hesabın var mı? giriş yap

  • erdoğan'ın öptüğü, sedat peker'in araba hediye ettiği 15 temmuz gazisi ahmet onay'ın, o gece ayağının çizildiği, kan tuttuğu için fenalaştığı anlaşıldı.

    bir yakınının olayın gerçeklerini ifşalaması

    vay arkadaş memlekette herkes nitelikli dolandırıcı olmuş.sosyal medya olmasa hakikaten hiçbir şeyden haberimiz olmayacak.rezil bir düzen gerçekten...

    edit : videonun gerçek olup olmamasından çok şahısa tanınan ayrıcalıklar evler,arabalar,özel kalemlik bile başlı başına yandaşlık,liyakatsizlik kokuyor.adamın önüne cenneti sermişler daha ne olsun!bu duygu sömürüsünü falan geçmiş artık hastalıklı bir adam kayırma olmuş...ulan gaziysen bile sosyal yardım alıyorsun,gereken yerlerde zaten ömür boyu ailene yeterli ayrımcılık tanınıyor bu kadar ihtişam merakı da bokunu çıkarmaktır...ama asıl suçlunun kim olduğunu herkes biliyor yine bize kahrolmak düşüyor.

  • kıyametle ölmeyi hayal ediyorum ben. son nefesimi verir vermez kıyamet kopsun istiyorum. ben gittikten sonra herkes çok eğlenecek diye korkuyorum çünkü, partiyi kaçıracakmışım gibime geliyor.

  • özet geçiyorum:
    thy uçağındaki fransızlar bağırarak bir şeyleri protesto etmişler, başka fransızlar da bu fransızları protesto etmişler, biz türkler bir boku protesto etmemişiz, sonra protestocu fransızlar uçaktan atılmış.

  • 20 yaşındaki bali bağımlısı gençlerin nöbet kulelerinde mangal yaptığı bir ordu değildir.

  • güzel film, hayatınızı değiştirecek film olmayabilir ama zaman kaybı demek de zalımlık olur. o kadar da şaabmayın gençler.

    --- spoiler ---

    başkanın özel kalem müdürünün bizzat başkanın oğlu olması, nasa'nın başında anestezi uzmanının olması aslında çok paralel evren sayılmaz, birkaç bin km ötede olabilecek şeyler bunlar. abartı olsun diye yapmışlar ama abartı olmamış bizim için.

    "kuyruklu yıldız aslında hiç yok" diyenler sanırım covid diye bir hastalık yok diyenlere ithafen eklenmiş.

    look-up'ı don't look-up olarak değiştirerek bunun üzerinden hamaset yapan siyasiler var...
    "size yukarı bak diyolar çünkü onlar size yukardan bakıyolar" falan gibi akp siyaseti var. gerçekten amerika da böyle mi lan?
    bizim kadar varoş ve kalitesiz mi siyaset?

    --- spoiler ---

  • açılın hesaplayan adam geldi. marmaray'da 43 adet durak var. toplam mesafe 76,6 kilometre. mevcut şartlarda süre gebze halkalı arası teorik olarak 111 dakika. bu 111 dakikada trenler 43 kere duruyor. bununla beraber trenin max hızı teoride 100km/h ama ekonomik olması açısından 60km/h hızla hareket ediyor.

    referans olarak bu video'yu aldım. 3 tane durağı** * örnek veri aldım ve hesabımı yaptım.
    tren video'nun 03:37 anında osmangazi isimli durakta duruyor. 04:18'de tekrar hareketine başlıyor.
    fatih isimli bir sonraki durağa 05:41'de yanaşmaya başlıyor. tamamen durması 06:08'inci saniyede gerçekleşiyor. trenin tekrar harekete geçtiği an ise 07:02'de.
    çayırova durağına 08:15'de giriş yapıyor ve yavaşlayarak 08:43'te tam olarak duruyor. tekrar harekete geçmesi ise 09:10'da gerçekleşiyor.

    şimdi elimizde olan veriler şunlar:
    3 durak için tamamen durma süresi ortalama 41 saniye
    bir marmaray durağı yaklaşık 250 metre görsel
    bu 250 metrelik mesafe yavaşlarken yaklaşık 30 saniyede kat ediliyor.
    buna karşılık durak arası peronları katmadan ölçtüğümüz mesafe osmangazi fatih(gebze teknik) arası 1450 metre ve fatih çayırova arası için 1200 metre görsel

    yanaşırken kaybedilen süreyi de bu bilgiler ışığında hesaplayabiliyoruz.
    2650 metreyi marmaray normal hızında 156 saniyede alırken. (saatte ~60km/h) bunun yaklaşık onda biri olan 250 metrelik durak uzunluğunu 30 saniyede alıyor. düz bir oran orantı yapacak olsaydık tren normal hızında 250 metreyi (250*156)/2650= 14,72 yani yaklaşık 15 saniyede alacaktı yani yavaşlarken de 15 sanyiye kaybediyoruz..

    şimdi durakta bekleme süresi 41 saniye. hızlanma ve yavaşlamadan kaybımız da 15 saniye. trenler nispeten seri şekilde hızlanıyor ama hızlanırken de hadi düz hesap olsun, 4 saniyelik bir kayıp olsun ekstradan her durak 1 dakikalık bir zaman kaybı demek. toplamda 43 durak olan bir marmaray 42 kere değil de 21 kere durduğunda kazancımız toplamda 21 dakika. yani her iki durak başına 1 dakika .

    sefer sıklığının da hadi 8 dakika olduğunu varsayalım. standart normal dağılıma göre perona gelen yolcunun treni bekleme süresi ortalama 4 dakikadır. gelecek olan trenin bizim gitmek istediğimiz durağa denk gelmeme ihtimali de yarı yarıya olacağı düşünülürse %50 ihtimalle 8 dakika daha beklememiz gerekecek ve dolayısıyla ortalama bekleme süresi 4 dakika artarak 8 dakika olacak.

    her iki durakta bir dakika kazandığımıza göre 4 dakkalık ekstra tren bekleme/aktarma süremizi telafi edip bu sistemden karlı çıkabilmeniz için marmaray ile en az 10 durak gitmeniz gerekiyor. hadi ortalama bir marmaray kullanıcısı ataköy pendik hattının yarısı kadar (12 durak) seyahat ettiğini düşünürsek bu sisteme göre sadece 2 dakika kar ediyor.

    peki 2 dakika için bunca kargaşaya, kaosa değer mi? bence değmez?
    hatta çoğu insana sorsalar 10 dakika daha sürsün aktarma yapmayalım der. ayrıca marmaray'da ayrılıkçeşmesi, yenikapı gibi diğer ulaşım araçlarına aktarma yapılan ve bana göre her trenin mutlaka durmasını gerektiren duraklar var. araçların bu durakları atlaması da mantıklı olmaz. daha bunun arızası var osu var busu var. kısaca özetlemek gerekirse uygulamaya değmez bir fikir.

    diğer meseleler:
    soru: trenler sadece iki duraktan birinde durursa diğerini nasıl geçecek? orada vakit kaybı olmayacak mı?
    cevap: hayır teoride bir sorun olmaz. çünkü a treni 1.3.5.7 b treni 2.4.6.8 şeklinde ilerlediği vakit iki tren de durakları atlayarak daha hızlı hareket ettiğinden birbirlerine yetişmeyecekler.

    soru: peki sadece bazı trenler express olsa onlar durmasa olur mu?
    bu sistem ancak her tren iki durakta bir durarsa işleyebilir, diğer türlü hızlı olan trenin diğerini geçmesi sinyalizasyon açısından bir kabusa dönüşür. yht kazalarında ölenleri unutmadık.
    (bkz: 13 aralık 2018 ankara-konya yht kazası)
    (bkz: 8 eylül 2021 yht kazası)

  • tehlikeli bir kimyasaldir ancak kontrolu mumkundur.
    ızmir'de bir kimya ogrencisi internetten siyanur alip evde deney yaparken siyanur yere dokulmesi sonucu anne ve babasi oluyor, digerleride hastaneye kaldiriliyor.

    siyanur insanlari nasil olduruyor? basitce anlatmak gerekirse, gaz halindeki siyanur (ornegin hcn :hidrojen siyanur) akcigerlerden kana karisiyor ve hemoglabinleri bagliyor. kanda oksijenin tasinmasini gerceklestiren hemoglabinler bagli oldugu icin oksijen baglayamiyor. oksijensiz kalindigi icin de olum gerceklesiyor.

    peki bu siyanur kati haldeyken gaz ortaya cikar mi? havadaki nem ve diger gazlar ile tepkimeye giren bir miktar siyanur gaz olarak saliniyor. ama normal havalandirilan bir ortamda bu buyuk bir sorun degil. asil sorun olan dusuk ph'li solusyon halindeki siyanur. dusuk ph'li solusyonlar hidrojen atomunca zengin ve siyanurle birlesip hcn gazi olusturuyor ki bu en tehlikeli hali. ph 7 ve alti olmasi durumunda butun siyanur gaz haline donusuyor. hcn-cn vs ph iliskisi

    ben bu kazanin sadece yere dokulen siyanur sebepli olmadigini (en azindan bu kadar basit degil), daha farkli hatalarin bir araya gelerek bunu olusturdugunu dusunuyorum.

    ayrica siyanur'un satisi normalde siki denetim altinda olmasi gerekirken internetten buna ulasmak nasil bu kadar kolay bilemiyorum.

    kaynak link

  • bir noktadan sonra kopar.

    - so it's like a forum?
    - well, as i said you have to follow a certain format
    - why?
    - because due to the donkey's dong

  • üzerinden asırlar geçse de insanoğlunun o dönemdeki gençliğe olan bakışı pek değişmiyor.

    sanırım bu konudaki en güzel sözü ata yadigârımız, güzel insan muazzez ilmiye çığ hocamız söylemiş.

    'sümer tabletlerinde "bu gençlik nereye gidiyor" yazısını gördüğümden beri, gençleri sorgulamıyorum.'

    bu konudaki diğer örnekler için;

    'bugünlerde gençler kontrolden çıkmış durumda. kaba bir şekilde yemek yiyorlar. yetişkinlere karşı saygısızlar. ebeveynlerine karşı çıkıyorlar ve öğretmenleri sinirlendiriyorlar.'
    ( aristo mö 350 )

    'günümüzün çocukları lüksü seviyor, kötü davranışları var, otoriteye baş kaldırıyorlar, yaşlılara saygıları yok, çalışmak yerine lak lak etmeyi seviyorlar.
    çocuklar artık evlerinin hizmetçisi değil, tiranı... anne babaları odaya girince ayağa kalkmıyorlar, onlara itiraz ediyorlar, destek olmak yerine laklak yapıyorlar, şapır şupur yiyorlar, bacak bacak üstüne atıyorlar, öğretmenlerine zulmediyorlar.'
    ( sokrates mö 399 )

    ' günümüzün gençleri öyle umursamaz ki ileride ülke yönetimini ele alacaklarını düşündükçe umutsuzluğa kapılıyorum. bizlere, büyüklere karşı saygılı olmayı, ağırbaşlı davranmayı öğretmişlerdi. şimdiki gençler kurallara boş veriyorlar. çok duyarsızlar ve beklemesini bilmiyorlar.'
    ( hesiod mö.800 )

    ha bu arada z kuşağı diye bir kuşak mı olur amk, bizim 94 model renault fairway arabamız vardı.