 2 saati, oyuncunun oynadığı kısım belki 15 belki 20 dakika. geri kalanı ise sinematikler. bu oyun, eşi benzeri görülmemiş bir evren kuruyor. hop oturup oyuna başlayım olayı yok. sabırlı olmalısınız. kojima ince ince bir ağ gibi kurgulamış oyunu. o yüzden uzun sinematikleri görüp kaçmayın.

    - oyunu zor yapan diğer unsur size serbestlik tanındıktan sonraki 3-4 saat. burada kargo taşıma işlerini hiç bir ekipman olmadan yapıyoruz. haliyle de zor oluyor. a noktasından b noktasına bir eşya taşımak çoğu kimsenin ilgisini çekmiyor. zaten oyunu bırakan insanların çoğu bu noktada bırakıyor.

    - şimdi çok konuşulan kargo muhabbetini biraz açayım. kojima öyle bir oyun yapmış, öyle bir hikaye yazmış ki, ben bu oyuna farklı bir oynanış mekaniği getireyim demiş. oyunun hikayesinin en üst çatısı "bağ kurmak" üzerine. bu bağ kurma olayı, bir felaket yaşayan toplumdaki insanların fiziksel olarak iletişimlerini tekrar sağlamaktan tutun da duygusal olarak bağ kurmaya kadar pek çok alt metni içeriyor. oyuna dair spoiler vermeyeceğim, ancak bu bağ kurma olayının önemini kavrarsanız, küçümsenen kargo mekaniklerini daha iyi özümsersiniz.

    - şimdi "bağ kurma" teması sıradan gelebilir insanlara. işin ayağı o şekilde değil. biz kargoları görünürde bir "elektronik ağın" tamiri için teslim ediyoruz. yani a noktasındaki insanlarla b noktasındaki insanların tekrar iletişim kurabilecekleri "bağ kuruyoruz". yalnız bunu yaparken yaptığımız iş sadece kargo taşımak olmuyor. bb isimli küvezde taşıdığımız bir bebeğimiz var. mutsuz olduğunda, korktuğunda onu sakinleştirmemiz gerekiyor. bizim asıl kurduğumuz bağ bb ile.

    - oyun mekanikleriyle ne alakası var diyeceksiniz bu anlattıklarımı. şöyle anlatayım. kojima öyle bir sistem kurmuş ki oyuna. madem benim bağ kurma temam bu kadar önemli, ben bunu oyunun en temel mekaniği haline getireyim. oyunda merkez şehire bağlamanız gereken bölgeler var. işte onlarla "elektronik" bağ kuruluyor. bunu yaptınız mı? elektronik ağ açıldı mı? o da ne. sağda solda yapılar belirliyor. bu yapılar yollardan tutun merdivenlere, yağmurlardan saklanmak için yapılan barakalardan tutun içi araç dolu garajlara kadar başka oyuncular tarafından yapılan yapılar. işte kojima burada çok az oyunda olan belki de olmayan bir şey yapıyor. siz bu oyunu oynayan diğer oyuncularla aynı dünyayı şekillendiriyorsunuz. diğer bir oyuncunun yaptığı yapı sizin dünyanızda belirliyor. böylece o ilk 3-4 saat çile çekerek yaptığınız kargo taşıma işi inanılmaz kolay hale geliyor. bu esnada bir de fark ediyorsunuz ki başka oyuncular için yapı yapmaya başlamışsınız. çünkü oyun "bağ kurma" olayını aşılıyor.

    - bunca yazdığımdan sonra hala bu oyunun a noktasından b noktasına eşya taşımaktan ibaret olduğunu düşünüyorsanız sizin kendi tercihiniz. bu kadar bütünlüklü bir hikayeyi, sırf hikaye dokusuna hizmet etsin diye insanların burun kıvıracağı bir konseptle getirmiş kojima. yoksa bu oyunda kargo taşımayıp, sağa sola motorla da gidebilirdik. o zaman ne olurdu. o ilmek ilmek işlenmiş hikaye bok olurdu. "bağ" kurma olayı sanal ortamda kalırdı.

    - işin hikaye kısmına gelelim. öyle bir dünya yaratmış, öyle bir hikaye anlatmış ki kojima, bu bir oyun değil film olsa ciddi anlamda uzun yıllar konuşulurdu. zaten film gibi oyun. kadro inanılmaz. oyunculuk performansları inanılmaz. hikaye ise emin olun hiç bir oyunda göremeyeceğiniz kadar şahane. hani oyunu oynamak istemiyorsanız da izleyin derim hikayesini. aynı etkiyi vermez ama yine de ucundan da olsa bu harika hikayeye şahitlik edersiniz.

    - peki kötü tarafları yok mu oyunun. tabi ki var. zaten kusursuz bir oyun değil bu. hiç bir oyun kusursuz değildir. mesela silah mekanikleri zayıf, "gerilim" unsurları olması gerektiğinden zayıf vs. ama lütfen ne olur "heheh kargo simülatörü" yorumlarına kanıp eşsiz bir tecrübeden mahrum etmeyin kendinizi.

  • uzun süreli ilişkinin sırrı kontörlü hattı olan telefondur.eşimle çok uzun yıllar birlikteliğin sonrasında evlendik.malum üniversite yıllarında zor geçiniyorum ve telefonlarımız da kontörlü.aynı zamanda uzak mesafe ilişkisi yaşıyoruz.tam kavga edilmeye yakın bir konu oluyor konuyu mecburen kapatıyorum.ilk zamanlar ben tartıştığımda gördümki okula hep yürüyerek gidip gelmek zorunda kalacağım, sonradan konuları basitleştirerek problemler karşısında daha az gergin olmayı öğrendim.
    neticede şuan kavga eden birçok çiftin en büyük problemi haddinden fazla telefon görüşmesi ve mesajlaşmadır.kontörlü hatta geçin gençler.

    (bkz: kontör at sevgilim)