hesabın var mı? giriş yap

  • ezik ingilizlerin futbolun ilk çıktığı anlarda sömürgelerinden biriyle maç yaparken uydurmuş olduklarını düşündüğüm futbol kuralı.

    hintli:
    - goooooool
    ingiliz:
    - hooop şişt sakin ol bakalım ofsayt var orda gol sayılmaz
    hintli:
    - aaaa niye ki?
    ingiliz:
    - sizin golünüzün sayılması için önünüzde en az bir tane ingiliz defansı olması lazım.
    hintli:
    - oha
    ingiliz:
    - öyle; ayrıca maçlar artık 100 dakka değil 90 dakkadır. ahanda bitmiş ehi ehi ehi kazandık.

  • silahsız ve sivil 30 askeri kurşuna dizen pkk'nın, bebekleri kurşunlayan bir örgütün, tek amacı dershanesine gitmek olan bir genç kızın yüzünü yakan canilerin arkasında olduğu bir partiye oy vermek için ikna etmektir. o değilde bu hdp denilen zımbırtı bir günden bir güne örgütün eylemleri nedeniyle pişmanlığını beyan etmediği gibi pişkince örgütü savunmaya da devam etmektedir.
    bunlar devlete h..sstr çekenlerdir. gözünü kapat ve abinin çocuğunun o da yoksa annenin örgüt tarafından yok yere öldürüldüğünü düşün bak bakalım oy verebiliyor musun? ölen senden değilse umrunda değil değil mi?
    *

  • rezalet gibi rezalettir.

    montaj servisi ve montaj elemanları kesinlikle kusurlu.

    nedenlerini yazarsam.

    1- duvarlar gaz beton denen tuğla ise ona uygun dübel ve vida kullanılmalı idi.
    gaz beton dübeli
    2- dolap ağır olduğu için kalın vida ve pul kullanılmalı idi. hatta dolap askısı ve vida gizleyici şart oğlu şart.
    dolap askı aparatı
    3- olduki duvar alçıpan diyelim o zaman montaja uygun değildir raporu tutmaları gerekirdi ve montajı kesinlikle yapmamaları gerekiyordu.

    bu konuda kesinlikle haklısınız. gerekirse tüketici hakem heyeti ve mahkemelerine gidip hakkınızı arayınız.

    not : elektrik teknisyeniyim ve çok montaj yaptım ama böylesini ilk kez gördüm. pes diyorum...

    alt edit : (bkz: #95799866) arkadaşım galiba sen okuduğunu anlama konusunda biraz sıkıntılı birisin. alçıpan duvara bu tarz mobilya ürünü a-s-ı-l-m-a-z. dolabın ağırlığı ile alçıpan yırtılmaya ve en sonunda da düşme ile sonuçlanan sürece girer.
    ayrıca tv dediğin şey öyle 40-50 kilo gelen bir ürün değil. kelebek alçıpan dübeli ve ona uygun uzun vida, pul kombinasyonu ile her türlü tv monte edebilirsiniz. (+7-8 kilodan sonrası benim gözümde sorun teşkil eder. kesinlikle duvarda ki karkas profilini bulup en azından iki vidayı sağlama almak lazım)

    hadi sana kolay gelsin.

  • dalton kardeşler(joe, william, jack ve avarel), herkes bu ismi ünlü bir çizgi film olan red kit'te bir kez olsun duymuş ve izlemişlerdir ve çoğu insan bu haydut grubunun çizgi filme has hayali karakterler olduğunu sanmıştır.

    halbuki hikayedeki isimleri bire bir tutmasa da çizgi film için ilham kaynağı olmuşlardır. gerçek dalton kardeşler 1890-1892 döneminde amerika birleşik devletlerindeki oklahoma eyaletini terörize etmişlerdir.

    şimdi hikayenin başına dönelim; daltonlar aslında büyük bir aile idiler. babaları lewis dalton anneleri ise adeline lee younger'dı ve 12 kardeşten oluşuyorlardı. isimleri sırasıyla charles benjamin "ben" dalton -henry coleman "cole" dalton - littleton "lit" lee dalton -franklin "frank" dalton-gratton hanley "grat" dalton -william marion "bill" dalton -eva may dalton -robert rennick "bob" dalton -emmett dalton -leona randolph dalton -nancy may dalton -simon noel "si" dalton 'dur.

    dalton çetesini oluşturan grup ise bob , gratton, emmett ve bill dalton ayrıca bu kardeşlerden ayrı dört kişiyde çetedeydi ve toplamda dalton çetesi 8 kişiden oluşuyordu. çetede 4 kardeş olduğundan ve liderleri ise bob olduğundan halk arasında dalton kardeşler olarak tanındılar.

    bu kardeşlerden bob , gratton, emmett ilk önceleri fort smith, arkansas'ta federal mahkemede ve daha sonra osage nation'da avukat olarak çalıştılar. daha sonraları aç gözlülük ve fazla para gözlerini kör edince ilk önceleri at çalıp satmaya başladılar. sonrasında bölgede isimleri hırsız diye anılmaya başladığında bölgeden kaçtılar. bu olaylar onları cesaretlendirdi, sonrasında bir çete kurmaya karar verdiler ve bankaları, posta arabalarını ve trenleri soymaya başladılar.

    kardeşlerde bill yapılan soygunlardan hiç birine katılmadı sadece çeteye akıl veriyor ve casusluk, gözcülük, muhbirlik yapıyordu.(daha sonraları kendide başka bir çete kuracaktı tabi)

    bu kadar soygundan sonra bob dalton iyice cesaretlenmiş ve jesse james*'in yaptığı ünü al aşağı edecek hatta aynı gün içerisinde iki bankayı soyacağını iddia etmişti. taki coffeyville banka soygununa kadar.

    bob kendinden o kadar emindi ki bütün her şeyi planlamıştı ve 5 ekim 1892'de yola koyuldular. amaçları, 1 cm condon & company'nin bankasını ve birinci ulusal bankasını aynı anda soymaktı. plan şöyleydi ancak emmett bu durumdan pek hoşnut değildi sebebi ise bankaların çevresinde çok tanıdığı vardı ve çıkabilecek bir çatışmada ölmelerini istemiyordu. tekrar plana dönecek olursak bob ve emmett'in birinci ulusal bankası'nı soyacak, grat, broadwell ve powers ise condon bank'ı soyacaktı.

    soygun sabahı bob, çetenin atlarını condon bank'ın arkasındaki bir yere bağlamayı planlamıştı çünkü orada tuğla duvarlarla çevrili bir alan bulunmaktaydı fakat uzun zaman şehre gelmedikleri için bu yapının hala var olduğunu sandılar, sonuç plan bir anda beklenmedik şekilde değişmişti ve hızlı düşünceyle atları bankadan batıya doğru, şehir hapishanesinin yakınındaki dar bir sokakta bağlamaya karar verdi.

    daha sonra çete sokaktan coffeyville plazasına doğru çıktı. kaldırımı süpüren birisi bob, emmett ve sahte bıyık takmış grat'ı fark etti ve orada bulunan bir mağazanın içinde doğru koştu. hareketlilik orada sokakta çalışan işçileri de etkilemişti ve işçilerden biri "daltons bankayı soyuyor!" diye bağırmaya başladı.

    oluşan bu curcuna bir anda bütün kasabaya yayıldı ve halkında katıldığı arbede bir çatışmaya dönüştü. çatışma sırasında grat ve bob dalton, dick broadwell ve bill powers öldürüldü. emmett dalton ise yaralandıve hayatta kaldı.* sonrasında ise daltonlar dağıldı ve 1951 yılında çizerlerden morris tarafından çizilen red kit macerasında tekrar hayata dönmüş oldular.

  • içildiğinde vücut tarafından tamamen emilen kimyasal madde. kandaki seviyesi 15-14 dakikada en yüksek seviyesine çıkar. alınan miktarın en azından yarısının vücutta kullanılıp atılmasına kadar geçen zaman yaklaşık olarak 5 saattir. kandaki yağ asitlerinin seviyesini arttırmasından ötürü vücut direncinde artma, sinir sisteminde uyarılma, canlılığı arttırma ve uykuya olan reaksion zamanında uzamaya neden olur. başlıca kahve,çay,çikolata,kakao,ve kolalı içeceklerde bulunur.
    bir kişi 5-10 gramlık kafein tozundan ölebilir. ama bunun için günde 200 kutu kola ya da 100 fincan kahve veya 125 fincan çay içmesi gerekmesinden ötürü pratik olarak imkansızdır.

  • yhaa canım ölmüşsün de mesajını şimdi gördüm. bundan farkı yoktur gözümde. rezil kadın. böyle tipler hep vardır ya biri ölür diğeri çıkar der ki yarım saat önce konuşmuştuk nasıl olur yhaa. anlatır da anlatır herkese onun ölümünden önce konuştuğunu. sahneye çıkmak ister .prim yapmak ister. soma madencilerinin ölümünde yüzüne kömür sürenlerden şu kadarcık farkı yoktur. kepazesiniz.

  • az evvel alman gomez barajin kurulacagi mesafeyi kendi ölctu.

    bunu gururuna yediremeyen hakem sari kart verdi. ulan sen kimsin de almanin ölçtüğüne inanmiyorsun??