hesabın var mı? giriş yap

  • 1500 sene önce yapılmış mühendislik harikası bir yapının duvarlarını günümüzde kutsal ve şifalı diyerek kazıyıp yemek üzere poşetleyen insanlar. siyasal islam 20 senede nereden nereye getirdi bu güzel ülkeyi.

  • şu donlu gömlekli halimle beni bile sevindirmiş kutlu olay. helal olsun sana coni dep. yediğin ekmek, içtiğin su bal olsun şeker olsun dirhem dirhem et olsun, tereyağlı bal tahinli pekmez dolsun bünyen. helal süt emmiş adammışsın koç yumurtası. inan şu an seni övmeye doyamıyorum coni dep. şu cumartesi sabahında valla duygulandım, billaha duygulandım. vidyodaki yancılara da ayrıca helal olsun. onlar da okulun müdürüyle müdür yardımcısı herhal (hayat bilgisi: müdür yardımcıları müdürlerden her zaman daha kısa, daha tombik ve daha aktiftir). sevap için korsan olmuşlar, gemici olmuşlar.

    ben ilkokuldayken müdür yardımcısı bizi yangın söndürme küreğinin sapıyla döverdi. okulumuza gelen tek ünlü de o zamanki belediye başkanı aytaç durak'tı. hepimize kuru üzümle fındık verip gitti. millete coni dep, bize aytaç durak. ecnebiye keptın sıparov, bize kuru üzüm fındık.

    zalımsın dünya.

  • 24 ocak kararları ile ülkemiz serbest piyasa ekonomisine geçmiştir. unutmadan belirtmek lazım kararlar 1980 yılına ait, ön planda demirel, beyin takımında ise özal var. serbest piyasa ekonomisinde alan ile satan arasındaki kurallara devlet kesinlikle müdahil olmaz. ürünlerin fiyatları piyasa koşulları içerisinde oluşur. yani ben bir kaşığı 5tl'ye maledip 500 bin tl'ye satabilirim. alan olur veya olmaz buna kimse karışamaz.

    bir başka söylenmesi gereken ise serbest piyasa ekonomisinde stokçuluk kesinlikle suç değildir. kişi bir ürünü stoklayarak bir yatırım gerçekleştirir ve istediği zaman istediği fiyattan satışa çıkarabilir. burada soğuk hava deposu olan birini düşünelim. elma yılda 2 ay toplanan bir meyvedir. eğer stokçular olmasa o iki ayda elma fiyatı inanılmaz düşerdi ama stokçu elmaları satın alıp yıl boyunca stoktan piyasaya sürerek kar etmeye çalışır. böylece üretici de mağdur olmamış olur.

    şimdi gelelim asıl meseleye, fiyat yükselten adamların peşine kolluk kuvvetlerini koşturursan ne olur? sermaye ve para dünyadaki en ürkek şeydir. tavşan gibidir rahatsızlığa gelemez ve kaçar. sermaye ve para seni terkederse 1994 gibi 2001 gibi ve yine bu yıl ağustos ayında yaşadığımız gibi sorunlar yaşanır. yani sermaye serbest piyasa kurallarının işlemediği yerde durmaz. devletimiz sermayeyi kaçıracak aksiyonları bir bir uygularken vatandaş bile serbest piyasa kavramından bihaber. yazık.

    not: devlet serbest piyasa ekonomisinde sadece tekelleşmeye karşı mücadele verir.

  • olay hijyen konusu degil de, bu capta bir firmanin 21. yuzyilda otomasyona gecmemis olmasi beni sasirtiyor. nasil olurda manuel operasyon otomasyondan ucuza gelebilir inanilir gibi degil. tahminim sudur ki. bu uretilen urun satis adetleri cok dusuk olan bir urundur ya da yeni devreye alinan bir urun olabilir. bu nedenle otomatik paketleme hatti yatirimi yapmamis olabilirler. baska mantikli aciklamasi yok.

    edit: az once aklima gelmeyen diger bir ihtimal de bu urunu fason bir tedarikciye urettiriyor olma ihtimali. bence bu cok yuksek bir ihtimal. yani burasi dardanel'in kendi fabrikasi olmayabilir. biraz daha dikkatli bakinca hatta baliklari olceklendiren her hangi bir aparat yok. hattin basindaki iki kadin baliklari olcusuz bir sekilde pakete koyuyor. yan masadaki iki kadin ise her posedi tek tek tartip icine gerekirse balik ekliyor ya da paketten balik cikartiyor. hattin sonunda ise iki kadin pakedin icine iki tane sivi ekliyor. sanirim yag ve su. hattin basindaki ve sonundaki diger islemleri de eklersek ortalama bir hatta 10-12 kisi calisiyor ve dakika da cikan urun sayisi. ortalama 8-10 paket. full otomatik bir uretim hattindan dakika da 40-60 adet urun cok rahat cikar. hem kalite, hem de hijyen le ilgili sikintilar ortandan kalkar. ayrica personelle ilgili sikintilar da biter.

  • hala islam ülkesi olduğunu düşünen garip ve boş bir topluluk var burda. kafanıza cidden yazık oğlum bu kadar boş yaşanır mı lan