hesabın var mı? giriş yap

  • sürekli "ulan akşam hanım eve küçük yoğurt mu istediydi büyük yoğurt mu?" der gibi kafasını ovuşturup düşünüyor.

  • uzun süredir cevabını bulamadığımız soru. koskoca cumhuriyet onu kuran partinin ana muhalefet olduğu dönemde ayaklar altına alınıyor, tepede bir başbakan diktatöre dönmüş, halk suriye'yle savaşmak istemiyor - o istiyor bombalar patlıyor, atatürk'e ayyaş diyor, alkolle ilgili peşpeşe yasaklar, kürtaj suç, tecavüze uğrayan kadın suçlu, okullarda ana ders islam, ösym zaten batmış, tarikatlere cevaplar dağıtılıyor, kıyafetine laf ediliyor, tüm halk karşı başbakan 3. köprüyü yapıyor, tam şu anda gezi parkında ağaç isteyen çocuklar biber gazına maruz kalıyor, gazeteciler içeride, aydınlar içeride, kahramanlar içeride hükümet apo'yu dışarı çıkarmaya çalışıyor, tc'yi kaldırmaya çalışıyor.. 10 senede bir ülke nasıl 100 sene geriler canlı canlı yaşatıyor.

    şu saydıklarıma bir bakın. beyninize format atıp yeni duyuyormuş gibi bir okuyun. her biri skandal bunların. ve %49 bu adamı destekliyorsa %51'i de nefret ediyor bu adamdan. yani bu ülkenin çoğunluğu bu adamdan nefret ediyor. biri bana söylesin chp napıyor? mesela neden herkesi örgütleyemiyor da biz atatürk'e ayyaş dendi diye taksim'de yürüyemiyoruz. illa facebookta bir avuç insan toplanmaya mı çalışacak. yahu işin değilse bile ara birkaç sivil toplum örgütünü yarın taksimde toplanın de, internetten duyurun de biz de katılacağız de. bunları allah aşkına bir söyle. biz de çıkalım ki başbakan sözünü geri alsın, en azından ben artık bu ülkeye ne yaparsam yapayım zaten ben seçilicem zaten hiçbirinin sesi çıkmayacak diyemesin. bağırmak için bekleyen insanlarız biri bizi allah aşkına toparlasın.

  • kendi çocuğuna masadaki diğer çocuklardan daha fazla yemek koymak. ayıptır, günahtır. teyzem çok yapardı bunu acayip üzülürdüm küçükken. annem de tam tersini yapardı bana ve kardeşime daha az koyardı çok da farklı olmazdı ama biraz bile olsun kayırma durumu olmasın, gözden kaçmasın diye öyle yapardı herhalde. o zaman sevinirdim ama çocuk aklımla annem ne kadar da düşünceli falan diye. iki lokmanın derdinde değilmişim o insaniyetin derdindeymişim.

  • dün akşam kaldığım otele yemek söylemek istedim.
    otel restorantlari şirket bütçesini aşıyor. dışarıya çıkıp tanımadığın şehirde iyi bir restorant bulmak günün yorgunluğunu ile çok makul gelmiyor. bu yüzden yemeksepeti'nden yemek söylüyorum seyahatlerde.
    işimi şansa bırakmamak için en yüksek puanlı restorantlardan birini seçtim.

    kurumsal olmayan lokantalar genelde yazar kasa fişi kesmiyorlar. şirket harcaması olduğu için fiş ibraz etmem gerekiyor. yemeksepeti siparişinin not kısmına sürekli yazarım. "lütfen yazarkasa fişini unutmayın" diye.
    çoğu zaman buna rağmen koymuyorlar. bu harcamalar da cebimden gidiyor.
    artık bu iş can sıkmaya başlayınca not açıklamasını değiştirdim.
    "yazar kasa fişi yoksa ödeme yapılmayacaktır"
    bu notu da ciddiye aldiklari söylenemez.
    siparişlerim geldi yine fiş yok. kurye, sen ödemeyi yap ben geçerken fiş bırakırım dedi. çok başıma geldi bırakmıyorlar. cepten gidiyor yine.
    siparişimi bırak, fişi getirdiğinde ödeme yaparım dedim. para almadan paketi bırakmayacağını söyledi.
    siparişi almayacagimi söyledim. dur bı arama yapayım dedi. aradı birini karşı tarafa izah etti. not kısmına da yazmış dedi.
    konuştuğu kişi beni istedi.
    siparişi iade ediyormussunuz, size özel hazırlanmış paket neden almıyorsunuz, dedi.
    durumu anlattigimda, muhasebecileri bu ay fiş kesmeyin çok vergi çıkar demiş, o yüzden fiş kesemezlermis.
    komediye bakar mısın.
    adamı yasalara ikna etmeye calisiyorum. fiş kesmesinin zaten talep olmadan zorunlu bir durum olduğunu söylüyorum. adam hiç fiş kesmedigi için bunu zorunluluk değil müşteri talebi olarak algılıyor. 100 tl'lik yemekte 8 tl vergi ödeyeceksiniz, ben bunu iade edince 100 tl zararıniz olacak, dedim.
    sonuç, talimat böyle fiş kesemem, iade edebilirsiniz, dedi.
    çoğu şirket çalışanıyla da bu durumu paylaştığımda, otele yemek söyleyecekleri zaman bu tür sorunlarla sıklıkla karşılaştıkları için zincir firmalardan yemek söylemek zorunda kaldıklarını öğreniyorum.
    vergi daireleri bir dönem tüm internet satış sitelerinden satış yapan kullanıcıların hesaplarına gittigidiyor ve n11 gibi sitelerden yatan paraları baz alarak kestikleri faturaları kontrol ettiler.
    kesmedikleri her müşteri için yüklü cezalar kesildi.
    aynı uygulamanin yemeksepeti üyelerine de uygulanmasını ve aynı cezalari çekmelerini temenni ediyorum. yemeksepeti'nden alacakları bilgilerle ceza kesip bu işi düzene sokabilirler.

    düzeltme 1 :gelen yoğun mesajlar üzerine anladım ki çoğunluk banka pos cihazından çıkan mali değeri olmayan slibi fiş sanıyor. o fiş değil resmiyette hiçbir anlamı yok. yazarkasali pos cihazı olmadıktan sonra bankaların verdiği pos cihazından çıkan belge sadece bilgilendirme belgesidir. her kurye yazarkasali pos ile gezmiyor. banka poslariyla geziyorlar.