hesabın var mı? giriş yap

  • arabanın durduğun an ile motorcunun çarptığı an arasındaki zaman boşluğuna bakılırsa motorcu çok hızlı gelmekte. ayrıca yaya geçidi olan bir yerde duran araç yanlış bir şey yapmamıştır.
    vefat eden kişiye allah rahmet eylesin.

  • türkiye gibi insanların fikirlerinden çok giydikleri şeylere değer verilen az gelişmiş ülkelerde kafaya takılır.

    işte bu yüzden türkiye'de insanlar iphone 6'ya, lacoste tişörtlere, adidas ayakkabıya aldığı maaşın 300 katını verirken "yüzüm düşmesin eşe dosta" gibi saçma bir algıya sahiptirler.

  • toprakta gezen gölgeme toprak çekilince,

    günler şu heyûlâyı da, er geç silecektir.

    rahmetle anılmak... ebediyet budur, amma,

    sessiz yaşadım, kim, beni nerden bilecektir?

    şu vasiyet gibi şeyi okuyunca nasıl da boğazına bir yumruk döşenir. offf off. anlatmak için yine mehmed âkif olmak lâzım.

  • il, tamamen idari-resmi bir tanımlamadır. örnek verecek olursak, osmanlı döneminde rumeli (trakya bölgesi+batı trakya) tek bir ildi, sonrasında türkiye cumhuriyetinin resmi il tanımı değişti ve şu an eski rumeli ilinin olduğu bölgenin türk kesiminde kırklareli, edirne, tekirdağ, çanakkale, istanbul gibi iller var. il kavramı çok karmaşık değil. sorun il merkezi kavramında.

    il merkezi de tamamen idari-resmi bir tanımlamadır. il merkezini kavrayabilmek için ilçe kavramını anlamak gerekir. il gibi benzer şekilde ilçe de tamamen idari-resmi bir tanımlama olup, türkiye cumhuriyeti resmi ilçe tanımına göre nüfusu 20.000 üzerideki (20.000- olanlar otomatik olarak düşmezler, idari karar gerekir) şehirlere ilçe denir. il merkezi ise, sınırları belirlenmiş il bölgesinin merkez ilçesidir, valinin bulunduğu ilçedir. bir ilin n tane ilçesi olabilir, ama 1 tane merkez ilçesi olur (büyükşehirler istisna). ayrıca merkez ilçe ile ilin adının aynı olması gibi bir zorunluluk yoktur, örneğin içel adlı ilin merkezi olarak seçilmiş ilçenin adı mersindir.

    şehir kavramı ise kısmen idari-resmi bir kavramdır. evet, mevzuatta şehir diye bir tanım var. hatta çoğu resmi kullanımda şehir ve ilçe aynı anlamda kullanılıyor. dikkatinizi çekerim şehir ve il merkezi (merkez ilçe) değil, şehir ve ilçe aynı anlamda kullanılıyor. bu bağlamda, idari-resmi açıdan her ilçe bir şehir olarak kabul edilir diyebiliriz.

    ama bir de şehrin genel anlamı var. tarihi, sosyal, kültürel, askeri, vs bir çok açıdan şehir, belli bir büyüklükte insan topluluğunun belli bir düzen içerisinde bir arada yaşadığı, kırsalın içerisinden sıyrılmış, belli karakteristik özelliklere sahip yerleşim yeridir. genel geçer bir tanımı henüz mevcut olmasa da, yüzyıllardır hatta binyıllardır kabul edilmiş şehir kavramı budur. mesela cadde sistemi olmayan yerleşim birimi şehir olarak kabul edilmez. rejimi ne olursa olsun merkezi yönetim şarttır. sınırlarında kırsal ya da köyler başlar, yani iç içe ya da dip dibe şehirler olmaz, doğal sınırlarla ayrılmaları gerekir, yoksa tek şehir olurlar. vs.

    genel anlamda şehir ve idari-resmi anlamda şehir (türkiye için ilçe) arasındaki fark için bariz örnekler, istanbul, ankara vb şehirlerin ilçeleridir. örneğin istanbulda genel anlamda 1 adet şehir vardır: istanbul, şehri istanbul, constantinopolis, byzantium vs hepsi aynı şehrin tarih boyunca aldığı isimlerdir. ama bu şehrin içerisinde bir sürü idari-resmi anlamda şehir (ilçe) vardır: fatih, beşiktaş, beyoğlu, bakırköy, vs gibi. örneğin beyoğlu, eskiden pera adlı genel anlamdaki şehrin modern adıdır. pera şehri, constantinopolis şehrinden doğal sınırlarla ayrılmış başlı başına bir şehir iken, osmanlı döneminde constantinopolis şehrinin adı istanbul olmuş, zamanla istanbul çok büyümüş ve pera şehrini yutmuştur. bugün beyoğlu'na şehir denilemez, ama resmi tanımda nüfusu 20.000'den fazla olduğu için şehir ve ilçedir. hatta aynı zamanda merkez ilçedir. bunlardan farklı olarak, silivri adlı idari-resmi olarak istanbul iline bağlı şehir (ilçe) ve hatta merkez ilçe olan yerleşim birimi, aynı zamanda istanbuldan aynı başlı başına bir şehirdir, eski adı selymbria olan bu şehir ile istanbul şehri arasında bulunan kırsal alan-doğal sınırlar yüzünden beyoğlu olmasa bile silivri hala şehir özelliğini korumaktadır.

    bu kadar yazının üzerine hala karıştıran olursa;
    (bkz: şehir ve ili aynı gibi kullananları dövme isteği)

    editus: bu arada içel diye bir şehir yok, içel tamamen idari bir kavram. bu bakımdan içelin tarihi 1933-2002 yılları arasında kalır (2002 yılında ilin adı tekrar mersin olmuştur). ama mersin gerçek bir şehirdir, binlerce yıllık tarihi vardır.

  • "bu adamı ayıplamak ikiyüzlülüktür. ağlaya ağlaya talep ettiğiniz sosyal devlet insanları ne yazık ki tek çocuğu olanlar ve 32 çocuğu olanlar diye ayıramaz."

    faşizm gibi, ikiyüzlülük etiketinin de bini bir para, olur olmadık kullanılıyor. bir tane basit hırsızlık için 10 sene hapis aşırı, 32 hırsızlık içinse 10 sene az bile. bunu savunmak ikiyüzlülük mü?

    5 ay issizlik sigortasi toplamak isteyenler, 50 ay boyunca oturdugu yerden bunu isteyenlere de laf edemesin mi, ikiyuzlu olmamak icin?

    ikinci ayda kurtaj olan biri, 9. ayda kurtaj olana birsey diyemesin mi?

    ayda bir kere doktor kontrolune giden biri, ayda 32 kere giden munchausen hastalarinin suistimaline suskun mu kalsin?

    ***

    sosyal devlet insanlari tek cocugu olanlar ve 32 cocugu olanlar diye ayirabilir, ayirmali da. bir can egrisi yaparsin, 2-3 cocuga kadar artarak devlet destegi saglanir, sonraki cocuklar icin destek durur, atiyorum 8. bebeden sonra da adamdan ekstra vergi alirsin, "hastanemdeki tum yataklarin, okulumdaki tum siralarin ustune senin sulalen icin rezerve levhasi koyacaksam parasini odersin" dersin.

    limit sonsuza giderken yardimin da sonsuza kadar artmasi devletin cocuk tesviki demek. burasi katar mi?

    ben niye mevcut insan genomunun istilaya ugramasini subvanse edeyim? adam resmen evrimin gereginden fazla basarili bir sonucu olmus: ureme ugruna yuzsuzlukte cigir acip, yardim istedigi sirada bile 18 tane daha cocuk yapmak istedigini soyleyebiliyor.

    ***

    sosyal devlet insanlari tek evi olanlar ve 32 evi olanlar diye ayirip, vergisini ona gore aliyor. insanlari 1 ay issiz kalmis olanlar ve 32 ay issiz kalmis olanlar diye ayirip ona gore sigorta oduyor. universitede 5 sene okumus olanlar ve 50 sene okumak isteyenler diye ayirip ona gore bursu kesiyor, askerlige postaliyor. dünyada nicelikten bagimsiz kac tane sosyal politika olabilir?

    bu bir denge olayi ercan, bir optimizasyon olayi, ince ayar olayi. ercan bu bir sevgi olayi degil, bir genel-gecer ahlaki ilke olayi degil.

  • bu hiç. bi kere benim gördüğüm ateyist, suyu içmiyor, içermiş gibi yapıp yere döküyordu. bir de kahkahalarla gülüyordu netekim. tabi o zaman biz atayist ne bilmiyorduk. teyist sandıydık onu. teyist ne onu da bilmiyorduk ya. tamam biz hiçbir şey bilmiyorduk abiciğim gelme üstüme. suya dikkat..

  • http://www.aktifmedya.com/…ini-istiyor-h625568.html

    https://twitter.com/…r_ki/status/629407716440715264

    keyfinizi biraz kaçıracağım ama üzgünüm. beni gerçekten derinden sarstı haber. belki içimizde doktor olan, yardımcı olabilecek tanıdıkları olanlar vardır. veya gündemde ses getirmesini sağlarsak birileri yardımcı olabilir bilmiyorum.

    çocuk gerçekten çok acı çekiyor anladığım kadarıyla. annesi artık görmesini falan geçmiş çocuğum rahat bir nefes aldım yeter diyor.

    umarım en kısa zamanda sağlığına kavuşur yavrucak.

    edit: şu ana kadar bazı doktor isimleri paylaşıldı başlık altında. bu isimlerle veya farklı isimlerle iletişime geçebilecek arkadaşlar mutlaka vardır diye düşünüyorum. o zamana kadar başlığı gözönünde tutmaya çalışmakta fayda var.