hesabın var mı? giriş yap

  • ''57 yaşındaki ali ağaoğlu'nun 20 yaşında sevgilisi var.
    72 yaşındaki halis toprağın 18 yaşında karısı var.
    63 yaşındaki aziz yıldırım'ın yeni karısı 24 yaşında.
    75 yaşındaki aydın doğan'ın sevgilisi 26 yaşında.
    benim sevgilim niye yok diye üzülmeyin.. bunun tek sebebi olabilir sizin sevgiliniz henüz dünyaya gelmemiştir...''

  • 1984 yılında amerikalı union carbide şirketinin hindistan, bhopal'de kurulu fabrikasından salınan metil isosiyanat gazı nedeniyle oluşmuş çok büyük bir felakettir. felaketin ilk haftasında 8000 olmak üzere toplam 20.000 kişinin ölümüne, 150.000 kişininse sakatlanmasına neden olmuştur.

    union carbide, olayın bir sabotaj olduğunu savunmuşsa da, hindistan hükümeti felaketin şirketin faaliyetteki teknik başarısızlığı ve hatasından kaynaklandığını söylemiştir. şirket maliyet azaltmak için çalışanlarına yeterli eğitim vermemiş, işletmedeki güvenlik sistemlerini umursamamıştır. borular temizlenirken, metil isosiyanat dolu tanka su sızmış; gaz sızıntılarını önlemek için var olması gereken altı güvenlik mekanizması düzgün çalışmadığından felaket meydana gelmiştir. fabrikanın çevreye verdiği zararın bu felaketten ibaret olmadığı da daha sonra anlaşılmıştır. ayrıca fabrika kapatılmasına rağmen fabrikanın bulunduğu çevrede doğru düzgün bir temizlik politikası uygulanmadığından, günümüzde fabrikanın zehirli atıkları halen toprakta ve suda bulunmaktadır.

    işin insani boyutu bir yana hukuki boyutu da ayrı garabettir. 1985 yılında, abd'de union carbide şirketine karşı 5 milyar dolardan 50 milyar dolara kadar tazminat davası açılmıştır. union carbide, amerika'da bulunan şirketin hukuki olarak hindistan'daki şirketten farklı tüzel kişiliğe sahip olduğunu, hindistan'daki şirketin faaliyetlerinden amerika'daki şirketin sorumlu olmadığını iddia ederek yetki itirazında bulunmuştur. dava sonunda bu itiraz kabul edilmiş ve abd mahkemeleri davayı reddetmiştir. sonrasında 1986 yılında bhopal yerel mahkemesinde dava açılmış, yerel mahkeme 270 milyon dolar ihtiyati tedbir kararı vermişse de, bir üst mahkeme bu miktarı 195 milyon dolara düşürmüştür. dava temyiz aşamasındayken union carbide ile hindistan hükümeti 470 milyon dolar üzerinde uzlaşma sağlamıştır. ama bu miktar bahsedilen felaket için komik bir rakam olduğundan, mağdur başına 2.200 dolar gibi komik bir tazminat düşmüş, mağdurlar tıbbi giderlerini dahi karşılayamamıştır. peki hindistan hükümeti niye bu anlaşmayı yapmış? ülkeye yabancı yatırımcı çekebilmek için milletin gözünü korkutmak istememiş.

    sonuç olarak şirketin sermaye hırsının sebebiyet verdiği felaket, ülkenin sermaye hırsıyla birleşmiş; ölen öldüğüyle kalmıştır. roller değişse; hindistanlı bir şirket abd'de böyle bir felakete yol açsa neler olabileceğini ise hepimiz tahmin ediyoruzdur herhalde.

    felakete dair bazı fotoğraflar şuradan görülebilir. gazdan etkilenmiş bölge halkının çocukları halen engelli olarak doğmakta.

  • m.ö. 490 yılında, atina'nın kuzeydoğusunda yer alan maraton ovası'nda gerçekleşen savaş. savaşta, pers ordusu 6.000'den fazla asker yitirip ağır bir yenilgiye uğrarken atinalılar sadece 192 ölü vermiştir.
    efsaneye göre, pheiddipides adında bir asker zafer haberini ulaştırabilmek için maraton ile atina arasında yaklaşık 40 kilometrelik uzaklığı koşarak aşmış, ama sonunda ölmüştür. günümüzde de sürdürülen maraton koşuları bu askerin anısına düzenlenmiştir.

  • bir insana çirkin demenin mantığı nedir? kadına demiyorum bak, insana diyorum. güzel bulmayabilirsin, çekici bulmayabilirsin ama "sen çirkinsin" i doğrudan veya dolaylı olarak söylediğinizde ne geçecek elinize cidden merak ediyorum.

    16-17 yaşlarındaydım mesela ben. gittiğim dersanenin karşısındaki ayakkabıcıda bir çocuk çalışıyordu. yemyeşil gözleri vardı, acayip beğeniyordum. şansıma bir ortak arkadaşımız aracılığıyla tanıştırıldık, bir gün kafede oturup sohbet ettik. ayrılırken "seni bir daha görecek miyim" falan dedi bana. oh çektim içimden demek ki beğendi beni diye. sonra günlerce aradım, telefonu açmadı, ortak arkadaşımıza da "yakından o kadar güzel değil ya" demiş.

    günlerce ağladım lan. şiştim ağlamaktan ben çirkinim diye. bak bir kadın ancak ergenlik dönemindeyse bu kadar ağlayabilir çirkinim diye, çünkü elinde olan tek şey dış görünüşündür o yaşlarda. bana sorarsan, bir erkek "çirkinsin yeaaaa" tepkisi veriyorsa ama ergenlik dönemini çoktan geride bıraktıysa, orada büyük bir sorun vardır, kimse kusura bakmasın.

    herkes birilerinin dünya güzeli şu hayatta. sen kimsin de birinin karşısına geçip "çirkinsin" i ima edeceksin?

  • bülent ecevit'in haklılığını 14798. kez göstermiş paylaşım. adamın dediği gibi yapmayınca durum böyle oldu.

  • milyon dolarlar kazanmışsın bir de bunu gizli saklı yapmamışsın. tam tersine göz önünde bulunarak yapmışsın. magazin medyası tarafından 20 yıldır yok şöyle güzel yok böyle yetenekli hem de ne biçim sporcu diye sürekli pohpohlanmışsın. sonra da ben çok zorluklar çektim.

    tanımayan etmeyen biri olsa sanacak ki kürt olduğu için işten çıkarılmış, aç kalmış kimse yüzüne bakmamış. sonra azim etmiş kendi işini kurarak tüm bunlara rağmen zengin olmuş.

  • ne zamandır başlığını açmayı düşündüğüm hede. zaten açılmış bile.

    saate 30km hızla giden tırı saatte 32 kilometre hızla giden tır sollarken saatte 34 km hızla giden tır dur ben şu 32 km hızla giden tırı neden sollamıyorum ki diyerek en sol şeride geçince ortaya çıkan durumdur bu. tırlar yan yana ele ele tutuşmuş sanki bir halaya gidiyor gibidirler. bu arada da arkalarında birikmiş minik araç toplulukları en az 17 dakika süren bu trafik destanına hayretler içinde şahit olmaktadırlar.

  • umulmadik surprizler dogurabilen diyaloglardir. gavurellerinden birinde, oglen saatinde, hincahinc musteri dolu, bir doner dukkaninda;

    servis yapan adam - abi bu doner hangi musterinin????
    usta - aha shooo kel gafalinin!
    servis yapan adam - abii elin adamina niye ole diyosun yaa, ya adam turkse?
    usta - ne turku lan baksana surata kesis gibi.
    musteri - kesis sensin lan durzu !!!!!!!