ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
mehmet pişkin
-
milyonlarca çomarın her türlü aşağılanmayı hiçbir şekilde umursamadan, sorgulamadan, saygısızca, onursuzca ve hiç gocunmadan memnuniyetle yaşadığı bir ortamda, pek çok insanın yerinde olmak isteyeceği olanaklara sahip hiç tanımadığım bir insanın incelikli bir yaşam sürdürme konusunda takatinin kalmadığını söyleyerek ölüme gitmesini izlemek milyonlarca çomarla tek başına kalmış olma hissi verdi. varlığından bu kadarcık haberdar olmuş bir kişi olarak hissettiklerimi düşününce tanıyanlara gerçekten sabırlar diliyorum. keşke varlığından bu şekilde haberdar olmasaydım mehmet kardeşim, keşke aramızda olsaydın da bir gün seninle tesadüfen bir şekilde karşılaşıp gerçekten doğru düzgün biri ile tanışma ve iletişim kurma olasılığımız devam etseydi.
türkiye'nin en iyi futbol maçı spikeri
-
melih gümüşbıçak değildir.
"arda arda arda arda, arda gidiyor, arda arda arda, şimdi pasını verdi umut, umut umut umut....." bu ne lan?
27 haziran suriye rejiminin türk ordusunu vurması
-
askeri çek, mültecileri geri yolla, sınırı kapa, duvarını ör, mayınını döşe, bırak ne halleri varsa görsünler.
her gece çadırımıza erkekler geliyordu
-
(bkz: cool story bro)
"bu eylemlerde mala vurmayan, para almayan, içki içirilmeyen tek kişi ben miyim lan ?"
hiç evlenmeyecekmiş gibi hissetmek
-
geçenlerde buradan bir kıymetli yazarla buluştuk, tanıştık. nickini vermeyeceğim anlatacağım şeyi paylaşmak isteyip istemediğini bilemediğim için ama şöyle bir şey anlattı, hani hayalini kurduğumuz şeyler bir dua gibi bir dilek gibidir ya, ben hayalini hiç kurmamışım ondan böyle oldu herhalde dedi. yani bunun gibi bir şey anlattı.
o anlatırken, ben sessizce dinliyorken, şunu fark ettim ki ben de daha önce aynısını düşünmüştüm. kendimi izler gibi dinledim.
hayalini kurduğum ne varsa, öyle ya da böyle, kıyısından köşesinden gelip buldu bir şekilde beni. öyle şeyler yaşadım ki, birebir aynı, sanki kendi elimle çizdim hayatımı. fakat ben hiç evlilik hayali kurmadığımı fark ettim. hiç nasıl bir yuvam olur, eşim, çocuklarım nasıl olur ya da olmalıdır gibi hayallerim olmadı benim. ne çocukken ne ergen ne de yetişkinken.
hayalini bile kurmadığın bir şey nasıl gelip seni bulur ki? çok saçma değil mi? yalnızlığımı bile elimle çizdim sanırım.
bazısı bunu farkına varmasa bile hep hissediyor galiba.
doğru yerden vurulursa atom çekiçle parçalanır
-
atomun yuvarlak olması nedeniyle fırlayıp gideceğini düşünemeyen insan beyanı.
bir kadının hazırlanıp evden çıkma süresi
-
kesinlikle nereye gittigiyle degil kiminle bulusacagina gore degisen sure.
playstation herkesin alabileceği bir şey değil
-
sayenizde paşam
hamburger
-
bu yemeğin ismi gerçekten de almanya'nın hamburg şehrinden geliyormuş ya.
"hamburger" terimi, kıyma veya kıymadan yapılan yemeklerin üretilmesi ve yaygınlaştırılması geçmişine sahip olan almanya'nın hamburg şehrinden türetilmiştir.
19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında alman göçmenler, et yemekleri de dahil olmak üzere kendi mutfak geleneklerini amerika birleşik devletleri'ne getirdiler. baharatla tatlandırılan ve sıklıkla soğan ve ekmekle servis edilen hamburg usulü dana köftesi, amerika birleşik devletleri'nde, özellikle de new york şehrinde popülerlik kazandı. zamanla bu sandviç gelişti ve sonunda "hamburger" olarak bilinmeye başladı.
adı hamburg'dan gelse de bildiğimiz modern hamburger, esasında amerika birleşik devletleri'nde çeşitli şekillerde uyarlandı ve geliştirildi. dünyada farklı yerlerde, farklı yorumları da yapıldı elbet...
kaynak
yaran dizimag yorumları
-
dizi: game of thrones
at üstünde salınır gözleri deniz mavisi, önünde diz çökecek *mınakodumun cofrisi, ateşin efendisi demir tahtın varisi, delirt bizi çıldırt bizi khaleesi.
hamile kediyi parçalatan çocukların ifadeleri
-
özendirici mafya dizileri meyvesini vermeye başladı. siz rakı bardağını sansürlemeye devam edin.