ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
6 şubat 2014 uykusuz kapağı
-
5n 1k'ya yeni bir yorum getirmiş, ince görmüş ama kalın sokmuş muazzam bir kapaktır.
işte o kapak!
edit: link güncellendi.
elif aslı yıldız tunaoğlu
-
hanımefendinin instagramında 5 dk gezince bir arkadaşımı hatırladım. pendikte bir gecekonduda yaşıyorlardı. çok büyük bir şirkete sekreter olarak girdi ne yaptı ne etti 6 ay içinde şirketin sahibini kafaladı evlendi. aynı bu abladaki gibi 20-30 yaş fark var. ondan sonra yüce dağları ben yarattım tribinden çıkamadı. konuşurken ben bu şirkete ömrümü verdim diyor 2 gün gitmesem batar diyor. terfi etti tabi muhasebe müdürü gibi bir şey oldu. en son birlikte happy moonsa gittiğimizde garsona benim yemeğimi herkesten önce getireceksin!!! deyince son görüşmemiz oldu.
bu ablamızda da onu hissediyorum bir şeyleri hazmedememiş gibi. sürekli tüm postlarda ben buraya tırnaklarımla kazıya kazıya geldim imajı vermeye çalışıyor da içi boş çok belli.
-yazan arkadaşa telafi edebiliriz bir aksaklık olmuş olabilir deseydi bugün kimse bunları yazmayacaktı ama onun yerine arkadaşın yaşadığı evin neminden( yani sen fakirsin rutubetli evde oturuyorsun diyor ) bahsetmeyi daha uygun görmüş. kibir en büyük günah.
türk tarihinin en büyük yenilgisi
-
türk tarihindeki bütün yenilgileri bir araya getirsek bir balkan bozgunu etmez. imparatorluğun yüzlerce yıl gözünden sakındığı topraklar birkaç ay içinde elden çıkıp gitti. balkanlar imparatorluk için fas'tan, cezayir'den hatta mısır'dan bile kıyas edilemeyecek kadar önemliydi. öncelikle balkanlarda milyonlarca türk yaşıyordu. manastır veya selanik bir türk'ün gözünde bursa'dan farksızdı. balkanlar en az adana kadar türk toprağıydı o zamanlar. ayrıca imparatorluğun en fazla yatırım yaptığı topraklar da yine balkanlardı. bir anda elden kayıp gitti her şey. yeni kurulmuş üç beş çadır devleti bir araya gelip bir imparatorluğu alay edercesine mağlup etti. sonrası facia oldu. orada yaşayan milyonlarca türkün uğradığı felaketleri utancımızdan bugün bile konuşamıyoruz. sayısız insan öldürüldü, sürüldü, çoğunun mallarına el konuldu. kimlikleri ve isimleri değiştirildi. 1913 yılında başlayan felaket süreci 1989 yılında bulgaristan türklerinin sürgün edildiği yıla kadar devam etti. bu yüzden türk tarihinde balkan bozgunundan büyük bir faciayı bırak onun yanına yaklaşacak bir olay dahi yoktur.
izmir'in en meşhur yemeğinin kumru olması
-
bir ankaralı olarak şunu söyleyebilirim ki; ankara'nın en meşhur yemeğinin simit olmasından daha az içler acısı bir durum. en azından onlar ekmeği kesmişler araya protein falan koymuşlar hacı. biz direkt nişastayı dayıyoruz.
belgesellerde geçen klasik cümleler
-
bu yavrunun annesini son görüşü. artık kendi başının çaresine bakmalı.
sevgilinin önceden yattığı biriyle tanışmak
-
sevgilinin, sizden sonra yatacağı biriyle tanışmak kadar acıtmaz.
ekşi itiraf
-
kimseye güvenmiyorum, diye bik bik konuşup mal gibi herkese güveniyorum. bu kadar aptal olunur ancak.
terorist quiz
-
random internet kullanıcıları, fetöcüleri fotograflarından %100 başarı oranıyla tespit edebiliyorken devlet bunları zamanında tespit edemedi ve tüm kurumları ele geçirdiler. bu da en büyük utancımızdır.
banyo sabunu
-
hiç bir duş jelinin yerini tutamayacağı dikdörtgenler prizması. ne gucci'ler ne armani'ler tükettim de bitmekte olan banyo sabununun verdiği temizlik hissiyatını alamadım. o böyle köpürdükçe, eridikçe, tükendikçe püri pak oluyorum..
bir banyo sabununun yaşam serüveni ise şu şekilde seyreder;
-dörtlü paketten ayrılış
-ilk banyo/üzerindeki baskı logonun erimesi
-erime
-erime
-erime
-ortadan çok inceldiği için life sürterken ortadan kırılıp katlanma, kareye dönüşme
-erime
-life sürtemeyecek kadar küçülünce sabunlukta duran daha evvel küçülmüş başka bir sabunla birleştirme
-erime
-son moleküllerin lifin içerisinde kayboluşu
-ve sonsuzluk
çok yaşa banyo sabunu.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
teşekkür kelimesi “tşk” diye kısaltılınca bir tek benim aklıma mı başka bir kelime geliyor yoksa bilinçaltım benimle teşekkür mü geçiyor?
kadıköy
-
istanbul'un merkezi olmasını istemediğim ilçe. çünkü taksim'in merkez olduğu zamanlardan şimdiye nasıl geldiğini hepimiz biliyoruz. kadıköy'ün de öyle olmasını istemiyorum.