ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bir evin modernliğinin göstergesi
-
çok garip, 21. yy'ı post-modern çağ olarak kabul edecek olursam, bu durumda modern bi bakıma nostaljik kalabilir.
yine de, bambu olabilir. sebebini bilmiyorum.
boğaz köprülerinin çift taraflı ücretlendirilmesi
-
desteklediğim karar. hatta köprüye bakanlardan da 2-3 tl kesilebilir. yok öyle çengelköy'de köprüye karşı oturup çay içmek beleşe bro. muhafazakarsan muhafazakarlığını bil. devletine katkını yap. oraya koca köprüyü sen beleşe manzara izle diye mi yaptı devlet?
nagehan ve rasim ozan'ın yurt dışına taşınması
-
tahminen bosna'ya yerleşecekler.
internette hastalık arama sendromu
-
ben bunu yaparken geçen sene öldüğümü öğrendim.
şehirlerarası otobüs yolculuğu klişeleri
-
genelde şehir dışında bulunan dinlenme tesisindeki çalışanların nerede oturduğunu düşünmek.
her gün buraya nasıl geliyorlar diye hayret etmek.
sözlükçülerin karşılaştığı efsane yobazlıklar
-
10 yıl kadar önce; o zaman 80 yaşında annem. bastonuyla yürüyor her sabah. cübbeli genç bir kopil anneme yaklaşıyor.
-namazınızı kıldınız mı?
- (anneciğim gözleri görmüyor net, mahallenin hocası sanıyor) kıldım efendim.
(mütedeyyindir anacım, her sabah kılar-dı)
-neden başınızı örtmüyorsunuz?
- (annemde şafak atıyor tabii) bana bak!!!@!@!@!
baş örtmek ne zaman moda oldu? !?
bastonuyla da kovalıyor adamı...
sonradan öğreniyor o namazı soranın da genç bir delikanlı olduğunu, cübbe içinde adam sanıyor kendini gerzek...
hiçbir zaman evlenemeyeceğini anlamak
-
24 yaşında anladığım olay.
bağlanma korkum falan yok. köpek gibi bağlanırım gel gelelim karşımdaki insan hiç bir zaman bağlılığımı kabul edemiyor. yapı itibariyle mobil iletişim çok umurumda değil. arayıp sormak benim fıtratımda yok ama bu demek değildir ki karşımdaki insanı önemsemiyorum. "hasta oldum ben" denildiğinde "geçmiş olsun"dur benim cevabım. "ay kıyamam sanaaa" geyikleri yapamıyorum. "karnım ağrıyor" diyen sevgilime "soda iç" derim ben. mantıklısı budur çünkü. beklenen ise "hiiiiii şimdi yanında olsam, ben bakarım sana". nereye yanında oluyorsun ? değilsin işte. var mı gerek, gereksiz lafa ? hatun kişi bunu istemiyor yazık ki.
çok istiyorum bir kızım olsun. belki kız kardeşim olmamasından ya da kız kuzenlerimin hepsinin bana göre gerizekalı olmasından kaynaklanıyor bu durum.
yalnız ölmek en büyük korkularından olan bir adamın çaresizliğidir bu.
dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar
-
otobüs kalabalıktır ve millet yorgunluktan ebesininkini çay tabağında görmüş durumdadır. ilerde 3-5 kızlı erkekli genç kümesi şakalar, bağrışmalar altında otobüsün huzurunu kaçırmakla meşguller. artık 40-45 yaşlarında bir adam dayanamaz,
adam : gençler biraz sessiz olun lütfen!
kız : ya tamam susarız [der ama gürültüye devam ederler]
adam :millet işten çıktı bir de siz bağırıp çağırmayın lütfen
kız : okulda hocalar, otobüste bunlar hep dırdır hep vırvır
adam : terbiyesizlere bak yavv, okulda konuşmazlar burada hâlâ konuşuyorlar,
kız : ya sanane babam mısın?
adam : ne bilim kızım annene sor * [ eee siz susmazsanız elbet bir susturan çıkar]
ismail türüt
-
elimde camide terleme görüntüleri var. ama sanatına laf yok: çünkü bi boka benzemiyor.
güzel kız ile çok güzel kız arasındaki fark
-
çok güzel kız paket halinde güzel oluyor bence. mesela adı da güzel oluyor, ses tonu da güzel oluyor, ailesi de güzel oluyor gibi.
güzel kız tek başına güzel kız o kadar.
instagram yüzünden soğunulan şeyler
-
yeni evliler kesinlikle. yani isteme sürecinden başlayıp gerdek gecesine kadar takip ettiğimiz bu insanların büyük aşkı ilişkiden soğutmuştur.
15 haziran 2021 financial times manşeti
-
ecevit’in ahını almayacaktınız dedirten manşet.
bu hayatta dünya lideri de(!) olsan kınadığını yaşıyorsun.
1923 yılında manisa'da çekilmiş fotoğraf
-
gencecik cumhuriyetimizin güzel insanlarını yansıtan fotoğraftır. bugün çoğu kesimden farklı olarak kadınlar ön plana çıkartılmış, geride bırakılmamıştır. genci, yaşlısı, engellisi herkes birarada poz vermiştir. fotoğraftaki insanların gözlerinden umut ve yorgunluk akmaktadır. aralarında yaralı görülenlerin de olduğu düşünülürse belki de milli mücadele sırasında savaşmış insanların da yer aldığı fotoğraftır. arasıra da olsa yapılan savaş çağrılarına inat ille de barış diyelim. birbirimize sahip çıkalım.
manisa 1923