hesabın var mı? giriş yap

  • bristol üniversitesi’nden prof. dr. george mylonakis ve roma tre üniversitesi’nden prof. dr. camillo nuti’nin de bulunduğu 16 araştırmacının bir araya gelerek pisa kulesi’nin depremlerden hasar görmeden çıkmayı nasıl başardığı üzerine çalışmalar yapmış.

    vardıkları sonuç, kulenin sismik etkinlikler sırasında zarar görmemesini sağlayan şeyin yan yatarak yıkılmanın eşiğine gelmesine sebep olan şeyle aynıdır: yumuşak zemin.

    kulenin yüksekliği ve yapısı ile temel zemininin yumuşaklığı bir araya geldiğinde yapının rezonansa girmesi önleniyor. araştırmacıların yaptıkları çalışmalara göre, yumuşak zemin nedeniyle dssi (dinamik zemin-yapı etkileşimi) daha düşük oluyor bu sayede bina sismik etkinliklerden hasarsız çıkmayı başarıyor.

    yaklaşık 58 metre yüksekliğindeki kule bugün yaklaşık 4 metre eğik duruyor. 1173 yılında yapımı başlayıp 1280 yapımı biten kulenin bulunduğu pisa şehri civarında 1280 yılından buyana en az 4 adet büyük deprem olmuş ancak kule yıkılmamıştır.

    kaynak: bristol.ac.uk

  • ankara'da okuduğum senelerde, trabzonspor'da oynuyordu. bir gün otobüse bindim ve bir amca bana umut bulut'un gol attığı bir maçta, umut ile ilgili bir spor manşetini gösterdi. "bak, oğlum bu benim." dedi. kendisiyle o denli gurur duyan, otobüste tanımadığı insanlara bile oğlunu anlatma isteğiyle yanıp tutuşan bir babası vardı ve bu kadar senedir, umut bulut hakkında tek bildiğim şey de bu. sanırım yeter de artar bile. başı sağolsun.

  • adamın biri doktorun karşısına çıkmış: "aman doktor bey, yaman doktor bey; bende bir sorun var ki sormayın - şimdi bende feci bir gaz sorunu var afedersin: oturuyorum osuruyorum, kalkıyorum osuruyorum, yatıyorum osuruyorum falan fıstık... işin tuhaf yanı ne biliyon mu, gaz ne kokuyor ne de duyuluyor - hani yani kimse durumu çakmıyor allahtan da, diyeceğim, bende yarattığı rahatsızlık öyle böyle değil! derdime bir çare..."

    doktor sessizce başını sallamış ve hemen bir reçete yazıp hastanın eline tutuşturmuş; demiş "bu ilacı al, bir ay sonra beni yine gör..."

    bir ay geçmiş, aynı adam girmiş kapıdan, burnundan soluyor: "ulan doktor ben senin ağzına sıçayım! gazım var dedik, duyulmuyor dedik; sen bize bir ilaç verdin - hala aynı gaz var, üstelik şimdi ses de çıkarıyor!"

    doktor gülümsemiş: "oo iyi, kulakları açmışız demek; şimdi sıra burnunda!"

  • lebron'un pek sevdiğini sanmadığım eski sepet topçusu. hikayesini oradan buradan derlediğim bilgilerle toparladım. buyrun.

    delonte west, nba'de boston celtics, seattle supersonics, cleveland cavaliers ve dallas mavericks gibi çeşitli takımlarda oynayan eski bir profesyonel basketbol oyuncusuydu. sağlam bir nba kariyerine sahipken, oynadığı günlerde ve sonrasında bazı kişisel ve profesyonel zorluklarla karşılaştı diyelim kısaca.

    delonte west'in lebron james'in annesi gloria james ile ilişkisi olduğu iddiası geniş ilgi gördü ve medyada yayıldı. ancak, bu söylentinin ilgili taraflarca hiçbir zaman doğrulanmadığına dikkat etmek önemli. hem delonte west hem de lebron james söylentileri yalanladı ve hiçbir güvenilir kaynak iddiayı destekleyecek doğrulanmış herhangi bir kanıt sunmadı. (yani, bir yandan neden böyle bir şeyi kanıtlasınlar ki diye düşünmeden edemiyor insan.)

    ne olursa olsun, söylentinin delonte west'in itibarı ve kamuoyu algısı üzerinde olumsuz bir etkisi oldu. akıl sağlığı sorunları ve yasal sorunlar da dahil olmak üzere çeşitli kişisel sorunlarla mücadele etti, bu da istikrarlı bir kariyer ve basketbol sonrası yaşam bulmakta güçlük çekmesine neden oldu.

    oyun sonrası kariyeri boyunca delonte west, akıl sağlığı, madde bağımlılığı ve evsizlik gibi durumlarla karşı karşıya kaldı. halk arasında darmadağın halde olduğu görüldü ve bu da sağlığıyla ilgili endişelere yol açtı haliyle. bazı oyuncu arkadaşları ve basketbol camiasındaki insanlar desteklerini sundu ve tekrar ayağa kalkmasına yardım etmeye çalıştı dallas mavericks'in sahibi mark cuban gibi. 2022'nin son günlerinde bir mavericks maçında bile görüldü ve durumu fena değildi, toparlıyor gibiydi. yine de west'in hikayesi pek çok açıdan bayağı enteresan bir hikaye.

  • bu görüntüler olaydan öncedir sonradır bilemem. ama bu kadın nedense bana hiçbir zaman samimi gelmedi. he ahmet kural da en az onun kadar samimiyetsiz, o ayrı.
    bu sebeple ilişkilerinden haberdar olunca tencere kapak diye düşünmüştüm. sonra böyle bir olayla günlerce gündemi meşgul ettiler.
    şimdi sıla’nın darp raporu almak için kendi kendine zarar vermesi ile alakalı görüntüler görsem hiç şaşırmam. aynı şekilde ahmet kural’ın sıla’yı darp ettiği görüntüleri görsem “vay anasını, bak yapmış demek ki adam” da demem.
    kocaman bir ülkenin gündemini böyle insanların şekillendirdiğini görmek üzüyor sadece. ne diyeyim, yazık vallahi hepimize.

  • bugün iltifat ettiğim bir kadının bana söylediği söz. normalde zaten çok iddialı birisi değilim ama bir insana direkt böyle denmez ki. üzüldüm ulan , gerçekten bir an çok kötü hissettim.

    edit : askıntı olmadım asla. cok kibarca çıkma teklifi ettiğim kadinin tepkisi bu oldu. senden etkileniyorum vs cinsinden şeyler demiştim sanırım. bir anda zaten cok şaşkına uğradım. ozguveni yerle bir ediyor böyle tepkiler. normalde umursamaz birisiyim ama insan tipsiz , asiri çirkin hissediyor.

    uzun zaman sonrasında gelen edit : arkadaşlar başlık arada hortluyor bi şeyler eklemek isterim. olay gerçek. troll ya da cool story diyen komplo teorisyenleri oluyor. inanmayanlar için keşke ekran görüntüsü alsaydım . bu sözler sarf edildi maalesef . daha öncesinde de degistirmemin mümkün olmadığı fiziksel bir kusurumdan dolayi bu şekilde incitici yorumlara maruz kalmıştım. profilimde biraz gezinirseniz insanlardaki sahtelikten bıkmış, biraz realist biraz da sert fikirlere sahip bir insan olduğumu göreceksiniz. ben insanlara bir günde küsmedim.

    çıkma teklifi kısmına takılanlar olmuş. olayı yaşadığım gün epey üzgündüm. kafam epey dağınıktı. bi şeyler içme teklifi demek istedim yani. yazmaz olaydım çıkma teklifi mi kaldı diyip duruyorsunuz :)

  • üreten türkiye projesinde kullanılması gereken kişi.

    uçsuz bucaksız tarlalarda çapa yapacak. taş ocaklarında taş kıracak. günde tek öğün yemek. yemeğini, temizliğini kendi yapacak. kazandığı para darüşşafaka'ya gidecek. ürettiği ürünler ekonomiye katkı sağlayacak. bu manyaklar en fazla hapiste yatacaklarını bildikleri için böyle enerji patlaması yaşıyor. madem yaşıyor, o enerjiyi üretime çevireceğiz. yatırmayıp çalıştıracağız. çakmak çakmayı biliyorsa çapa da yapabilir. iktidarımızda tüm suçlular üretime katılacak. norveç refahına kavuşturacağız ülkemizi. "ama bu insan haklarına aykırı" diyen liberallere projenin abd menşeli olduğunu göstereceğiz.