ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hoh deyince sıcak püf deyince soğuk hava gelmesi
-
insanı düşününce, hayretten hayrete koşturan bir akciğer mucizesi!
hohlamada da püflemede de akciğere giren havanın, hohlarken ısınıyor olmasını mantık hafzala alırken, üfelerken nasıl oluyor da o hava ısınmıyor muazzam bişey!
bu entrimle asrın tespitini bile yapmış olabilirim. tarihe not düşülsün.
(bkz: ameliyatlı yerime çok vurmazsanız müteşekkir olurum)
fransa'da arap'a saldıran türk
-
fransada olmanin avantajını kullanmıştır.
türkiye'de aynı şeyi yapsaydi sabah göz altina alınır arap bayrağı zorla öptürülürdü.
içmiş birayi, sikmiş arabi. helal olsun dostum, içimin yağları eridi.
işveren tarafından tehdit edilmek
-
edit: başka çalışanların selameti için entry şimdilik kaldırıldı. elimde bir koz olarak duracak merak etmeyin.
edit: sözlükten bir avukat yardımcı oluyor, gelişme olunca editleyeceğim. herekese teşekkürler
edit: dava dosyası belli oldu. yarın delilleri sunmaya savcıya çıkıyorum.
erkekleri ılık gösteren detaylar
-
cümlenin sonunu 'bilemiyorum' diye bitirmek.
mega holdings
-
bu organizasyondan para kazanmakla övünen insanlar için
çok güzel bir söz var;
şecaat arz ederken merd-i kıpti sirkatin söyler.
bakın şimdi size network marketing ile zengin olmamızı sağlayacak yepyeni bir organizasyon sunuyorum. hem de web sitesi gibi karmaşık, anlatması zahmetli bir ürün de koymayacağım ortaya. her şey çok daha kolay olacak.
çünkü satacağımız ürün herkesin ihtiyacı olan
hep kullandığımız
hayati bir ürün
üstelik sattığımız ürünü isterseniz işleyebilir
işlediğiniz halini daha yüksek fiyatlara satabilir
ekstra gelir elde edebilirsiniz
ürünümüz patates.
sistem şöyle işliyor, siz bana 200 lira veriyorsunuz ben de size bir patates veriyorum. patatesin yanında kişisel gelişiminize etki edecek sizi motive edecek kitaplar da vereceğim seminerler de düzenleyeceğim.
siz de iki kişi bularak onlara birer patates sattığınızda sistem size 20 lira verecek. onlar ikişer kişi bulduklarında sistem size 60 lira verecek. bu böyle 20 basamak altınıza kadar devam edecek. eğer her şey düzgün ilerlerse 6 ayda evinizi arabanızı alıp sadece yatarak emekli olabilirsiniz.
düşünsenize günümüzde kimin patatese ihtiyacı yok ki. satmak için uğraşmanıza bile gerek yok.
eğer siz de yeni kurulacak holdingimde yer almak isterseniz bana mesajla ulaşın. 200 liraya bundan daha kolay patron olamazsınız.
piramit düzeni (ponzi şeması) işte böyle harika bir sistem.
buna karşı çıkanlar da gerizekalı.
önemli not:
şirketimizde takım elbise zorunluluğu da yok.
al patatesi ver 200ü yürü git.
mete gazoz
-
rakibinde havali okcu gozlugu varken kendisinde dershaneye giden fen liseli gozlugu vardi. buna ragmen tam bir arabasiyla kari kiz kaldiran, elinde nargilesi, yavrucu, parlocu, pic olan gobekli fransizi eledi.
helal sana aslanim.
hatırladıkça iç burkan garibanlık anıları
-
annem, babam uzun yıllar babaannemle yaşadılar. ben ilkokul 1'deyken dedemin sayesinde yapılan kendi evimize taşınmıştık. babam çok iyi bi işte çalışmadığı için mahalle bakkalına borcumuz baya birikmiş. babam bi gün işten geldi, banyo yapacak ama evde sabun kalmamış. evin en küçüğü olduğumdan bizimkiler beni bakkala yollayıp git bi kalıp hacı şakir al da gel dediler. neyse gittim bakkala, veresiye bi kalıp sabun alacağım dedim. bakkal da akrabamız, zaten mahallede herkes birbirinin bi şeyi, tipik karadeniz köyü işte. adam yok veresiye sabun mabun, önce borcunuzu ödeyin deyip yolladı beni. pislik herif. çocuk halimle nasıl utanıp bozardim. kafam yerde çıktım bakkaldan. ben içerideyken birisi sandalyede oturuyordu, ama o mahcubiyetle kimsenin yüzüne bakamadım tabi. meğer babamın amcasıymış. ben çıktıktan sonra kötü bakkala sormuş bu kimin kızı diye. babamın ismini duyunca bi kalıp sabunu kendisi alıp bi çocukla peşimden eve göndermişti.
daha dün gibi, ama üstünden yıllar geçti. bayram için memlekete gittigimde onun da mezarını ziyaret edip yine bu olayı yad ederek rahmetle anmıştım kendisini. huzur içinde uyuyordur umarım. geride böyle güzel anılar bırakmak, kalp kırmadan, ah almadan yaşamak ne güzel olmalı.
baki'nin de dediği gibi "baki kalan bu kubbede hoş bir sada imiş ", bizlere de hoş bir sada birakmak nasip olur umarım.
yaran fıkralar
-
bakan olan görgüsüz birisi şoförüne sorar:
'şoför söyle bakalım eşekle şoför arasında ne fark vardır? '
şoför bir süre düşündükten sonra mahcup bir şekilde;
'bilemedim bakanım' diyor.
bakan cevap olarak:
'eşeğe çüş diyince, şoföre ise dur diyince durur' demiş.
bunun üzerine şoför çok sinirlenmiş ama karşıdaki bakan olduğu için bir şey söyleyememiş.
belirli bir süre sonra bu defa şoför bakana:
bir soru sorabilir miyim bakanım' der. bakan da:
'sor bakalım' der.
şoför sorar: 'eşekle bakan arasında ne fark vardır?'
bakan bir süre sonra:
'bulamadım şoför söyle bakalım' diyor.
bunun üzerine şoför de:
' vallahi bakanım ben de bulamadım... '
h&m'yi eyçenem diye okuyan tip
-
umarım tek derdin budur.
yaşar usta
-
repliğin tamamı şöyle:
yaşar usta-saim beyi görecektim.
sekreter-randevunuz var mi?
yaşar usta-yok.ama yaşar usta derseniz beni kabul eder.çok önemli.
sekreter-hiç sanmıyorum ama bir sorayım.(telefonda) saim bey, yaşar usta diye biri sizinle görüşmek istiyor.peki efendim.(yaşar usta'ya) sizi bekliyorlar, buyrun.
(içeri girer)
saim bey-söyle ne istiyorsun?
yaşar usta-bak beyim, sana iki çift lafım var.koskoca adamsın.paran var, pulun var, herşeyin var.binlerce kişi çalışıyor emrinde.yakışır mı sana ekmekle oynamak.yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak.ama nasıl yakışmaz.sen değil misin öz kızına bile acımayan, bir damlacık saaddeti çok gören.anlamıyor musun beyim, bu çocuklar birbirini seviyor.ama ben boşuna konuşuyorum.sevgiyi tanımayan adama sevgiyi anlatmaya çalışıyorum.hıh.sen büyük patron, milyarder, para babası, fabrikalar sahibi saim bey.sen mi büyüksün.hayır ben büyüğüm, ben, yaşar usta.sen benim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç.gözümde pul kadar bile değerin yok.ama şunu iyi bil, ne oğluma ne de gelinime hiç birşey yapamayacaksın.yıkamayacaksın, dağıtamayacaksın, mağlup edemeyeceksin bizi.çünkü biz birbirimize parayla pulla değil, sevgiyle bağlıyız.bizler birbirimizi seviyoruz.biz bir aileyiz.biz güzel bir aileyiz.bunu yıkmaya senin gücün yeter mi sanıyorsun.dokunma artık aileme.dokunma çocuklarıma.dokunma oğluma.dokunma gelinime.eğer onların kılına zarar gelirse ben, ömründe bir karıncayı bile incitmemis olan ben, yaşar usta, hiç düşünmeden çeker vururum seni.anlıyor musun.vururum ve dönüp arkama bakmam bile.(çıkar)