ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
tek başına yaşamanın dezavantajları
-
alışkanlık yapması.
zamanla her şeye tek başına karar vermeye öyle alışırsınız ki kendi hayatını kontrol etmenin gücü çok tatlı gelmeye başlar ve artık o hayatı kimseyle paylaşmak istemezsiniz. yalnız siz ve sizin cumhuriyetiniz vardır. kral da halk da sizsiniz.
televizyon makinası
-
hakkı devrim'in arada kaynamış bombasına şahit olduğumuz program...
ahu tuğba: e ben gideyim o zaman...
okan: ya hayır, bayılıyoruz biz sana
ahu tuğba: e ben de sana bayılıyorum !!!
hakkı devrim: e biz gidelim o zaman :)
yaran facebook durum güncellemeleri
-
küçükken yalan söylediğimiz zaman "atma recep din kardeşiyiz" derdik ya hani; neden ahmet, mehmet değil de recep denildiğini şerefsizim yeni anladım.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"biz evlenmeden önce elele tutusmaya utanırdık " diyen teyzeler, zaten 14 yaşında evleniyormuşsunuz 5 yaşında da elletmeyiverin artık.
haklımı ne bilemedim ki.
karma yükseltme yolları
-
en iyi yöntem adam gibi entry'ler girmektir ancak gene de başka yöntemleri merak edenler için nasıl yapılacağının örneği ilgili link'te verilmiştir:
http://sozluk.sourtimes.org/…te.asp?id=10403788&v=1
--- spoiler ---
ilgili link oy verme linkidir
--- spoiler ---
artık fiziğimle gündeme gelmek istemiyorum
-
(bkz: albert einstein)
almanya'da lambaların çalışmadığı trafik videosu
-
bir elin parmağını geçmeyecek kadar çalınan kornalar dışında trafik ışığı varmış gibi hareket eden yaya ve sürücüler. gerçekten müthiş.
yurdumda böyle bir olayda kornayı geçtim, trafik kitlenir hatta ve hatta yol vermeme kavgası dahi çıkabilir.
beşiktaş
-
doğma büyüme ankaralıyım. istanbul'a yerleşeli beş yıl bitti geçen hafta. daha eve elektrik bağlatmadan gittim kombine aldım. işten güçten sezonda 2-3 maça gidebilsem bile stad yıkılana kadar da her sezon aldım. inönü'den hatıra kalan kombine kolduğum da evin balkonunda duruyor hala. beşiktaş dergisine de aboneyim, hem de iki tane. kart1903 de almıştım, arada kulüpten arıyorlar, saat al havlu al kahve fincanı al ıvır al diye, hiçbirini geri çevirmedim.
yirmi yıllık iki üye onaylı üyelik formumu kulübe vereli aylar yıllar geçti, hala bir dönüş yok ama. neyi beklettiklerini bir söyleseler de; kendimi bildim bileli hayatımın bir parçası olan bu kulübe niye üye olamadığımı, benim sevdamın kimin keyfiyetine bağlı kaldığını öğrensem.
başka sözüm yok hakim bey.
ingilizce konuşurken yapılmış en büyük salaklık
-
orta okulda ders sırasında..
-neydi pantalon ingilizce de,sen söyle bakayım
-pentılın
yaran kısa mesajlar
-
-şu saatte orada olacağım.
evet dünyada nokia'nın taslak mesajlarını kullanan tek kişi benim babam ve o da yanlış kullanıyor.
hatırladıkça iç burkan garibanlık anıları
-
ilkokul yılları. anne baba boşanmış. baba bok gibi zengin, ancak sadece kendisine kadar zengin. anne 2 çocukla ortada kalmış, durumlar zor.
kış günü, bot alınması lazım. mecbur kalınca baba aranır;
- baba, ayaklarım 36 numara, botlarım ise 34 numara. yenisini almam lazım.
+ anana söyle
- peki
birisi "baba" mı dedi?