hesabın var mı? giriş yap

  • doksanlı yılların sonu olsa gerek, ayakkabı satan küçük bir dükkanda çalışıyordum yazın. malum zor durumdaydık, yoksa neden çalışsın bir çocuk bütün gün, dört gözle beklediği yaz tatilinde...

    dükkanın sahibi haftalık verirdi bana. yemek paramı da yine haftalık olarak verirdi. yemek parası dediysem öyle matah bir şey değil. bir ihtimal esnaf lokantasında kuru-pilav yersin. velhasıl o paradan da ne kadar arttırırsam kardır diye, caminin önünde duran tostçuya gidip,

    "abi boş tostu ne kadara yaparsın" diye sormuştum.

    "boş tost"

    öyle ekmeğin üzerine biraz sulu salça sürüp ısıtıp verecek. verdi de. 3 ay o boş tostla doyurdum karnımı. çeşmeden su bir de. anneme de haftalığıma zam yaptılar dedim. karnımı lokantada doyurduğumu, köfte pilav falan yediğimi söyledim hep. hala bilmez canım benim. bilmesin de.

    kimse bilmesin boş tostun yavan tadını. hele çocuklar hiç bilmesin. onlar köfte yesin hep. çok mu zor?

  • twitter'dan alıntı :

    "tek 1 soru: hdp=pkk mı? eğer evetse, pkk bölgeden %75 oy almıştır. direkt çekil oradan. eğer hayırsa bölgeyi tutmak için tek şansın=hdp."

    birebir bunu düşünüyorum. eğer hdp'yi pkk'yla bir görüyorsan, aylardır kontrolü sağlayamadığın ve bölgede yüzde 80 oy alan pkk'yı bir düşünmen lazım. cidden burada nasıl hak iddia edebilirim diye. eğer hdp'yi pkk'yla bir görmüyorsan, oradaki insanların yüzde 80'inin demokratik olarak desteklediği partiyle beraber bu işi çözeceksin. hele ki o parti şu anki mecvut koşullarda silahlar sussun diyen tek partiyse.

  • wikipedia'da yapılmış ilk ekşi sözlük tanımını okuyabilirsiniz aşağıda .

    as of july 2003, there were 3,100,000 entries (actual plus deleted ones) and 4,000 active writers (called susers) in the web site. the creator of the site's nickname is ssg. there are 5 moderators who scrutinize and, if need be, modify/delete the entries of these 4,000 susers.

    in eksi sozluk, all the susers have been splitted into 5 different generations (so far) each of which signifies the registering dates of each particular suser. for instance, if a suser registered to the site in 1999, he/she is a 1st generation suser, if in 2002, then he/she is a 4th generation suser.

    since eksi sozluk has not accepted any member for a long time, some people decided to create a similar web site to answer the needs of people who can only read but not write on eksi sozluk. finally, they have formed a web site called zibidi sozluk which means "nutty dictionary" in turkish.

  • bir arkadaşımla televizyonları kıyaslamak üzere gittiğimiz izmir optimum mağazasından çıkarken kadın güvenlik görevlisinin arkamızdan seslenerek beyler bakar mısınız demesi ve arkamıza döndüğümüzde oyun bitti buraya kadar diyerek etrafımızı saran 3 güvenlik görevlisi ve amirinin bizi 2 metre karelik bir yere sokarak çıkartın üstünüzdekileri arayacağız demeleriyle başlayan rezalet. polis çağırın siz bizim üstümüzü arayamazsınız diyerek polisleri beklemeye başladık. o sırada odaya 15 - 16 yaşlarında başka bir hırsızlık şüphelisini getirdiler. güvenliklerden biri bize kendi telefonundan çekilmiş 3 kişinin fotoğrafını göstererek bu sensin bu o bu da şu, siz sürekli gelip burdan hırsızlık yapıyorsunuz. çetesiniz. bu çocuğa gözcülük yapıyorsunuz gibi mesnetsiz paranoyak suçlamalarda bulunuyor. başka bir güvenlik üstümüze yürüyüp göreceksin sen falan diyor. bana sen diye hitap edemezsiniz dediğimde ise kimsin ki sen. sen kim oluyorsun vs gibi cevaplar. gelen iki sivil polise de paranoyak senaryosunu anlatan güvenlik görevlisi karakola gideceğimizden emin bir şekilde beklerken polisler kimliklerimizi sorgulayıp başka bir mağazadan aldığımız alışverişleri ve fişlerini karşılaştırdılar. çalıştığımız yerleri söyleyip personel kartını da gösterince her aklı başında kişinin yapacağı gibi olayla ilgimiz olmadığını anladılar. güvenliklerden şikayetçi olduğumu söylediğimde polisler önce beni ikna etmeye çalıştı. bu arkadaşlar asgari ücretle çalışıyormuş. çalınanlar da maaşlarından kesildiği için gerginmiş. o yüzden böyle davranmışlar. özür dilesinler geçermiş. şikayetimde ısrar etmem sonucunda da o zaman karakola gidin deyip başlarından savdılar. iki dakika içerisinde gururuma ve insanlık onuruma tecavüz edildi ve özür dileyerek herkesin bu rezaletten paçasını sıyırabileceği düşünüldü. müşteri hizmetlerini arayıp şikayetçi oldum. akşam mağaza müdürü aradı. defalarca özür diledi ve bunun telafisinin mümkün olmadığının farkında olduğunu, tekrar uygun bir zamanda mağazaya uğramamı ve bizi ağırlamak ve yüz yüze de özür dilemek istediklerini falan anlattı. buraya kadar güzel en azından müdürün sesindeki üzüntüyü ve söylediklerindeki samimiyeti fark etmek bile iyi gelmeliydi. gelmedi. psikolojim nasıl bozulduysa uyku tutmadı. sakinleyemedim. hayatında bir tane trafik cezası yemeyen, engelli otoparkına aracını koymayan, kırmızıda geçmeyen, arkadaşından kitap ödünç almayan, herkese büyük küçük siz diye hitap eden, metroda inenlere öncelik veren kısacası insanca yaşamaya çalışan ve takıntı derecesinde prensipleri olan ben hırsızlıkla suçlandım. sindiremiyorum.
    edit: yazım hatası

  • saha ebatlarının değişken olabilmesidir.

    taç çizgisi, stadına göre 90 veya 120 metre olabiliyor. tek ölçüde %30 luk bir fark çok fazla . oyunun temposunu da, seyir zevkini de etkileyebiliyor.

    bazen bu tarz ufak sahalarda oyun öyle bir sıkışıyor ki, otobüsü çektiysen anca şans golü yersin. bu durum da, kapanmayı pek bir seven anadolu kulüplerimiz için bulunmaz nimet.