hesabın var mı? giriş yap

  • bir insanın siki nasıl bir çocuğa kalkabiliyor, ben anlayamıyorum.

    anneannem öksüz kalmış, halası yanına almış, insan eti ağır derler, küçücük kız ona da ağır gelmiş olacak ki 12 yaşındayken dedeme vermişler. daha adet görmüyormuş anneannem. 13 yaşında teyzeme hamile kalmış, 15 yaşında annemi doğurmuş.

    çok fakirlermiş, kızlarına bezden çöpten bebek dikermiş ama önce kendisi oynarmış, hevesini aldıktan sonra bebekleri kızlarına veriyormuş ama yine de birlikte oyun oynuyorlarmış. dama yatıp geçen bulutları seyredip bir şeylere benzetirlermiş, çocuk anne ve çocukları.

    anneannem ölene kadar çizgi film seyretti, gizli gizli kendine oyuncak ve bebek alırdı.
    nur içinde yatsın, kaderini kabullenmekten başka çaresi yoktu.

    dedeme küfretmek isterdim ama iyi bir adamdı; üç çocuğunu da yokluk içinde okuttu, meslek sahibi yaptı ve anneannemi ve çocuklarını da çok sevdi. o da kimsesizmiş, ortada kalmış, köyün delisi gibi bir şeymiş (vizontele'deki deli emin gibi) . sonradan biraz aklı yerine geldi gibi. ya da biz ona çektiğimiz için dedem bize normal geliyordu.
    nereden nereye yine.

  • "uzlaşmacı bir tavırla memur olduğunu sabit bir gelire sahip olduğumu bu cezanın hem ağır hem de lüzumsuz olduğunu söyledim diğer polis cebinden çıkardığı telefonla beni videoya kaydetmeye başlayınca sinir krizi geçirdim"

    yalan.. yalan söylüyorsun. polis sana "bana ne öğretmensen" dedi, sen de ego patlaması yaşadığın için çığlık atmaya başladın. nasıl beni ciddiye almaz? ben akademisyenim, diye düşündün. çığlıklarından ürken polis de "başıma iş açacak" diye sonra seni çekmeye, kendini güvence altına almaya başladı.

    yalancının birisin.

  • 200 lira civarına satışa koyduğum parfüm için arayan birisi "hocam amerikada bunun fiyatı 100 lira civarı, 100 liraya veriyorsan senden alayım" demişti mesela. 100 liraya bulduysan bana da bi tane al dedim kendisine, sonra kapattık. 1-2 saat sonra gene aradı "bak hocam şu an amerikadan sipariş veriyorum 50 küsür dolara, satmıyor musun emin misin" diyor.

    adamın şantajına bak. elimdeki parfümü amerikadan daha ucuza almakla tehdit ediyor beni. al abicim amerikadan, hasta mısın dedim. "alıyorum bak kardeş, sen kazansaydın elin amerikalısına kazandırıyosun" falan diyor. suçlu olduk bi de ayaküstü.

    yakında bi telefon daha bekliyorum "kardeş parfüm amerikadan geldi" deyip telefonun ahizesine fıslatacak.

  • 1 amerikan doları, 11.7 türk lirası olmuş. ne gezi parkı, ne başörtülü bacım siyaseti sökmez artık. bu millet açlıkla sınanmasın istedik, ama bu millet açlığı tercih etti. yaşayıp daha beter günleri göreceğiz.
    edit: 1 amerikan doları 12 türk lirası.
    edit 2 : 1 amerikan doları 12.30 türk lirası
    edit 3 : 1 amerikan doları 12.48 türk lirası, uçuyoruz artık yetişemiyorum.
    edit 4 : 1 amerikan doları 12.60 türk lirası
    edit 5 : 1 amerikan doları 13.5 türk lirası… emeği geçenlerin allah bin türlü cezasını versin.
    edit 6 : 1 amerikan doları 16.40 türk lirası… faiz sebep, enflasyon netice !
    edit 7: 1 amerikan doları 17.22 türk lirası…
    edit 8: 1 amerikan doları 17.72 türk lirası…politika faizi 14% ! hani nas vardı ? ne oldu ona ? sıfırlasana kardeşim faizi görelim !
    edit 9: nas varmış ve asla geçilmezmiş. 22 eylül’de gelen güncelleme ile 1 amerikan doları 18.40 türk lirası. politika faizi 12%.
    edit 10: nas var nas diyerek 1 amerikan doları 21.90 türk lirası oldu. 7 haziran son güncelleme tarihimiz oldu.
    edit 11 : nas vs artık yok 1 amerikan doları 26.95 türk lirası. bu vahim tabloya sebebiyet verenlerin allah cezasını versin.
    edit 12: nas bitti, 4 ekim tarihi itibariyle bir amerikan doları 27.56 türk lirası. daha beter olacağız.
    edit 13: nas mı ? lütfen rasyonel olalım. 14 kasım itibariyle 1 amerikan dolayı 28.62 türk lirası. 40 günde 1 liradan fazla değer kaybetmiş türk lirası. emeği geçenin allah cezasını versin.

  • akşamki sokak çağrısı ile artık ülkeyi karıştırmak isteyen istihbarat örgütlertinin bir aparatı olduğu ortaya çıkan şahıs.

  • "babanın dışarıya karşı iyi olması" da denebilecek, insanı "lan benimle neden böyle konuşmuyor acaba?:/" demeye iten, can sıkan ve üzen bir durum.

    28 yıllık hayatımda tek kelam etmedik kendisiyle, yok yani adam konuşmuyor arkadaş, şimdi dönüyorum bakıyorum geriye, bana öğrettiği bir şey yok, ne öğrendiysem kendim öğrenmişim, tek kelime etmemişiz, ne güncel olaylardan ne benim yapmak istediklerim ve yapamadıklarımdan konuşmuşuz, yemin ediyorum başkalarının babasına imrenmekle geçti ömrüm.

    evde annenize hayatı zehir eden bir insan düşünün, ben ayrı yemek yiyordum mesela zamanında, en son ne zaman yemek yedik birlikte hatırlamıyorum bile, ama gel gör ki bazen onunla karşılaşıyordum arkadaşlarımlayken, adam gelip "n'aber mustafa? nasıl gidiyor, hallettin mi okul işlerini? kariyer planın ne?" diyordu, adsljfaksjfka, tepkim bu oluyordu, şu ana dek bana "n'aber" bile dememiş bir insan arkadaşımın hayat hikayesini sordu 2 dakikada.

    cidden çok üzücü bir durum, adam evde fırtına estiriyor, dışarıda melek, "sevilen, cana yakın" insan imajıyla tanınıyor, lan dışarı çıktığım zaman "bu benim babam mı lan acaba, ne kaçtı bu adamın içine?" dediğim zamanları hatırlıyorum, evde yüzü gülmeyen insanı "ooo bilmem ne abi hoş geldin, nerelerdeydin özlettin kendini" diye karşılıyorlardı, "vay babayın kemüğüne, bu ney lan:/" diye tepki verip susuyordum.

    sendedir problem, baban iyi bir insan, güzel konuşur diye aldığım tepkiler buradan cape town'a yol olur, he ya biz kötüyüz, hayırsız evlat:/