ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bbc'nin terör olayından 2 dk sonra yayın yapması
-
bu saldırı beşiktaş gibi ücra, kimselerin uğramadığı adeta bir çölde gerçekleştiği için haklı serzeniştir. hele ki bir beşiktaş maçı sonrası kameraların orada olması kadar anormal bir durum yoktur. gene büyük resmi görenler tarafından sobelendin bbc.
21.00-05.00 arası kısıtlama kararının mantığı
-
insanlara olayın ciddiyetini hissettirmektir.
2008 krizinde, o dönem çalıştığım şirket (ki kendisi türkiye'nin enn taşşaklı holdinglerinden birinin lokomotif şirketidir, bunu patron şirketi olmadığını özellikle belirtmek için yazıyorum) hızla düşen hammadde fiyatları sebebiyle on milyonlarca dolar zarara uğramıştı. hatta sonrasında ciddi bir küçülmeye de gitmek zorunda kaldı.
bu kriz şirketi vurmaya başladığında alınan tedbirlerden ilki ne oldu biliyor musunuz? idari binanın ortasındaki çay standında bulunan meyve / bitki çaylarını kaldırmak ve sadece (sallama) siyah çayları bırakmak... şaka gibiydi.
bir kaç gün sonra fabrikanın müdürüne direkt "allahaşkına kaç kuruş kârınız olacak?" diye sordum... o da bana "ne kârı? amaç kâr değil, çalışanların işlerin yolunda gitmediğini hissetmelerini, gerçekten anlamalarını sağlamak" dedi.
efendim bu pandemi konusunda da işler yolunda gitmiyor. sebebi hükümetin parayı öncelikli tutan boktan politikaları biliyorum.. ama diğer bir sebebi de insanların umursamazlığı. işte bu 9-5 yasağı da umursamazlığı sorgulatıyor, insanların kendilerine biraz çeki düzen vermesini sağlıyor, "iş ciddi yav" dedirtiyor.
bu sayede de 1 ay içerisinde yarı yarıya azaltılabiliyor vaka sayısı.
19 ağustos 2014 beşiktaş arsenal maçı
-
o değil de bu arsenalli lavuklar o stadı nasıl buldular. taksici 200 euro kitlemiştir bunlara.
türkiye'de doğacaklara tavsiyeler
-
cok acele etmeyin dogmak icin, puaniniz yetmiyorsa bir sene daha calisin isvec'te belcika'da falan dogun.
istanbul'da taksicilerin kontak kapatma tehdidi
-
bize ne ya. turistler düşünsün.
konsolosluklara falan gidip dertlerini anlatsınlar.
tanım: türk vatandaşlarını ilgilendirmeyen durum.
yanlış anlaşılma editi: bu taksiciler türkler'i almıyor ya, alsa da mesafe beğenmiyorlar falan. ona gönderme işte. esprisini açıklamak zorunda kalan adam oldum ya la.
unutkanlıkta son nokta
-
yıllar önce otomobili uzun yolda sürerken birdenbire arabanın anahtarını evde unuttum aq diyerek tüm ceplerimi karıştırdım.
bulamayınca sağa çektim o an dank etti. anahtarın kontakta olduğu. 1-2 dakika güldüm kendime sanırım, anahtarı olmadan arabayı acaba nasıl sürüyordun şapşik diye.
iphone 14 pro max
-
kim nereden almış, nerede stokta yokmuş gibi sikko bilgiler almak isteyenlerin sözlükte takip edebileceği telefon modeli.
galatasaray
-
son iki maçının skorları art arda yazılırsa 1 9 0 5 rakamları çıkan takım.
m. kemal'in büyük taarruzda kaçarken attan düşmesi
-
daha at koşmadan atın sırtından düşen padişah özentisini akla getiren iddiadır.
ekleme: baslik bana kalmis.
(bkz: 12 agustos 1921)
erdoğan'ın birleşmiş milletler salonuna girişi
-
ülkenin ekonomik durumu bu kadar kötü ve gelir adaletsizliği bu kadar yüksekken, bir devlet yöneticisi, sizin vergilerinizle israfın dibine vurarak bilmem kaçtane vip uçakla kıtalar arası seyahat edip, son model lüks makam araçlarıyla kilometrelercelik itibar konvoyu ile geziyor ve siz de bununla gururlanıyorsanız, ya satılmış bir partizansınız ya da sizde zerre beyin yok demektir!!!
makarnacı “partizanlara”, kömürcü “cahillere”, mobil telefon bilirkişisi “telefoncu dayılara” ve havada çay pakedi kapmaya programlı “çay pakedi avcıları”na oy kullanma ehliyeti verilmesin!!! hükümet değişikliği olursa, derhal oy kullanma yasasının değişmesi gerekli!!! acilen!!!
orhan veli
-
özgürlüğü, boşvermişliği ve yalnızlığı en güzel anlatan şiiri belki de budur ;
şimdi evime girsem bile, biraz sonra çıkabilirim...
madem ki bu esvaplarla ayakkabılar benim,
ve madem ki sokaklar kimsenin değil...