hesabın var mı? giriş yap

  • bazı sualleri beraberinde getiren bir beyanat.

    misal, "parti başkanlığını delegelere sormakta mahsur var iken başkanlık sistemini millete sormanın mahsuru nasıl oluyor da yok oluyor?"

    .

  • yalnızken ağlayan insan vicdan sahibi, samimi ve duygusal kişidir. gözyaşlarını sömürüye dönüştürmeden kendi kendini rahatlatır. güçlü insanlara özgü davranış biçimidir.

    selam olsun onlara, yalnız geldik zaten dünyaya. mutluluğu paylaş, acıları kendin yaşa.

  • sevgili okuyucular biliyoruz ki hepiniz amerikan filmlerindeki soygun sahnelerini severek izliyorsunuz. soyle izbandut gibi uc bes zenci onumu kesse, cuzdanimi, saatimi goturse, o heyecani, o adrenalin kafasini ben de yasasam diyorsunuz, hatta aranizdan bazilarinin acaba gotu de kaptirir miyim diye gozleri parliyor. jurimiz sizler icin abd'yi dolasti, bu heyecani belki biraz da sopa esliginde tadabileceginiz en iyi on mekani belirledi:

    10) new orleans: turistik bolgelerine cok yakin mahallelerinde her turlu suc bulunan guneyin incisinde nice turist bourbon street'den kafasi dumanli cikip kendini soydurmustur, hem eglence hem heyecan arayanlar icin.
    9) washington d.c.: baskentte ham tarihe taniklik edip hem de bir iki blok otede telefon, saat ne varsa birakabilirsiniz.
    8) detroit: downtown detroitin tek eksigi sert gecen kislarda ne sizin ne de sizi soyacaklarin disarida dolasmaya dermaninin kalmamasi, yazin soyulmak isteyenler icin ideal.
    7) memphis: elvis'in kentinde koca beyaz kicinizi sokacaginiz her mahallede tehlike sizi kovalayacak, adrenalininiz selale olup akacak.
    6) st. louis: nehrin dogru tarafinda misiniz? hemen bir seven-eleven'in icindeki atm'den para cekin, eger sizi takip etmeye baslayan insanlar gorurseniz dogru yakadasiniz, birazdan olaylar gelisecek.
    5) philadelphia: west philadephia ve camden'de bazi adreslere guvenlik sebebiyle pizza sirketlerinin kurye gondermedigini soylersek buranin ne kadar heyecan dolu oldugu anlasilir, ustelik yuksek tecavuz orani gotu kaybetme ihtimalini de yukseltiyor.
    4)miami: dogru mahalleyi bulursaniz heyecan yasarken ispanyolcanizi da gelistirebilirsiniz.
    3)chicago: south side da herhangi bir durakta metrodan inin ve olaylarin sizi bulmasini bekleyin, cok uzun surmez.
    2)baltimore: the wire dizisinin atmosferini yasamak icin limandan iceri bir iki blok yurumek yeterli, bir klasik olarak edgar allen poe'nun evini bulmaya calisin.
    1)los angeles: eger baltimore bir roller coastersa, south central l.a. disneyland adamim. sadece soygun degil, silahli catisma, cinayet veya riot bile mumkun burada.

    bu listemize ny bronx, las vegas, boston roxbury gibi guzide mekanlar giremedi, unutmayin herkesin tercihi farklidir, kendinize uygun yeri bulun.

  • yahu, alanın uzmanı değilim ama bu mevcut iq ölçüm endüstrisinin, daha çok kültürel eğitimsel yetişme ortamıyla alakalı faktörlerle ortaya çıkan bir zekayı ölçtüğün ispatı bence.. yeni nesil çocukların çoğunlukla genetik ürünü oldukları ebeveyninden yüksek iq lu çıkması, iki nesilin maruz kaldığı şeyler arasındaki farkla açıklanmak zorunda. bu durumda kültürler, ülkeler, sözde "ırklar" arasındaki iq farkı ölçümü de aslında eldeki imkanlarla izah edilmek durumunda.

  • hayatımın üç koca yılını harcadığım faaliyetler bütünü (14-17 yaş aralığı). allah belasını versin böyle işin... mahalledeki elektrik trafosunun içinde birleşik kaplar deneyi yaptım, belki yüksek düzeyde elektrik akımına tutulursam süper güçlerim olur diye düşünmüştüm. deney, bekçinin beni kovalamasıyla sonuçlandı. hıfzıssıhha'ya gittim; hormonlu tavuklarla, koyunlarla kucak kucağa uyudum. acımasızca dövdüler...

    onlar olmadı tübitak'ta çalışan arakadaşlarımın yanına gittim ve bir bardak suyun üzerine a4 kağıdı kapatıp bardağı ters tuttum. sözelci olduğum için* bildiğim bir kaç deneyden biriydi bu. su dökülmedi ama amacıma da ulaşamadım... gamma ışını, beta ışını, radyasyonlu börtü böcek varsa gönüllü deney olayım dedim, annemi babamı çağırdılar. çok acılar çektim... çok acılar çektim ama yılmadım demeyi çok isterdim. ama yıldım tabii, çünkü sözelci olduğum için* çok fazla deney gelmedi aklıma. bir de yetkililerin davranışları beni üzdü. bu ülkede bilim yapmak gerçekten çok zor... bu kafayla da bizden nah süper kahraman çıkar.

    *not: sözelci olduğum için öss'de biyoloji sorulardan yaptım birkaç tane. çünkü sözelcilier aslında birkaç biyoloji sorusu yapabilir, çünkü o da sözel bir konu gibi biraz.

  • korelilerin misketten bir bok anlamadığını gördüğüm dizidir. 7 yaşındaki halimle hepsini üterdim. donlarına kadar alırdım pezevenklerin.

  • yobaz, cemaatçi, şeriatçı birini 100 metreden tanırım. atam tanımakla kalmazdı gerçi ama bendeki de fena özellik değil.