hesabın var mı? giriş yap

  • ben küçüktüm, babam burdan borsa takip ederdi. ben de anca kanald'ninkinden açar yayın akışında çizgi filmler ne zaman başlarmış ona bakardım, o zamanlar nasıl oluştuğunu anlamasam da süper lig puan durumuna bakardım. çok büyük teknolojiydi, çoğu insan bilemedi kıymetini.

  • haber alma ve bilgiye ulaşma hakkım, bana sormadan ve iznim olmadan nasıl kısıtlanabiliyor ?

    önümüzdeki seçimlerde bir güvenlik tehdidi olsa, nasıl iletişim sağlanacak ?

    mesela 15 temmuzda da aynı engelleme yapılsaydı, halk nasıl direniş gösterecekti ?

    kapalı bir kutuda, merkezi bir odadan yönetiliyormuşum gibi hissettiriyor. kumanda odasındakiler, keyfine göre hareket ediyor.

    günümüzde telefonlar iletişim ve haberleşme aracı olarak kullanılıyor fakat cebinizdeki telefonlar, 1 dakika içerisinde tüm işlevini yitirebiliyor.

    bakın bu bir sorundur. hem de ciddi bir sorun. derhal bu uygulamaya son verilmeli, bu konuda farkındalık yaratılmalı.

  • anadolu'da bir aşık, m.ö. 2000'li yıllarda konuşulan hitit dilinde tabletlere kalp kelimesi kazıyacaksa eğer ker ifadesini kazırdı çivilerle. sonra bu "ker" yunanca'da kardia olarak göründü. kalple ilgili tıbbi terimlerin kökeni buradan gelir.

    2000 yıl önce avrupa'da konuşulan germen dili grimm yasası denilen bir değişikliğe uğramıştı (grimm kardeşler sadece masal anlatmamışlar. aynı zamanda dilbilicimciydiler, avrupa dillerinin nasıl geliştiğini de incelemişler). bu yasaya göre -k sesi -h sesine, -d sesi -t sesine dönüştü.

    yani yunanca kard olarak bilinen kalp; flemenkce hart, isveççe hjärta, ingilizce heart olur.

    kelime yunanca'dan latince'ye cord olarak geçmişti. cord ifadesi birçok kelimede görünmeye devam ediyor.

    anlaşmazlık dis-cord; kalplerin ayrılması

    kayıt re-cord; bir şeyi kalbe geri getirme.

    ve şimdiki anlamından biraz uzak olan kredi. birine veya bir şeye sonuna kadar inanırsanız ona kalbinizi koymuş yani kredi vermiş oluyorsunuz. sonra batıyorsunuz.

  • "bak beyim... sana iki çift lafım var. koskoca adamsın. paran var, pulun var, her şeyin var. binlerce kişi çalışıyor emrinde. yakışır mı sana ekmekle oynamak? yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak? ama nasıl yakışmaz... ben boşuna konuşuyorum. sevgiyi tanımayan adama sevgiyi anlatmaya çalışıyorum. hıh... sen... büyük patron, milyarder, para babası, fabrikalar sahibi... sen mi büyüksün? hayır biz büyüğüz, biz! sen bizim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç! gözümüzde pul kadar bile değerin yok. ama şunu iyi bil; ne oğluma, ne de gelinime hiç bir şey yapamayacaksın. yıkamayacaksın, dağıtamayacaksın, mağlup edemeyeceksin bizleri. çünkü biz birbirimize parayla pulla değil, sevgiyle bağlıyız. bizler birbirimizi seviyoruz. biz bir aileyiz. biz güzel bir aileyiz. bunu yıkmaya senin gücün yeter mi sanıyorsun?! dokunma artık aileme. dokunma bizlere. dokunma oğluma, gelinime... eğer onların kılına zarar gelirse, bu arada bora ben, ömründe bir karıncayı bile incitmemiş olan ben, bora, hiç düşünmeden çeker vururum seni! anlıyor musun? vururum ve dönüp arkama bakmam bile."

  • gerçek hayatta da etkisinden çıkılmıyor. geçen gün boş çekici gördüm şehir içinde. bi mutlu oldum anlatamam. kocaman böyle heybetli. man. dorse alcak muhtemelen birazdan. korna çalıp selam verecektim de kim lan bu düdük demesin diye çekindim :(

  • tabii her şeyde olduğu gibi tüm suç cehapededir. sığır byin ülkeyi yöneten kimse o sorumludur.

    bu başlık kalsın. çomar beyninin nasıl olduğuna dair ibret!

  • çanakkale savaşı başladığında genelkurmay başkanı bronzert v. sehellendörf, çanakkale 3. kolordu komutanı weber paşa, donanma komutanı amiral souchen, çanakkale boğaz komutanı amiral von usedon, 5. ordu kurmay başkan yardımcısı von wrankenburg idi.

    ayrıca çanakkale savaşında çanakkale boğazını koruma görevi 5. ordu komutanı liman von sanders'a verilmiş idi.

    asıl sana sormalı, neden osmanlı ordusunu elin gavuru yönetiyordu?

    atatürk o dönem göz önündeydi çünkü zamanında 31 mart vak'asını bastıran hareket ordusunun başında o vardı. ayrıca avrupalı devlet adamlarının tanıdığı bir diplomattı. hatta ve hatta sultan vahdettin'in yâveriydi.