hesabın var mı? giriş yap

  • mezunlarının ne kadar iyi yerlere geldiği basit birer linkedin araması ile görülebilen bölüm.

    linkedin'de bir üniversitenin sayfasını açıyorsunuz, soldan alumni/mezun sayfasına giriyorsunuz, gelen grafikten bölüm adına tıklarsanız sadece o bölümden mezun olanların istatistiklerini getiriyor. bknz. boğaziçi bilgisayar

    türkiye'deki üniversitelerde bilgisayar mühendisliği/bilgisayar bilimleri ayrımı olmadığı için her ikisi de seçerseniz daha sağlıklı veri elde edilebilirsiniz.
    özeti şu şekilde:

    mezun sayıları
    -----------------------
    odtü 5086
    itü 3874
    boğaziçi 3632
    bilkent 3494
    sabancı 1482
    koç 1257

    mezunların yüzde kaçı yurtdışında yaşıyor
    ---------------------------------------------------------
    boğaziçi %41
    koç %40
    bilkent %39
    odtü %38
    sabancı %35
    itü %30

    mezunların kaç tanesi google'da çalışıyor
    --------------------------------------------------------
    bilkent 66
    odtü 66
    boğaziçi 61
    koç 17
    sabancı 17
    itü 14

    mezunların kaç tanesi/yüzde kaçı big five (google, microsoft, amazon, apple, facebook)'da
    ---------------------------------------------------------------------------------------------------------
    odtü 231 / 4.5419%
    bilkent 218 / 6.2393%
    boğaziçi 189 / 5.2037%
    itü 69 / 1.7811%
    koç 63 / 5.0119%
    sabancı 58 / 3.9136%

    mezunlar en çok hangi şirketlerde
    ---------------------------------------------
    bilkent - google, microsoft, aselsan, havelsan, amazon
    boğaziçi - google, microsoft, siemens, amazon, turkcell
    itü - siemens, turkcell, garanti, yapı kredi, aselsan
    koç - microsoft, google, yapı kredi, turkcell, facebook
    odtü - aselsan, havelsan, microsoft, google, taı
    sabancı - google, microsoft, akbank/yapı kredi, siemens/amazon/garanti/turkcell

  • amerika'nin kurtarilmis bolgesi tipi bir sehir. insanlarinin kafasi herdaim guzel (havada ot kokusu vardi cok net), herkes super samimi ve misafirperver, university of colorado kampusu zaten ruya gibi, downtown dedikleri yer kasaba havasinda, sokaklarina amerika'nin sirketlesmis yuzu hic bulasmamis. bir de microbrewery alaninda asmis bitirmisler, sadece 48 saat kaldim ama gittigim tek barda en az 15 degisik bira denedim (yasasin free sample'lar).

    ozetle, amerika'nin gordugum en yasanasi yeri. uc boulder'da is bulsam hayattan baska sey istemem o kadar da ciddiyim.

  • elde edildikten sonra sıkılmadığımız bir şey var mı? sıkılmasak bile normalleşmeyen, sıradanlaşmayan?

    ne demiş shakespeare:

    'şiddetle başlayan hazlar, şiddetle son bulurlar. ölümleri olur zaferleri, öpüşürken yok olan ateşle barut gibi. en tatlı bal bile tadıldıkça bıkkınlık verir, aynı tat isteği, iştahı köreltir. onun için, ölçülü sev ki uzun sürsün sevgin. hedefe hızlı giden, yavaş kadar geç varır.'

    evlenince o tutku, aşk, hepsi geçecek. tutku güzel ama yorucu ve sonu olan duygu. birlikte saçmalayabileceğiniz ve eğlendiğiniz biriyle evlenin. yanında savunmasız olmaktan korkmayacağınız biriyle. tetikte olacağınız biriyle değil.

  • sıcak bir yaz gecesi, yazlıktayız...
    odamdayım uyku tutmuyor, vakit de geçmiyor, derken telefonuma bir mesaj "uyudun mu prenses?"...
    hemen cevap yapışıyor "uyku tutmadı, yanıyomm çok sıcak!"...
    ardından beklenen cevap öttürüyor telefonumu "odama gelsene"...
    yüzüme pis bir sırıtış dalga dalga yayılıyor ve en doğal halimle odasına dalıyorum...

    ablam benim yaa, uyumak bilmeyen bebesini nihayet uyutmuş ve sigarasını yalnız içmek istememiş..

    sonrasında bi mesaj daha geliyor "sessiz konuşun eşşolueşekler, torunlar uyuyor" *

  • profesörünün her an trafikte kavga edip, koltuğun altından haydarı gösterecekmiş gibi baktığı kafedir. tokio da bir dönemin vazgeçilmezi ayça_22'ye benziyor. sanırım kafedeki en çok benzeyen detay kırmızı tulumlar ve dali maskesi.

    ama ben yine de bu fikri beğendim. yaratıcı gözüküyor.

  • olması gereken şey.

    yaşadığım yer belli bir zümrenin kalesi sayılabilecek biraz lüks bir site. komşuların %60'ı falan bir dönemde zengin olmuş insanlar. buraya kadar tamam yani o dönemde zengin olursun bu dönemde zengin olursun ona bir şey demiyorum ama şimdi müthiş kısım geliyor. bu adamların kapalı ve çalışmayan karıları var. neredeyse hepsi volvo, bmw, jeep gibi markaların en yeni ve en üst modellerine sahip (evet şehiriçinde kullanmak için canavar gibi bir dört çeker canım kul hakkı yemeyen müslüman sensin evet). porsche'ye binen de var hadi bu da tamam ama şimdi daha kötü kısmı geliyor: evde temizlik ve yemek yapmaktan bile aciz bütün gün fink fink gezen bu kadınların herhangi bir eğitimi yani kocası tekmeyi bassa kendine bakacak kabiliyeti bile yok. ve bu hayattaki tek başarısı zengin koca kafalayıp parazit gibi yaşamak olan bu kadınlar dünyanın en ukala oluşumları. işte bu yüzden bırakın çalışan kadın da azıcık ukala olsun.

  • birazdan şu pastane bu dondurmacı diyenler doluşur. he kardeş istanbul dan maraş a gideriz dondurma yemeye.

  • bunu söyleyen adam cumhurbaşkanı başdanışmanı.

    demokrasiyle yönetilen ülkelerde bunu söyleyeni yaka paça gözaltına alırlar. biz saltanatı oylayacağımız için bizlik bir durum yok pek.

    "istediğimiz sonuç çıkmazsa iç savaş çıkar" demekle, kim jong un'un tek aday olarak girdiği seçimde %100 oy alıp sevinmesi arasında hiçbir fark yok. baktığınız zaman ikisi de demokrasi.