ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ben hakimim ağzınıza sıçacağım sizin
-
üst edit: hakim değil güzellik uzmanıymış. sabah linkigerçekten hakim çıksaydı ülke adına çok daha üzücü olurdu.
link
yeni link10. saniye
saldırgan köpekleri toplamaya çalışan bakırköy belediyesi çalışanlarına edilmiş sözdür. görevini yapmaya çalışan yaşlı başlı bir insana sarf edilmiştir. diyecek bir şey yok. üzüntü verici bir tablo. ortada birden fazla ısırma şikayeti olduğu halde bu kadar insanın böyle davranmasına anlam veremiyorum. medeni olmak, hayvan sevmek bu mu?
mahalle halkı söz konusu köpekten yaka silkmiş durumda. vesley adlı yazar eklememi istedi, mahallenin facebook grubundan. resim
edit: konu ile ilgili yardım talebi
edit 2: kars'ın arpaçay ilçesinden bir arkadaş sorunu iletmemi istedi. 2300 nüfuslu ilçede hayli büyük bir köpek popülasyonu varmış. insanlar akşamları evlerine yürümekte zorlanıyormuş.
maalesef https://instagram.com/…lekleri?utm_medium=copy_link gibi sayfalar internet üzerinden yardım toplayıp sorunu daha büyük bir hale getiyormuş.
görüldüğü üzere bütün ülke genelinde sorun insan eliyle çözülemez bir şekle bürünüyor. yarın bir gün büyük bir hayvan katliamı olunca sorumluluk kime ait olacak?
kürdistan'da bulunup tc'de bulunmayan şeyler
-
ulan biriniz de dememiş ki, "kürdistan nere, yavşak!?"
lcw'nin başörtülü kızlı reklamı
-
beni rahatsız etmiyor. özgürlük diye sokağa çıkıp sonra başörtülü görünce rahatsız olan insanları da hoş karşılamıyorum.
cumhuriyetten beri bu insanları hor gördünüz. bu insanlarda tepkisel bir birikme yarattınız. şimdi de sizin yüzünüzden akp ile uğraşıyoruz. bu ülkeye bu iktidarı getiren biri varsa onlar sizin "anadolu çomarı" dediğiniz insanlar değil, sizin gibi laikliği bağnazlığa vardıranlardır.
bir arkadaşım vardı. üniversitede başörtü olayları sırasında başörtülü kızlara arkadan yaklaşıp başörtüsünü çakmakla yakmak istediğini söylüyordu. böyle limon beyinliler var aranızda.
isimleri birleştirip çocuğuna isim koymak
-
mesut + sibel : messi
kedilerin gariplikleri
-
yeni gelen yavrumuz küçük ve pranoyaktı biraz. diğer kedilerden de korkuyordu. kendine güveni gelsin diye bir kedi ile karşılaştığında kendisi fark etmeden arkasından, karşısındaki kediye hareket çekiyor ve korkutup kaçırıyordum, bizimki de aynı anda kediye hareketler çektiğinden, öküz kadar kedilerin kendinden kaçtığını sandı. sonuç iyi oldu kendine güveni geldi ama o da fazla geldi. şimdi de araba, kamyon, köpek, gergedan, sibirya kurdu ne varsa saldırıyor mal. geçen gün, beton mikserine hırladı.
9 temmuz 2014 hollanda arjantin maçı
-
trt'nin lisans alamamış pes gibi paralel futbolcu isimleriyle yayınladığı maç.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"birdenbire ateşim çıktı, burnum akmaya başladı. galiba cumhurbaşkanı oluyorum arkadaşlar"
lost
-
obama bu dizinin son sezon ilk bölümü ile çakışmasın diye konuşma saatini değiştirmiş.
yapımcılar da kendisine bu bölümü dvd ile göndermişler.
şimdi obama gerçekten halk adamıysa bunu rapide yükler. bekliyoruz.
insana kendini güvende hissettiren şeyler
-
minibüste en ön sağdaki tekli koltukta oturmak.
o anda ne bozuk para uzatma ritüeli,
ne ineceğin yeri kaçırma korkusu.
o anda ne düşmek dalgalara ne de hürriyet,
şoför, yol ve ben...
bahtiyarım.
çizmelerimi çıkarayım mı sedye kirlenmesin
-
bana can dündar'ın bir çocukluk anısını hatırlatmıştır bu acı söz.
can dündar matbaada çalışırken, dönemin ünlü bir yazarı (adını hatırlayamadım) küçük can'ın elini sıkmak istemiş. o da ellerinin kirli olduğunu söylemiş. yazar, can'ın ellerini bulup sıkıca toka yaparak "çalışan eller kirlenmez" demiş.
ben de hep bu şekilde düşünüyorum çalışan eller ve ayaklar kirlenmez. sedyeler fedadır sana.
külhanbeyi
-
osmanlı'da hamam ocağından sorumlu kişidir.
külhanbeyi ile kabadayılığın eşleşmesi ise şöyle olmuştur:
külhanbeyleri her gün hamamda ocağın başında durduktan ve işleri bittikten sonra, simsiyah olmuş yüzlerini yıkar, tıraşlarını olur, esanslarını sürer, fordlarını ezerek giydikleri yumurta topuklu ayakkabıları ve omuzlarını düşürerek giydikleri ceketleri ile galata’da kabadayılık yapa yapa salınırlarmış. bu nedenden dolayı kabadayılar külhanbeyi olarak bilinirlermiş.
(bkz: sunay akin tadinda anektod anlatmak)
sabah gazetesinin kuponla verdiği müzik seti
-
o dönem bir allahın kulu da çıkıp bu müzik setlerinden birini sabah binasının önünde yakmadıysa bunun yegane sebebi elinde çük kadar aletle sokakta dolanmaya utanmasıdır "evet ben de o kerizlerdenim" diye kendini ifşa etmekten çekinmesidir a dostlar...