ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bla bla car'daki ölücü yolcular
-
orta sınıf türk erkeğine gereksiz bir kibarlık hırkası giydirdiler. kibarlık karşılıklı bir meziyettir, bakarsınız karşınızdaki insan dikkat ediyor elbette sizde edersiniz. ancak bu olayda gördüğümüz gibi umarım gezegenden silinirsin diyor bu hala kendini anlatma peşinde. şu şekilde konuşan bir drama queen'e ya bisktir git diyerek engel vurmak gerekiyor.
mercedes erkeği vs bmw erkeği
-
mercedes erkeği zengin aile babasıdır. bmw erkeği zengin aile çocuğudur.
sevgilisi türbanlı diye boğazda mekana alınmamak
-
evli olup olmadığı belirtilmeyen çiftin başına gelen olay. zevce dememişsin sevgili demişsin buradan bekar olduğunuz ortaya çıkıyor. türbanlı dediğin namuslu olur. belli ki sen onu öpüp uyandırdığına göre zanisiniz. adam da tavırlarınızdan anlamış olacak ve gerçek bir müslüman beyefendiymiş ki sizi almamış. allah razı olsun faniden.
starbucks reserve
-
starbuck's clover adını verdiği yeni bir demleme yöntemi icat etmiş. bu yöntem de sadece bu reserve dükkanlarında satışa sunuluyor. yöntem, çok kahvenin (grande için 40 gr. civarı) az sürede( 1 dakika) demlenmesiyle oluşuyor. kahveyi de filtre kahve inceliğinde çekiyorlar. yöntem french presse benzese de tadı daha çok filtre kahveye benziyor. burada sundukları etiyopya kahvesi (galiba yirgacheffe'ti) kesinlikle normal dükkanlarında sattığı etiyopya kadar kavrulmamış. zaten paketini neredeyse 2 katı fiyata satıyorlar. daha özellikli olduğu belli. ama çok aramama rağmen paketin üzerinde kavrulma tarihini bulamadım.
gideceklere tavsiyem başka bir yerde bulamayacağınız clover adlı bu yöntemle yapılan kahveyi (reserve'e özel üretilmiş etiyopya veya peru kahve çekirdekleriyle) denemenizdir. onun dışında gerçek bir 3. dalga kahveci için biraz aşağıda ministry of coffee'ye gidin derim.
georges-eugene haussmann
-
georges-eugéne haussmann, iii. napoleon döneminde 1853'te seine ili valisi olmuş ve de paris'i şimdiki haline getirmiş saygı duymadan edemediğim kişidir. sokak lambalarından, banklardan o dönemden kalma olanlar vardır "vay be" dedirtir. paris'i gezerken, bulvarlarda sekerken neşe içinde onu anmak gerektir, zira bildiğimiz hali ile paris'i paris yapan odur. iki yatak denki atılıp tek kişinin geçebileceği genişlikte sokaklar göz açıp kapama zamanında gerilla savaşı karargahına dönüşmesin diye sokakları, caddeleri şu andaki paris havasına sokandır, belli bir estetik anlayışı ile taşınmaz (en azından orda pek taşımaya çalışan yok) şehir mobilyası ile paris'i donatandır, baron jorj öjen haussman.
dubai'de satılan magnum dondurma
-
hayatında hiç bağdat caddesine gitmemiş yazar beyanıdır.
bütün bir ömrü iyi beyaz peynir peşinde geçirmek
-
ömür katmanları kuramının iki başlı başlangıç noktasıdır.
şöyle ki:
beyaz peynir - kavun - rakı
beyaz peynir - domates - zeytinyağı
bu iki üçlemeden birinde karar kılınır ve bir ömür öncelikli olarak iyi beyaz peynir peşinde geçer. bu ömür sona erdiğinde, reenkarnasyon yoluyla diğer ömür katmanına geçilir ve bu sefer bir ömür iyi kavun, ya da domates peşinde geçer. bu katman da noktalandığında, son katmana gelinir ve bu defa da bir ömür iyi rakının ya da zeytinyağının peşinde geçer. bu ömür de bittikten kelli, son bir reenkarnasyon sürecinden geçilerek bu sefer bütün bir ömür "iyi beyaz peynir, iyi domates ve iyi zeytinyağından oluşmuş bir kahvaltı sofrası"nda, ya da iyi beyaz peynir, iyi kavun ve iyi rakıdan oluşan içki sofrası"nda geçer. görüldüğü üzere ömürler boyu sabır, bir ömürlük sefaya denk demektir.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
''artık tek umudumuz balkonun çökmesi''
9 ekim 2014 gaziantep'te 3 kişinin ölmesi
-
biz istanbul, izmir, antalya düşmana teslim olmuşken fransızlara karşı halk ayaklanması başlatıp kazanmış memleketiz, atatürk bile kütüğünü selanik türkiye topraklarının dışında kalınca gaziantep'e yazdırmıştır. gaziantep kurtuluş savaşının temel motivasyonlarından biridir. onlar istediği kadar antep'i kurdistan sınırı içinde göstersinler, biz oğuz türküyüz, memleketimizi üç beş ite puşta haine yedirecek değiliz, bizde şahinbeyler bitmez, şerefsiz pkklılar düşünsün.
debe editi: şahinbeyin ve vatanın her köşesinde bağımsızlık ve namus için toprağa düşenlerin ruhu şad olsun. vatana onların gözünden bakanlara selam olsun.
http://www.youtube.com/watch?v=znwsvwq_i4o
sokak röportajında muhabirin yaptığı nakavt
istanbul'un en az 10 bin camiye ihtiyacı var
-
(bkz: istanbul'un en az 10 bin metrobüse ihtiyacı var)
(bkz: istanbul'un boğaz hattında 3 metroya ihtiyacı var)
(bkz: istanbul'un 10 bin vapura ihtiyacı var)
(bkz: istanbul'un 10 bin sağlık tesisine ihtiyacı var)
(bkz: istanbul'un park ve yeşil alana ihtiyacı var)
aslolan;
(bkz: istanbullu'nun insan gibi yaşamaya ihtiyacı var)
olan biten'deki evlilik duyuruları
-
bişey itiraf edicem.
şimdi ben bu duyuruları her okuduğumda elimde olmadan bu çiftin ayrı ayrı başlıklarını inceliyorum "ulan acaba sözlükte nasıl tanışmışlar?" diye..
kızın başlığına giriyorum önce, çocuğun ilk entrysini arayıp buluyorum hemen:
bazen sonuç tamamen hayal kırıklığı oluyor tabi..
sweetgirl
1.hayatımın anlamı..ekşisözlüğe hoşgeldin bebişim!! (saykogitarist, 21.08.2003)
al işte dünyanın en sıkıcı çifti bu..zaten çıkıyorlarmış sözlükten önce de..:((
ama şöyle çiftler de olabiliyo:
sweetgirl:
5.entrylerinden anladığım kadarıyla bağımsız sinemayla ilgilenen yazar..(saykogitarist, 21.08.2003)
8. gerçekten çok güzel tespitleri olan yazar..(saykogitarist, 24.09.2003)
16.çukumel zirvesinde tanıştığım yazar, yanında erkek arkadaşı olduğu için fazla muhabbet edemesek de hoş sohbet bir insan izlenimi bıraktı bende..(saykogitarist, 11.10.2003)
22. şu bunaltıcı final döneminde msn sohbetiyle beni neşelendirmeyi başarmış badim.(saykogitarist, 2.12.2003)
27.bu zor günleri en kısa zamanda atlatacak olandır. sana erkek mi yok be süper badişim benimm:d:d(saykogitarist, 26.12.2003)
32.küçük sırrımızı sonsuza dek saklı tutacak olan badim..(saykogitarist, 01.01.2004)
36.biber kavanozum ;))) (aha bu noktadan sonra kopuyor zaten)
45.düpdüpdübeleğim..
60.pompiş yapmayı özlediğim..
70.yumiyumum..
75.hayatımı birleştireceğim insan!..
ahanda böyle işte..
ilişkilerini taa en başından itibaren tekrar yaşıyorum o entrylerde..çocuk kıza ilk nasıl yavşamış, kız ne tepki vermiş? sözlükte tanıştıktan ne kadar sonra buluşmuşlar? ne kadar sonra çıkmaya başlamışlar? ne zaman erkek/kız arkadaş yerine sevgililiğe terfi etmişler? sırf birbirlerine yazdıkları entrylerden o ana kadar ki ilişkilerinin soyağacını çıkarmaya çalışıyorum manyaklar gibi..
edit: olm anında msj doldu "abi ben de aynısını yapıyom ehehe" diye..tek manyak benim sanıyordum ama buralar hep manyak doluymuş sevineyim mi üzüleyim mi kestiremedim..