hesabın var mı? giriş yap

  • cumhuriyetin kurulduğu zamanlar, yeni fabrikalar da beraberinde açılmış ama çalışmak isteyen işçi bulunamadığı için işçilerin en az 5 yıl çalışmaları karşılığında ayrılsalar bile alabilecekleri paranın teminatı olarak ortaya çıkmış bir şeydir bu kıdem tazminatı ve zamanla şimdiki halini almıştır. velev ki bugün kaldırılması gündemde, hal böyleyken bizler ötv’nin çok yüksek olduğunu, kaldırılması isterken. hükümet daha da tezat bir hareketle kıdem tazminatını kaldırmak istemektedir, bu ne yaman bir çelişkidir? bizleri yok etmek mi istiyorsunuz? kolayca işten çıkarılıp, taş mı kemirelim istiyorsunuz?! hiç mi vicdan, allah korkusu yok siz de? bu nasıl bir aymazlıktır, yardım et allah’ım!

  • gecenin yarısı girdiğiniz çorbacıda , önden giren arkadaşınız selamünaleyküm dediğinde, arkadan aleykümselam diye cevap vermek ..

  • i.
    hiçbir şeyin yok olmadığı gibi bilinç yok olmaz. sahneye çıkar, sahneden iner. kime göre? sahnenin rölatif izleyicilerine göre. "artık" var olmayan bir şey "bize göre" artık yoktur. tamamen yok olduğunu iddia edemeyiz.

    zaman görecelidir ve mekan gibi uzamsal bir boyut olarak hayal edilebilir. nasıl önümüzden hızla geçen bir araba artık önümüzde olmadığı için yok olmuyorsa, evrende varlık sahnesine adım atmış hiçbir şey de bizim için artık orada değilken yok olmaz.

    bir video makarası düşünün, filmin son sahnesinden önce ana karakter ölüyor. film boyunca aktörün banttaki görüntüsünü saniyede 24 kare olarak izler sesini dinleriz. karakter öldükten sonra filmin son sahnesinde "artık başrol yok" deriz. bizim oyuncu olarak algıladığımız şey sesi ve görüntüsüdür. peki son sahnede başrol oyuncusunun görüntüsü ve sesi yok mu olmuştur? hayır, bandın gerisinde kalmıştır. bandı başa sararak baştan izleyebiliriz. bandı tersten oynatarak tersten izleyebiliriz.

    zamanın rölativitesinin keşfinden önce objektivist bakış açısı bilincin yok olduğunu savunabilirdi. ama artık objektif bakış açısının, zamanın bizim bağlı olduğumuz sınırlarının üzerinde düşünmesi gerektiğini biliyoruz. bilincin bütün etmen ve eylemleri uzay-zamanın katmanları arasında sonsuza dek saklanır, hiçbir şey yok olmaz.

    ii.
    ya bilince ne oluyor, öldükten sonra ne hissediyor? bunu bilemiyoruz, çünkü bu konuda hiçbir ölçümümüz yok. akıl yürütmelerimiz de inançlarımızdan daha bilimsel değil. şunu biliyoruz ki vücut öldüğü zaman bilinç de gözlemci statüsünü kaybediyor ve ne zamanı ne de mekanı algılayabilir halde oluyor. yani yukarıda bahsedilen evrende sonsuza dek var olma hali, yalnızca evrenin kısıtlamalarından bağımsız kuramsal bir üst gözlemcinin algılayabileceği bir şey. bilincin tekrar geri gelmesi ya da aynı zaman çizelgesini tekrar yaşaması gibi bir durum söz konusu değil. "bilince ne oluyor?" sorusuna ise hipotez olarak "doğmadan önce ne oluyor ise öldükten sonra da o oluyor" diyebiliriz, ama bunu asla ispatlayamayız.

    iii.
    öyleyse bilinç vücut tarafından üretilen bir şey midir? muhtemelen öyle gibi görünüyor. kaynağının ne olduğu, varoluşunun yaratılışa mı yoksa rastlantıya mı dayalı olduğu gibi pozitif bilimin ilgi alanı olmayan sorulardan bağımsız olarak (yani her iki durumda da) bilinç, bedenin fiziksel ve kimyasal kompleks süreçlerinin, kendi varlığının farkına varmış bir tezahürüdür. işleyişi tamamen kibernetik ve içsel görünmektedir.

    bedene müdahale ederek bilinci manipüle edebilirsiniz. örneğin ağrı kesici vererek acısını azaltabilir, uyuşturucu ve antidepresan gibi maddelerle nörolojik ve endokrin sistemlerine müdahale ederek kendini nasıl hissettiğini hatta ne yapmak isteyip nelerden hoşlandığını değiştirebilir, beynin bir kısmını alarak karakterini tamamen değiştirmesine yol açabilirsiniz. dahası, geçmiş deneyimleri hatırlatan uyaranlar ile (koku, ses, görüntü, dokunuş gibi) bilincin nasıl hissettiğini değiştirebilirsiniz. alzheimer gibi beynin fiziksel yapısını ve kimyasını değiştiren hastalıklar ile bilinç silinebilir bile. nefes alıp verme düzenine, beslenme alışkanlıklarına ve düşünce akışlarına müdahale eden meditasyon gibi tekniklerle arzulara ve hatta somatik işleyişlere (acı duymayı kontrol altına alma, kalp atışlarını düzenleme gibi) bilinç kendi kendini dahi manipüle edebilmektedir.

    peki bu durumda bilinç bedenden kaynaklanır diyebilir miyiz? neredeyse diyebilirdik, ama önce bedenin yayınlanan bir bilincin alıcısı olmadığını ispatlamamız gerekir. belki de bilinç dediğimiz şey "cloud"a benzetebileceğimiz (hikmetine fazla kafayı takmayacaksın) bir ağın parçasıdır, bizim ona bedenen yaptığımız müdahaleler sadece tekil aygıtımızdaki tezahürleri değiştirmektedir, bilincin kaynağı/kopyası bu üst ağda güncellenerek saklanmaktadır? belki de gerçekten bilincin daha "göksel" bir kaynağı vardır.** * ama bunun da ispatı pek mümkün görünmüyor. o nedenle buradan sonrası şimdilik bilimin değil inanç, mistisizm ve belki bilimkurgunun konusudur.

  • son edit: maalesef aslan ve anne babası hayatlarını kaybetti.

    edit 5: sitenin müteahhiti gözaltına alındı.

    edit 4: enkaz altında garaja düşerek sağ kalan aslan'ın annesi ceren dinç ve babası oğulcan dinç için iple çekecek dağcı ekip gerekiyor. enkazın başında olan kişilerin numaraları
    gizem dinç 0538 394 31 74
    sevil yılmaz 0532 724 20 18

    arkadaşlar benim aileyle doğrudan bir bağlantım yok dolayısıyla son güncellemeleri sizler gibi twitter üzerinden takip edebiliyorum. güncel bilgi yukarda yazdığım gibiymiş. çok fazla mesaj aldım, dönemediklerim varsa kusura bakmayın.

    edit 3: aslan bodrum kata düşmüş, bu nedenle dağcı-kurtarıcı ekibe ihtiyaç varmış. lütfen destek verelim!!

    edit 2: aynı binada köpeğiyle birlikte enkazda olan üniversite öğrencisi egemen de var, acilen madenci desteği gerekiyor. lütfen yardım lütfen!!! (bkz: egemen için madenci desteği)

    edit : malzeme eksiği var çalışma yapılamıyor bölgeye çok acil termal kamera, ses tarama gibi cihazlar gerek nolur yardım edin!!!

    güncel, teyitli, acil
    2,5 yaşındaki aslan 96. saatte hala ses veriyormuş! o hayata tutunuyor, bir el de siz uzatın, tutsun!

    açık adres: atatürk mahallesi, naci topçuoğlu caddesi, ayşe mehmet polat sitesi a blok şehitkamil/gaziantep
    link
    teyit için: şeyma yoldaş 0507 184 50 42

  • başlık: dün sayın başbakanımız bana el salladı lan

    1. evinden meclise gidiyordu
    subayevlerinde oturuyo bende aöf kaydı için aydınlıkevlerdeydim
    arabadan el salladı bana caddede kimse yoktu
    geçen hafta da melih gökçek pursaklarda top dağıttı bi tane top kaptım
    yavaş yavaş siyasete giriyorum ipneler
    (martibiyik ?, 22.10.2013 10:23)

  • bana özel sandığım bir durum. üç gündür günde birkaç doz çarpılıyorum.

    edit 1: başlığı açan kayıp. arkadaş son kez çarpıldı sanırım?

    edit 2: geri geldi, yanlışlıkla silinmiş entry.

  • ak parti'nin bulaşmadığı, zehirlemediği tek bir nitelikli şey var mı?

    yok. özellikle muhafazakar çevrelerde yetişmiş, eğitimli kuşaklara seslenmek istiyorum;

    arkadaşlar bu mankafalı eğitimsiz hırbolara allah rızası için artık destek vermeyelim.

    hep beraber bir ortak yol bulabiliriz. üst kuşakların yaptıkları hataları birbirimize ödetmeyelim.

    inançlarımıza saygılı, düşüncelerimize saygılı, sansürsüz bir toplumu hep beraber inşa edebiliriz.

    allah rızası için lütfen. bu kabul edilebilir bir kafa değil.

  • benim gibi üşengeç, siyasetle işi olmayan biri bile sandıkta görev aldıysa bir zahmet bulaşın artık şu işe. normal şartlarda oy vermeye bile gitmeye üşenen ben, sabahın 5'inde kalkıp sandığımın başına gideceğim. rica ediyorum ömrünüzden 1 güncük ayırın da şu rezilliklerden kurtulalım artık.

  • yöresel metotlar deneyen bi' psikolog, başarılı olma ihtimali yüksek. yenilikçi. evet.

  • başlık: kızın adı rojin

    entry: nerelisin diyorum istanbulluyum diyor.
    aslen nerelisin diyorum.7 kuşaktır istanbulluyuz diyor. ataları bizans kürdüydü galiba amk