ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
zübeyde hanım'ın atatürk'ten para istemesi
-
hikayenin aslı şöyledir;
zübeyde hanım 5 kuruşunun kalmadığı bir gün ankara'ya telgraf çeker
paramız bitti oğlum diye sıkıntısını belirtir. bunun üzerine salih bozok, atatürk'ün yanına gelerek:
''elimizdeki mevcut paradan gönderelim mi'' diye sorar.
atatürk:
''zübeyde'ye 20-25 gibi gitmesi lazım" der, ve hemen telgraf çeker, "paraları sıfırladınız mı?".
başkası mıydı lan o yoksa???
adnan oktar'ın programında arkadan geçen at
-
şu videoyla görülebilir: http://youtu.be/wuqpyytwot8
nuh'un gemisi amk.
edit: yutub linkini öldürmüşler. burdan devam: http://video.uludagsozluk.com/…kadan-geçen-at-2117/
edit2: ikinci link de ölmüş. şöyle yapalım: http://goo.gl/hzy7b
joachim löw
-
hayat çok garip amk. bundan 12 sene evvel adamı futboldan anlamıyor diye 6 haftada adanaspor'dan kovmuştuk şimdi dünya kupası sahibi. çocuklarına anlatıp taşak geçer herhalde.
ankara yenimahalle belediye kreşinin tabağı
-
kreş değil sıbyan bölüğü. çok nöbet yoktur inşallah.
kate middleton
-
üçüncüye hamile olduğu için eleştirilen düşes.
sanki çocukları doğurup doğurup ışıklarda araba camı sildiriyo amk.
çocukluk dönemi sanrıları
ünlü biriyle ilişki yaşamış sözlük yazarları
-
atv nin önünden geçmiştim bi defa, ali kirca haber sunuyordu ben otobusun icinde tavsan gibi bakmistim. tvde ciktim mi bilmiyorum. barbaros bulvarinda.
28 temmuz 2019 hadise'nin instagram paylaşımı
-
(bkz: no ass found)
türkiye'de tezgahtarların asık suratlı olması
-
12 saat çalışan 1000 tl civari maaş alan ve belki sigortasi olmayan insandan ne beklenildiğini anlamadığımdır.
17 sene hayranı olduğu kadınla evlenen adam
-
aslında çok da özel bir şey olmadığını yüksek tahsilli bir sığırdan öğrenmiştim.
iş çıkışı, kurumun cafeteryasında toplanıp, birer kahve içeriz stresten arınmak için. kurumda çalışan erkek doktorlardan biri de masamıza ortak olur mütemadiyen, çok da güzel sohbetler edilir. sadede gelelim;
ilişkiler üzerine konuşurken, kız arkadaşlardan biri "hocam evli misiniz?" diye sordu.
"1. turu sonlandırdım, 2. tura başlayacağım." dedi.
bu boşandığını ve 2. kez evlenmek üzere olduğunu söylemenin kuuuul versiyonu olsa gerek. neyse... derken 2. irdeleme cümlesi geldi arkadaştan; "zor olsa gerek hocam 2. bir evliliğe karar vermek."
"20 sene önce fakültedeyken aşıktım ben ona. evlenme teklif ettim, kabul etmedi ama ona olan tutkum hiç bitmedi. sonra o evlendi, ben evlendim, çocuklarımız oldu. eşlerden ayrıldık. 20 yıl sonra tekrar evlenme teklif ettim ve kabul etti." diye cevap verince bizim ultra romantik salak kız birden "ayyyyyyy ne tatlıııı!" diye göz bebeklerini kalp şekline bürümüştü ki cümlenin devamı geldi;
"20 yıl bekletti beni. aylarca nefes aldırmadan becereceğim onu!"
hayatımda o kadar sinirlendiğim çok zaman olmuştur ancak birinin yüzüne kusmak istememin örneği çok da yoktur. velhasıl dostlar, her zaman çok da "ayyyyyy ne tatlıııııı!" olamayabildiğini 1. ağızdan dinleyerek öğrenmiş oldum.
sizinle eğlendi benimle evleniyor
-
(bkz: hiv testi)
şiddetle önerilir.