ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
evinin balkonunda uçak yapan 15 temmuz gazisi
-
sanirim kafasina sert bir cisimle vurulmak suretiyle gazi olmus.
artık bilgisayar almanın mümkün olmaması
vodafone arena'da koltukların üzerine çıkılmasın
-
sahaya çocuğunu atan adam gördüm ben o sinirle koltuk mu düşünür
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
ben ve 5 yaşındaki ilayda arasında dun aksam gecen diyalog:
what ablası ilayda'yla matematik oyunu oynamaktadir zira ilayda'nin matematiği biraz zayif olduğu için whatyouget abla da evde ilayda'ya takviye yapmaktadır.
w: ilayda'cim, 2 mi büyük 1 mi?
i: mmm.... bilmem, ayyy bilemedim offf bı dakka düşüneceğim.
w: peki tabii ki dusuneceksin.
...
i: offf bilmiyoruuum! sen bana cevabı soyle, ben yorum yapayım?
w: hahaha yek yeea? tamam o zaman söyle sorayım. (masadaki leblebileri kullanarak..) bak burada kaç tane leblebi var?
i: biiiiir tane akıllım!
w: afferin! peki şimdi kaç tane var ? (bir leblebi daha koydum yanına)
i: bir... iki... ikiiiiii akıllım !
w: afferin! e o zaman 2 mi büyük 1 mi?
i: hoffff bilmiyorum dedim ama!
w:peki... söyle sorayım. sana bir tane çikolata mı almamı istersin iki tane çikolata mı ?
i: ikiiiiii!!! :) (ağız bes karış oldu o sırada tabii)
w: hah o zaman 2 mi büyük 1 mi?
i: annneeaaa yaaa :'(
ben elimden geleni yaptığımı düşünüyorum :/
edit: aldigim 353735363 mesajdan sonra edit yapma ihtiyaci hissettim.
kiz mal degil arkadaslar. raad olun.
sadece "buyuk" sifatinin ilayda'daki algisi, "boyutsal acidan buyuk" şeklinde.
bu nedenle dun aksam ayni soruyu "çok" ve "fazla" sifatlarini kullanarak tekrar sordum.
ve bingo, 2'nin 1'den fazla oldugunu bildi!!
o nedenle rahat uyuyabiliriz. cocugun beyni yerinde.
dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar
-
otobüs yolculuğu, gece 4 civarı, iki yaşlı amca yan yana denk gelmiş, kulakları haliyle az işitince tüm konuşmalara otobüs şahitlik edebiliyor.
- yaş kaç?
+84. seninki?
-81
+sen daha çocuk sayılırsın be...
komşuları itici yapan detaylar
-
tam üstümde oturan komsumun spor salonu var. o yuzden cok erken kalkiyor. kendisi de masallah vucut yapmis iri kiyim.sabahin korunde gurultulu bicimde uyaniyor. sanki yataktan cikmiyor, dusuyor. adamin sabah rutinini ezberledim.ve seslerden anladigim kadariyla şöyle bir sey kabaca; yataktan düşme, bu dusme sonucu agriyan basina buz almak icin mutfaga depar atma, buzu kafaya dan dan dan diye vurarak aciyi azaltma, buz kafada kirilinca sangir sungur sesler esliginde biraz da ovarak devam etme, banyoya gidip suyu dibine kadar acip tazyigini kontrol etmek, yeterince tazyikli degil diye sinirlenip konkordotttooooo diye kukremek, kosarak yine odaya gelip laps lups diye zırh giyinmek (pamuk ses cikarmiyor cunku) sinirle dolap kapilarini carpmak ve en son kilicini kalkanini kapip celik kapiyi da vurup saniyorum tazyik sikayetini belediyeye iletmek uzere evden cikmak. uyku sersemi hep boyle hayal ediyorum. o lambur lumbur yuvarlanirken merdivenlerden ben tekrar uykuya daliyorum. evet benim komsum yuvarlanarak iniyor, herhalde badicilere ozgu bir stil bu bilemiyorum. normal inmeyle o ses çıkmaz.
edit.
yapılmış en aptalca dalgınlık
-
bekar evine sonunda bir dvd player alınmıştır. artık bilgisayarda -aman takıldı, ay bunu açmadı, alet kilitlendi. ctr+alt+del yapalım- gibi problemler ortadan kalkacaktır. uzanıp insan gibi film izlemek nasip olacaktır. ilk kez dvd tecrübe edilecektir. iki arkadaş yere attıkları minderlerin üzerine uzanırlar. filmin yaklaşık 20. dakikasında şu diyalog yaşanır;
-abi niye dürtüp duruyorsun kumandayı?
-ne dürtmesi?
-e ittirip duruyorsun aleti
-haaa ekran koruyucu girmesin diye
-??????
bekar kalıp yalnız ölmek
-
evlilik bir çok işlevi olan bir kurum. hukuki, sosyal ve psikolojik yönlerden insanların belirli ihtiyaçlarını karşılıyor.
evlilikle kastım nikah değil elbette, kast ettiğim şey hayat arkadaşlığı. insan insanla yatışır, temasla, iletişimle, sevgiyle...
insanın evlenmesindeki temel psikolojik motivasyon yatışmaktır.
aşk evliliği de yapsanız, ömür boyu aşık kalmayacaksınız ama sağlıklı bir ilişkide sevgi devam eder. zaman zaman birbirinize tekrar aşık olursunuz. bazen uzaklaşırsınız. güvenli bağlandıysanız bunlar sizin için sorun teşkil etmez. birbirinizi yatıştırmayı bilirsiniz.
insan yalnız ölmeyeyim diye evlenmez ancak yaşlandığınızda, çevrenizde insanlar azaldığında eşinizle yanyana olacağınızı bilmek güzel bir düşünce. iyi bir evliliğiniz varsa, zor zamanlarınızda yanınızda olacak, hastalandığınızda sizin için çorba yapacak, ameliyat olsanız kapıda bekleyecek birisi olduğunu bilirsiniz ve bu sizi yatıştırır.
ölüme gelince...
ölümün ne zaman ve nasıl geleceği belli olmasa bile şu kesin, yalnız öleceksiniz, siz ölürken elinizi tutan biri de olsa bu yolu yalnız yürümek zorundasınız. yine de bir ömrü birlikte geçirdiğiniz adam/kadının o sırada elinizden tutuyor olması hayatınızın son anlarında yaşamak isteyeceğiniz bir güzellik doğrusu.
chuck palahniuk
-
oregon üniversitesi'nden mezundur. üniversite yılları boyunca yazar olmayı aklından bile geçirmemiş, geçimini otomobil tamirciliği yaparak kazanmakta iken, 1996'da arkadaşlarıyla birlikte devam ettiği bir edebiyat grubu çerçevesinde project mayhem (kargaşa projesi) adlı kısa hikâyeyi yazdı. söz konusu hikâye üç ay gibi kısa bir süre içinde fight club'a dönüştü ondan sonra da sırtı bir daha yere gelmedi bu adamın. fight club'dan sonra sunları yazdı:
survivor (1999),
choke (2001),
invisible monsters (1999),
fugitives and refugees (2003),
diary (2003),
lullaby (2002),
stranger than fiction (2003)
haunted (2005)
telefon dinlemesine karşı alınacak önlemler
-
- alo bilal
+ baba sen kapat ben arıyım. seni dinliyor olabilirler!