hesabın var mı? giriş yap

  • twitch streaminde yorumlari izlemesi de cok eglenceli.

    o anki haliyle guzel gorunen resme yeni bir kisim eklemek icin vurdugu ilk firca darbesinde:
    -ruined
    -ruined this time
    -ruined

    birkac dakika sonra o karalti guzel bir agaca donusunce:
    -saved
    -omg it's magic
    -saved
    -saved
    -i told u guys

    arada palette renkleri secerken birisi anliyor cikiyor bagiriyor:
    -tree incoming!!!

    resim bitene kadar bunlar bir dongu halinde devam ediyor. resim bitip de bob ross hadi gorusuruz haftaya diyince 10 bin kisi arka arkaya gg yaziyor.

    streamde ara olmadigi icin hemen arkasindan diger bolum basliyor. bob amca hi welcome diye girince yine 10 bin kisi ayni anda:
    -hi
    -hi
    -hi bob
    -hi

    bir ekranin basinda bekleyen binlerce kucuk minyon gibiler. bob ross hi diyor. dalgalanarak arkalara dogru giden bir hiiiiiii dalgasi basliyor.

  • bugün panamalı arkadaşıma;
    -ispanya'ya karşı koloniler olarak bizi destekliceniz heralde, dedim,cevaben;
    -olm siz baharat yoluyla ipek yolunun bokunu çıkarmasanız ispanyollar gelip bizi bulmayacaktı, sizin yüzünüzden s.kildik, dedi.

    güler misin ağlar mısın amk.

  • bu gözlemini de 1988 yılında yaptığı bir finlandiya gezisiyle perçinlemiş. amk kıyamet koptu lan o dönemden beri, sovyetler yıkıldı, berlin duvarı yıkıldı, iran-ırak savaşı bitti, abd ırak'a iki kere girdi, akp geldi, o gün daha doğmamış çocuklar hakkari'nin dağlarında ölmeye başladı. kuzey kore'nin devlet başkanı bile öldü lan, ama finlandiya illa ki aynı kalacak, çünkü engin ardıç en son o vakit gördü.

  • çok normal bir durum. ben bile bizi sevmiyorum amk, adam niye sevsin, sevilecek tarafımız mı var?
    hadi onu geçtim de, madem ucuz iş gücü için geliyor alma amk ülkeye, bütün yabancı sermayeyi bir sınır dışı etsene allasen, ne olacak çok merak ediyorum..

  • yolcu uçaklarının kanatlarının ucunun resimdeki gibi yukarı doğru kıvrımlı olmasının nedenidir.

    bilindiği gibi kanat üzerinde kaldırma kuvveti oluşturabilmek için uçak kanadının alt* ve üst* yüzeyleri arasında basınç farkı oluşturulur. toplam basıncın bir streamline boyunca korunacağı varsayımında bulunulursa, kanadın hücum ve firar kenarlarını kesen doğrunun üzerindeki kanat kalınlığı altındakinden yüksek olacağından dolayı kanat üzerinde daha çok streamline birikir. dolayısıyla hız kanat üzerinde daha fazla olur. böylece kanat altı ve üstünde bir basınç farkı yaratılır ve taşıma kuvveti oluşur.

    mamafih, kanadın ucuna doğru gidildikçe kanat kalınlığının düşmesi neticesinde kanadın alt yüzeyinden üst yüzeyine doğru bir akış gerçekleşmeye başlar. uçağın yatay eksendeki hızı nedeniyle de bu basınç farkı bir girdap oluşturur ve uçağın üzerindeki kaldırma kuvveti düşer. literatürde bu girdaba, kanat ucu girdabı* denir. particle image velocimetry ile yapılan deneylerde hayli sempatik bir görüntüsü olmasına rağmen, bu girdap toplam basıncı farklı bir düzleme taşıyarak kaldırma kuvvetini düşürür ve bu durum da uçağın yakıt tüketimini artırıcı etki yapar.

    bu girdabın etkisini azaltmak için yolcu uçaklarının kanat uçlarında winglet adını verdiğimiz yukarı doğru kıvrılmış kanatçıklar vardır. böylece kanat altındaki yüksek basınçlı akış bu kanatçığın yaptığı blokaj sayesinde kanat üstüne daha zor akacak ve kanat ucu girdabının yakıt tüketimi üzerindeki olumsuz etkisi azaltılmış olacaktır. öte yandan, bu ek kanatçık drag coefficient üzerinde artışa neden olarak farklı bir artışa sebep olacaktır. bu nedenle wingtip winglet tasarımı da kendi içinde bir optimizasyon gerektirmektedir.

    meraklısına not: eğer bu girdabın etkisini görmek isterseniz, kağıttan iki uçak yapıp birinde kağıdın ucunu kıvırın, diğerinde kıvırmayın ve iki uçağı da aynı hızla ve hücum açısıyla fırlatın. kanat ucu kıvrık olan uçak daha uzun menzile ve irtifaya sahip olacaktır.

    edit: yanlış olarak savunulan kanat yüzey mesafeleri ile ilgili kısım güncellendi.

  • o hararetli hararetli birşeyler anlatıyordur. mimiklerine el hareketlerine bayılırsınız, cümlesini böler, araya dalarsınız;

    -seni çok seviyorum

    2 sn sessizlik

    +üff ne diyodum ben. kafam karıştı
    -gel buraya geeeel

  • sakarya'da bir meslek lisesindeki özel eğitim öğrencisini sevindirmek için okul bahçesine koca kamyonu getirten pırlanta gibi bir öğretmendir. çocuğun mutluluğunu görünce göz yaşlarını tutamıyor insan.

    sen çok yaşa hocam..

    link

    edit: link yenilendi.

  • bir gece otobüse binip ailemizin yanına gitmemiz gerekti olmaz olaydı. yanımızda bir tip bitti anında nereye gitmek istediğimizi de öğrendi firmanın birisi ile görüşürken. adam sülük gibi yapıştı zorla adını sanını bilmediğimiz bir firmanın otobüsüne bildirmeye çalıştı. git dersin gitmez biraz usteler kızarsın üzerine yürür; bir tane bile güvenlik görevlisi yok ortalıkta... (bkz: türkiye’nin ne kadar güvensiz ülke olduğu gerçeği)

  • have a hunch: (fiil) içine doğmak. örn: a kişisi: "blah blah blah" b kişisi: "oh, i had a hunch." (biliidim böyle olacağını)

    snitches get stitches: (cümle) birisini çocuksu bir şekilde tehdit etmek için kullanılan "cümle". "birini ispiyonlarsan, bıçaklanırsın ve sonucunda dikiş attırmak zorunda kalırsın" gibi bir anlama sahip.

    rest one's case: (fiil) genelde lafı gediğine koyacak bir şey söyledikten sonra kullanılıyor bu ve aşağı yukarı "söyleyeceklerim bu kadar" veya "ben diyeceğimi dedim" gibi bir anlamda kullanılıyor. örn: maç trt'de izlenir.... i rest my case!

    bring a gun to a knife fight: (fiil) "aşırı tedarikli davranmak" anlamında bir deyim. gerçek anlamı; "bıçakla yapılan bir kavgaya silah getirmek". 2 günlük tatile üç valizle gelen arkadaşınıza söyleyebilirsiniz.

    bring a knife to a gun fight:(fiil) "aşırı tedariksiz davranmak" anlamında bir deyim. tam anlamı "silahla yapılan bir kavgaya bıçak getirmek".

    unbeknownst to (him): (sıfat/zarf) "filancanın haberi bile olmadan, ruhu bile duymadan" şeklinde komple özneli yüklemli bir yan cümle yapmak yerine bu kullanılabilir. örn: unbeknownst to him, we have helped his family. (onun haberi bile olmadan, ailesine yardım ettik). yalnız bu kalıbı kullananlar entel dantel addedilirlermiş ha ona göre :)

    rub off on: (fiil) (birisini) etkilemek. örn: you're rubbing off on him. (sen onu etkiliyorsun.)

    cut me some slack: (deyimsel cümle) "bi rahat bırakın beni yav! iki dakka rahat ver be!" komple bu şekilde kullanılır. sakın ha bir özneye yüklem filan yapmayasınız!

  • muhasebe sınavı:

    soru: kasa sayımında 100bin tl eksik çıkmıştır. bunu büyük defterde* muhasebeleştiriniz.

    cevap: tekrar sayın, eksik çıkmaması lazım.

  • pucca isimli internet fenomeni ve yazar escobar twiti yüzünden yedi yıl hapis cezası aldı.

    seversiniz , sevmezsiniz.

    bu ülke fikri olanlara cehennem, kadın dövenlere, tecavüzcülere, hırsızlara, dolandırıcılara cennet.

    ülkemizde hukuk tacizcilerden çok fikirlere ceza verir.

    pucca'nın uyuşturucuya özendirmek gerekçesi ile aldığı yedi yıl cezayı biz defalarca şikayet ettiğimiz torbacıya aldıramadık.

    adam bağımlıyım, içiciyim deyip ceza almıyor

    pucca